ويكيبيديا

    "الأسلحه" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • silah
        
    • silahları
        
    • Silahlar
        
    • silahların
        
    • silahlara
        
    • silahlardan
        
    • silahı
        
    • silahlarda
        
    • silahlarla
        
    • silahlarını
        
    Kaplan. Yakın zamanda olan bazı silahlı sogunların silah tedarikçisi Open Subtitles لقد وفّر الأسلحه للعديد من السرقات المسلحه التي حدثت مؤخراً
    Ama silah kaçıran adamları yakalamak şiddetli bir çarpışma demektir. Open Subtitles ولكن ملاحقة هؤلاء المتعاملين مع الأسلحه سيضمن لنا مجابهه عنيفه.
    Güzel prensesi kazanmak için, önce oyunlarda silah konusunda becerikli olduklarını kanıtlamaları gerekmektedir. Open Subtitles للفوز بذلك، يجب ان يثبتوا جدارتهم في إنجازات القوه و الأسلحه في المنافسة
    Başlangıçta silahları yoktu. Yavaşça güçlendiler. Open Subtitles لكنهم فى البدايه كانوا يعانون قلة الأسلحه لـذلك جـاء نموهـم بطيئـاً
    Hepsi aynı silahları ve cephaneleri kullanıyorlardı. Open Subtitles كانوا جميعاً ينتمون لنفس الجنسيه يحملون جميعاً ذات الأسلحه والذخيره
    Pamuk, afyon, çelik ve şimdi de Silahlar ve kimyasal Silahlar. Open Subtitles في القطن و الأفيون و الحديد ثم السلاح و الأسلحه الكيماويه
    Yoksa biyolojik silahların yasaklanması için savaşan bir kadın onları niye kullansın? Bilmiyorum. Open Subtitles لماذا إمرأه حاربت من أجل منع إستخدام الأسلحه الحيوية تستخدمهم؟
    Görünüşe göre silah kaçakçılığı Kabile için oldukça kârlı olmaya başlamış. Open Subtitles مما يشير أن تجارة الأسلحه قد أصبحت من مصادر تمويل القبيله
    Callen'la Sam, Zevlos/Vasile'nin evinde silah ve dosyaların olduğu gizli bir zula buldular. Open Subtitles حسنا,كالين و سام وجدوا مخزون سرى من الملفات و الأسلحه فى منزل زيفلوس\فازيل
    İngilizler savunmasındaki açığı kapatmak için silah fabrikalarında saatlerce çalıştı. Open Subtitles فى مصانع الأسلحه عمل الرجال و النساء لساعات طويله لملىء الفجوه الهائله فى الدفاعات البريطانيه
    Açlıktan yarı baygın işçiler çatıları bombalarla uçurulmuş silah fabrikalarının çalışmasını sağladılar. Open Subtitles العمـال الـذيـن كـانـوا يعـمـلـون ..شبه فاقدى الوعى بفعل الجوع حافظوا على أستمرارية.. العمل فى مصانع الأسلحه
    Sonucunda, Müttefiklerin ağır silah konusundaki üstünlüğü dengeyi sağlamıştı. Open Subtitles فى النهايه كان تفوق الحلفاء فى الأسلحه الثقيله هو ما حسم المعركه
    Daha fazla silah var. Daha fazla suç var. Değmez. Open Subtitles حصلتم على المزيد من الأسلحه و الركض و الكثير من الجرائم و هذا لا يستحق العناء
    Gidip silahları kontrol etsek iyi olacak. Open Subtitles يستحسن أن نلقي نظرة على مالدينا في خزانة الأسلحه
    Yakın burayı. silahları yerden almayın, havaya uçurun. Open Subtitles أحرقوا هذا المكان دمروا الأسلحه التى عثرتم عليها
    Savunma ve yardımcı silahları dokunulmamış olarak kalacaklar. Open Subtitles الدفاعات و الأسلحه الإحتياطيه ستكون سليمه
    Silahlar çalınınca, içişleri cephanenin yerini değiştirmişti. Open Subtitles بعد ان سُرقت الأسلحه ، الشئون الداخليه نقلت الذخيره الحربيه المُصادره
    Örneğin nükleer Silahlar üzerine bir kitap, veya "Kavgam". Open Subtitles الكتب التى تتكلم عن, الأسلحه النوويه وما الى ذلك
    Tabii, otomatik Silahlar karşısında 30 saniyede dağılacak. Open Subtitles بالطبع, أمام الأسلحه الآليه سيتحطم خلال 30 ثانية
    Bizi silahların menzilinden çıkar. Bakalım ne yapcaklar. Open Subtitles أبعدونا خارج مجال الأسلحه لنرى مالذي سيفعلونه
    Ne kadar çok... görürsem göreyim, hala silahlara... alışamadım. Open Subtitles لا يهم 000 ولكنى بمجرد أن أرى الأسلحه لا أستطيع أن 000
    Banka hesaplarından, silahlardan ne haber ? Open Subtitles الأسلحه ؟ حتى الآن كل شيىء فى طريق مسدود
    Bizim Bay Owen'ın oldukça çok silahı olduğu anlaşılıyor. Open Subtitles يبدو أن مضيفنا مستر أوين يحتفظ بمجموعه من الأسلحه
    Ateşli silahlarda bekleme süresi on gün. Ben de ışık takıyorum. Open Subtitles إذا كانوا يعتمدون على قوه النيران و الأسلحه
    Bradley tanklarının ikisi de bombalanmış, gerisi küçük ateşli silahlarla alt edilmiş. Open Subtitles دبابتين "برادلي" تم إستهدافهما بعبوات ناسفه و البقيه قُتلوا بنيران الأسلحه الخفيفه
    Herkesin silahlarını toplamak zorundaydık ancak onun elinden silahını alamadık. Open Subtitles كنا نقوم بجمع الأسلحه من كل من صعدوا للسفينه لم أعتقد أن رجل بحالته يمكن أن يقبض على سلاحه بيديه هكذا

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد