Dubai'deki silah tüccarından bir telefon aldım. | Open Subtitles | الاتصال من تاجر الأسلحة في (دبي) |
- Burke'deki silah dükkanından. | Open Subtitles | متجر الأسلحة في "بورك". |
Glades'deki silah salgını gittikçe daha da kontrolden çıkıyor. | Open Subtitles | -وباء تزايد الأسلحة في ... (الفسح) خرج عن السيطرة. |
- Senindir. Gemimdeki silahları bir korsana vermek için mi istiyorsunuz? | Open Subtitles | أتريد الأسلحة في سفينتي لتعطها إلى قرصان؟ |
- O silahları bir saat içinde istiyorum. | Open Subtitles | أريد تلك الأسلحة في غضون ساعة |
Bu silahlardan 1800'ü yüksek alarmdadır. Bunun anlamı, 15 dakika içinde başkanlık emriyle devreye sokulabilecek olmalarıdır. | TED | حوالي 1,800 من هذه الأسلحة في حالة تأهب قصوى، ما يعني أنها يمكن أن تُطلق خلال 15 دقيقة بعد أمر رئاسي. |
Özel Kuvvetler ve siber savaş başlığı birimleri arasında karaborsada kol satışları yaptığından sona erdirildi. | Open Subtitles | قتل مسيرته الى الجحيم لأشياء مثل تشغيل صفقات الأسلحة في السوق السوداء... ... بينما كان كذاب بين القوات الخاصة ووحدات الحرب الالكترونية. |
silahlardan birine ait FB alt devre panosu şu an Çin hükümeti adına çalışan bir ajanın elinde. | Open Subtitles | لقد وقعت لوحة الكترونية بالغة السريّة لأحد الأسلحة في يد أحد عملاء الحكومة الصينيّة |
New York eyaletine göre, son iki yılda sizin şirketiniz bu tür silahlardan yarım düzine satmış. | Open Subtitles | وفقاً لحكومة نيويورك شركتك قد باعت نصف دزينة من هذه الأسلحة في العامين الماضيين |
Özel Kuvvetler ve siber savaş başlığı birimleri arasında karaborsada kol satışları yaptığından sona erdirildi. | Open Subtitles | قتل مسيرته الى الجحيم لأشياء مثل تشغيل صفقات الأسلحة في السوق السوداء... ... بينما كان كذاب بين القوات الخاصة ووحدات الحرب الالكترونية. |