Perth'te çaldığın Rosalind elması hala sende mi? | Open Subtitles | هل لديك تلك الألماسة التي سرقتيها من بيرث ؟ |
elması koruma altına alarak tüm umutlarını yıkmış olmamız lazım. | Open Subtitles | لابدّ أنّه تقبّل نتائج ما آلت إليه بعدما علم أنّنا أمّنا الألماسة. |
Size sattığım elması, yasalara uygun şekilde iki hafta önce satın aldım. | Open Subtitles | لقد اشتريتُ الألماسة التي بعتها لكما بشكل شرعي قبل أسبوعين. |
Ve sadece bomba etkisiz hale getirme ya da Elmas çalmadan bahsetmiyorum. | Open Subtitles | ولا أتحدثُ عن تعطيل القنبلة أو سرقة الألماسة |
Sevgili eşinin parmağındaki şu 8 karatlık mor Elmas... | Open Subtitles | تلك الألماسة الأرجوانيّة ذات الـ8 قيراطات التي ترتديها زوجتكَ الجميلة في يدها |
Muhtemelen gitselerdi elmasın nereden geldiği ortaya çıkacaktı. | Open Subtitles | الأرجح أنّهم لو بلّغوا الشُرطة، فإنّ ذلك سيعني أنّهم سيضطرّون للكشف عن موطن الألماسة. |
Bu bizim yapacağımız türden bir şey olmadığını söylemeden önce bilmeni isterim ki bu küçük pırlanta senin gibi sert, güzel ve bir çok hatası var. | Open Subtitles | قبلأنتقوليأنهذالايمثلنا ، أريدكِ أن تعلمي أن هذه الألماسة الصغيرة هنا إنها مثلك بالضبط ، وهي صلبة |
Size sattığım elması, yasalara uygun şekilde iki hafta önce satın aldım. | Open Subtitles | لقد اشتريتُ الألماسة التي بعتها لكما بشكل شرعي قبل أسبوعين. |
Eğer elması geri götürmezsek senin yüzünden profesör tarihi eserleri çalma suçunu üzerine almak zorunda kalacak. | Open Subtitles | لو لم نعيد الألماسة بسبب استاذك سوف يلام على سرقة آثار حضارية |
elması alan motosikletteki kişiyi gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت من كان على الدراجة النارية التي أخذت الألماسة |
Eğer elması geri götürmezsek senin yüzünden profesör tarihi eserleri çalma suçunu üzerine almak zorunda kalacak. | Open Subtitles | لو لم نعيد الألماسة بسبب استاذك سوف يلام على سرقة آثار حضارية |
elması alan motosikletteki kişiyi gördüm. | Open Subtitles | لقد رأيت من كان على الدراجة النارية التي أخذت الألماسة |
Çalınan mücevher Dünya Mücevher Fuarı'nda da "Kamelya elması" adıyla sergilenmişti. | Open Subtitles | الألماسة المسروقة كانت تسمى بـ "ماسة الكاميلية" وجلبت خصيصاً لمعرض الجواهر العالمي |
Şu Jaeger'a fazla abandığımız gece Elmas gibi çizmiştim hatırladın mı? | Open Subtitles | شكل الألماسة ذاك فعلناه في تلك الليلة عندما شربنا الكثير من الكحول، أتتذكر ؟ |
Küçük bir Elmas gibi. Ben... Ben sana döneceğim. | Open Subtitles | تعرفين، إنها مثل الألماسة الصغيرة سأعود إليك، سأفكر بالأمر |
Bunu yakaladık. Şüphesiz ki bu Elmas çalıntı bir zuladan çıkma. | Open Subtitles | إنّ لدينا واحدة حقيقيّة، ليس هُناك شكّ أنّ هذه الألماسة جُزء من المجموعة المسروقة. |
Bunu yakaladık. Şüphesiz ki bu Elmas çalıntı bir zuladan çıkma. | Open Subtitles | إنّ لدينا واحدة حقيقيّة، ليس هُناك شكّ أنّ هذه الألماسة جُزء من المجموعة المسروقة. |
elmasın bütün olayı pırıltıdır. | Open Subtitles | المغزى كله من الألماسة هو اللمعان |
Çok tuhaf, neden pırlanta bu kadar kırılgan ki? | Open Subtitles | ذلك غريب، لمَ هذه الألماسة هشّة جدّاً؟ |
O Elmasla ilgili sorularınıza cevap vermeyeceğimizi söylemiştik. | Open Subtitles | قلنا لكم، لن نُجيب أيّ أسئلة حول تلك الألماسة. |
Sanırım yanlış Pırlantayı aldık. | Open Subtitles | أظن أنّنا أخذنا الألماسة الخطىء. |
Bu Diamond in the Rough silah mı mücevher mi? | Open Subtitles | إذاً، تلك الألماسة الخامّ أهي جوهرة، سلاح؟ |
Annem şu kaşıkçı elmasını doğurduktan sonra risk alamazdı. | Open Subtitles | أجل , لا يمكننا المغامرة بسرقة شي منذ أن ولدت أمي تلك الألماسة هناك |
Olacak soygun Woodford'u, elmastan bile fazla etkilemeli. | Open Subtitles | مهما هي السرقة تحتاج ان تبهر وود فورد . حتى أكثر من الألماسة |
Endişelenme. Belki elmastaki saklı sırrı buluruz. | Open Subtitles | لا تقلق، ربما سوف نجد السر وراء الألماسة |