ويكيبيديا

    "الأمر هو أن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Sorun şu ki
        
    • Olay şu ki
        
    • Mesele şu ki
        
    • İşin
        
    Ama Sorun şu ki araba orada duruyor ve onunla ne yapacağımı bilmem gerekiyor. Open Subtitles لكن الأمر هو أن السيارة تحجز مكان هناك وأريد أن اعرف ماذا أفعل بها
    Sorun şu ki oğlum Justin'in daha önceden sabıkası var. Open Subtitles ...أتري , الأمر هو أن جاستين هذا إبني لديه سوايق
    Olay şu ki babası paraya bakıyormuş. Open Subtitles الأمر هو , أن والده يستخدم المال فى بعض الأمور.
    Olay şu ki, Williams o kadar gaza gelmiş ki kelepçelerini çektiğini sanarken silahını çektiğini fark etmemiş. Open Subtitles الأمر هو أن ويليامز كان مُتحمساً للغاية لقد ظن أنه يسحب أصفاده لا سلاحه
    Şimdi, Mesele şu ki, bu farklı bir tür büyü. TED إذاً الآن، الأمر هو أن هذا نوع مختلف من التهجئة.
    Mesele şu ki, araştırma bir yere varmadı. TED حقيقة الأمر هو أن هذه التقنية لم تستخدم في أي مكان بعيد.
    İşin aslı kızkardeşimin kocası ya da herkesin dediği gibi eniştem hasta. Open Subtitles ما في الأمر هو أن زوج أختي، أو نسيبي كما يسمونه، مريض
    Sorun şu ki; Harry'nin yaptığı kazayla ilgili söylentiler büyüyor. Open Subtitles الأمر هو أن هناك أقاويل بدأت تنتشر سريعاً
    Sorun şu ki insanlar çok erken dışarı çıkmak istemiyorlar, değil mi? Open Subtitles أتعرفين، الأمر هو... أن الناس لا يحبون المجازفة في وقت مبكر، أليس كذلك؟
    Sorun şu ki çalışan oranları aslında gerçeği yansıtmıyor. Open Subtitles الأمر هو أن إحصائيات التوظيف مضللة
    Evet, sorun şu ki: İnsanlar Grant'i evine girerken görmüşler. Open Subtitles أجل و لكن الأمر هو أن الناس قد رأوا (غرانت) يدخل إلى منزلها
    Sorun şu ki bu gerçek. Open Subtitles الأمر هو أن هذا صحيح
    Evet, Sorun şu ki hemen aşağıda Matthew'un penceresi var. Open Subtitles نعم, والأمر... الأمر هو أن... أن نافذة (مات) موجودة هُناك فى الأسفَل.
    Olay şu ki, hayatımız tüm bunlar hakkında bir şey söylemezse daha kolay olurdu. Open Subtitles الأمر هو أن حياتنا ستكون أسهل إن لم تقل أي شيئ على ...الإطلاق عن تعرفين...
    Olay şu ki hiçbir zaman yapmamamın sebebi telafi edilecek en zor kişi olduğun içindi. Open Subtitles ...الأمر هو أن السبب في عدم امتلاكي الشجاعة هو كون من الصعب ثعويضك
    - Olay şu ki çantadaki paranın yarısı bana ait ve Bay Picker benim derdim değil. Open Subtitles الأمر هو أن نصف المال هنا يعود لي والسيد " بيكر " ليس مشكلتي
    Olay şu ki, bu adam hiçbir şey yapmadı. Open Subtitles الأمر هو, أن الشخص لم يقُم بأي شيء
    Baba, Mesele şu ki, bu iş bana gayet uygun. Benim istediğim bu. Open Subtitles أبى ,الأمر هو أن هذا يناسبنى هذا ماأردته
    Baba, Mesele şu ki, bu iş bana gayet uygun. Benim istediğim bu. Open Subtitles أبى ,الأمر هو أن هذا يناسبنى هذا ماأردته
    Mesele şu ki önümüzde pek çok mücadele var. Open Subtitles الأمر هو أن هناك الكثير من التحديات أمامنا
    Mesele şu ki, babam duygusala bağlamıştı. Open Subtitles الأمر هو أن أبي كان يحب الأشياء المحلية
    İşin ilginç tarafı ise bir numaralı maymunun dört numaralı maymundan çok daha sağlıklı olması. TED والمثير في الأمر هو أن القرد رقم واحد أكثر صحة من القرد رقم أربعة.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد