Bu konuda çok şey biliyorum, çünkü ben bir Kavgacı'yım. | TED | أنا اعلم الكثير عن هذا الأمر لأنني أنتمي لنفس الفئة. |
Ama işe yaramadı çünkü çok ağırım ve lamba kırıldı. | Open Subtitles | لكنه لم يفلح الأمر لأنني ثقيل للغاية و أنكسر المُصباح؟ |
Artık açığa çıkma korkusu yok. çünkü her şey ortada. | Open Subtitles | ليس لدي أي خوف من أن يكتشف الأمر لأنني اكتشفت. |
Ama ben yaparım dedim çünkü onu riske atmak istemedim. | Open Subtitles | ،لكنني أخبرتها أنني سأتولى الأمر لأنني لم أشأ تعريضها للخطر |
Dinle, bütün bunları uydurdum, çünkü bütün bu olanların bir hata olduğunu sandım. | Open Subtitles | إسمعي، لقد إختلقت الأمر لأنني ظننت أن الأمر بأكمله خطأ. |
Sana çok sonra yazabiliyorum çünkü ancak sakinleştim. | Open Subtitles | هذه الرسالة كتبتُها بعد وقت طويل من وقوع الأمر لأنني لم اهدأ إلى الآن |
Şimdi anlamadığını söyle çünkü ben kesinlikle anlamıyorum. | Open Subtitles | الآن أخبرني بأنك تفهم الأمر لأنني متأكدة بعكس ذلك كتأكدي من وجود الجحيم |
Çok heyecanlıyım, dilimi dışarı çıkarsam, ve dilime değecek mi görsek ama sen bana bunun neye benzediğini söylemesen, çünkü gözlerimi açık tutunca çok korkuyorum. | Open Subtitles | أنا متحمس سأخرج لساني لأرى اذا كانت ستلامسه لكن عليك اخباري كيف سيبدو الأمر لأنني مرتعب لأبقي عينيّ مفتوحتين |
Bu konuyla ilgili bir konuşma yapmak istemiyorum çünkü ben bu şeyleri istemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد حوار حول هذا الأمر لأنني لا أريد تلك الأمور |
Öldürün de bitsin artık. çünkü sizin gibi şerefsizler için hayatta bir kez daha pişirmem! | Open Subtitles | اقتلوني فحسب وانتهوا من الأمر لأنني محال أن أطبخ لكم المزيد |
Sana dayanmaya çalışıyorum çünkü senin için üzgün hissediyorum. | Open Subtitles | لقد كنتُ أتغاظى عن الأمر لأنني شعرتُ بالشفقةِ عليكم. |
Umarım halledersin, çünkü benim de tıkınmam gereken bir şey var. | Open Subtitles | كي أحل الأمر. حسناً، من الأفضل أن تحلِ الأمر لأنني بحاجة لحل الأمر |
Annem bile beni anlayacaktır, çünkü ölürsem bir kralla evlenemem ve eve bir ordu götüremem. | Open Subtitles | حتى أمي ستتفهم الأمر لأنني لا أستطيع جلب الجيوش لبلدي ولايمكنني الزواج من ملوك ، إن كنت ميتة |
Evet, bu konuda ben de halktan yanayım, ...çünkü NSA tarafından hedef alındığıma dair bir dedikodu duydum. | Open Subtitles | أعتقد أنني مع العامة في هذا الأمر لأنني سمعتُ شائعة أنني مستهدف من قبل الأمن القومي |
Bunun olduğunu kabullenmek istemedim çünkü sonra birçok şey hakkında yanıldığımı kabullenmek zorunda kalırdım. | Open Subtitles | لم أرغب بالإعتراف بهذا الأمر لأنني لو فعلت، سأكون قد إعترفت بأنني مخطئة في كثير من الأشياء. |
O planı bana açıklamak durumundasın çünkü en son hatırladığım kadarıyla o plan "hiç de iyi" gitmemişti, "hiç de iyi" derken bildiğin boka batmıştı. | Open Subtitles | حسنًا، لتشرحي لي هذا الأمر لأنني أتذكر أن هذه الخطة لم تنجح آخر مرة ولم تسير كما خُطط |
Konuşmak istemiyorum çünkü ne söyleyeceğini biliyorum. | Open Subtitles | لا أود الحديث عن الأمر لأنني أعلم ماذا ستقولين. |
çünkü köstebeğin kim olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | ,لكنك على وشك تخطي الأمر لأنني أعرف من هو المخبر |
Bunu halletmeni istedim çünkü sana güveniyorum. | Open Subtitles | لقد طلبت منك التعامل مع هذا الأمر لأنني أثق بك |
Eğer bu konuda harekete geçmek istiyorsan, daha iyisi iş bitene kadar burada yeterince uzun süre kalmalısın, çünkü bunun yüzünden yanacak değilim. | Open Subtitles | إذا أردت المواصلة بهذا، يفضل أن تبقى هنا طويلاً ما يكفي لترى الأمر لأنني تضايقت من هذا. |