Artık sololar için benimle neredeyse hiç savaşmıyor. | Open Subtitles | وبالكاد يعاركني على الأغاني المنفردة حالياً |
Eskiden her hafta sololar söyledim. | Open Subtitles | لقد إعتدت أن أحصل على الأغاني المنفردة كل أسبوع. |
3 yıldır koro odasının arka sıralarında oturdum herkes ortaya çıkıp, sololar söylerken Mike'ın elini tuttum, ağladım, güldüm, arka planda sallandım. | Open Subtitles | لقد جلست، لمدة ثلات سنوات، في خلف غرفة العرض تلك، ممسكة يد (مايك) أو أبكي، أو أبتسم أو أتمايل، بينما الجميع هناك في الخارج يغنون الأغاني المنفردة. |
Kurt, soloları kimin alacağını konseyimiz belirler. | Open Subtitles | المجلس من يقرر عمّن يأخذ الأغاني المنفردة |
Bütün soloları sen söylüyorsun en güzel şarkıları, ışıklar altındaki bütün anlar senin. | Open Subtitles | دائماً ماتحصلين على الأغاني المنفردة المهمة الأغاني الأفضل, اللحظات تحت أضواء الإنتباه |