Ölen adam, onu daha önceden görmüş. Adama uykusunda saldırmış. | Open Subtitles | ذلكَ الرجلَ الذي توفى قتل رأى الأمر من قبل. |
Ve, evet, bunu daha önceden düşünmüştüm. | Open Subtitles | ،وأجل لقد فكّرت في هذا الأمر من قبل |
Bunu daha önce konuşmamıştık çünkü gerek olmadığını düşünmüştüm. | Open Subtitles | لم نناقش هذا الأمر من قبل لأنني خلته مفهوماً |
Bunu daha önce konuşmuştuk. Eğer insanlar öğrenecek olursa tehlikede olursun. | Open Subtitles | لقد تحدثنا في هذا الأمر من قبل إن عرف الناس من أكون ستُصبحين في خطر. |
Bunu daha önce de görmüştüm. Korkudan ölmüş. | Open Subtitles | لقدْ رأيتُ الأمر من قبل فقد أُخيف حتى الموت |
Çocuk biraz gergin. Daha önce hiç yapmadı bunu. - Neden? | Open Subtitles | الفتى مُتوتر قليلاً ، إنه لم يفعل ذلك الأمر من قبل |
Bu yüzlercesine yardım edebilir. Bunları daha önceden konuşmuştuk değil mi Marti? | Open Subtitles | والتى ستساعد المئات ، ولكن أعتقد أننا تحدثنا بهذا الأمر من قبل ، أليس كذلك " مارتى "؟ |
Buna nasıl daha önceden çalışmazsınız? | Open Subtitles | كيف لم تعرفين بشأن ذلك الأمر من قبل ؟ |
Bunu daha önce anlamadığıma inanamıyorum. | Open Subtitles | يا إبن العاهرة لا أستطيع تصديق أنني لم أرى ذلك الأمر من قبل |
Sanmıyorum. Bunu daha önce hiç konuşmadık. | Open Subtitles | -لا أعتقد هذا فلم نتحدث عن هذا الأمر من قبل |
Bunu daha önce kimseye söyledin mi? | Open Subtitles | هل أخبرك أحداً بهذا الأمر من قبل ؟ |
Hepimiz daha önce de karşı olduk ve biliyoruz ki bazen tüm seçeneklerin sonu berbattır. | Open Subtitles | وقد كنا ضد الأمر من قبل و نعلم أن في بعض الأحيان تكون الخيارات المتاحة سيئة |
Sevgili John, bunları daha önce de konuştuk. | Open Subtitles | عزيزي جون لقد حسمنا الأمر من قبل |
Her şey daha yuvarlak. Daha önce hiç düşünmemiştim ama galiba haklısın. | Open Subtitles | كل شيءٍ كرويّ لم أفكر أبداً بهذا الأمر من قبل |