ABD'de yaşayan Afro-Amerika ile Amerikan Yerlileri ve Latin öğrencilere odaklandık. | TED | لقد ركزنا في الولايات المتحدة على الطلاب الأميركيين الأفارقة ، وكذلك الأمريكيين الأصليين واللاتينيين. |
Amerikan vatandaşı İtalyanların yakınlarının komünistlere oy vermemeleri için bir kampanya organize etti. | Open Subtitles | في الولايات المتحدة تم تدشين حملة لإقناع الأميركيين ذوي الأصل الإيطالي بمراسلة أقاربهم وحثهم على عدم التصويت للشيوعيين |
Dürüst, çalışkan Amerikalıları temsil eden böyle bir organın tek icraatı, bir adam öldürmüş olmak olan birini sevgili ülkemizin Kongresine layık görmesi mümkün müdür acaba? | Open Subtitles | هل من الممكن أن مثل هذه الهيئة التمثيلية. الصادقة الأميركيين يعملون بجد، لتأييد مرشح للمؤتمر من بلدنا الحبيب |
Aslında, Amerikalılar rugby'i kopyaladılar, sonra da komik pedler ve kask eklediler. | Open Subtitles | في الواقع ، فإن الأميركيين انفصلوا للعبة الركبي ثم أضافوا منصات وخوذات |
Hemen yanıbaşında Amerika varken Meksika niye işi Alman çelik imalatçısına versin ki? | Open Subtitles | لماذا سيجلب المكسيك في لصناعة الصلب الألمانية عندما يكون لديهم الأميركيين على أبوابهم؟ |
Tüm Amerikanlar birbirini tanımaz. Çok fazlalar. | Open Subtitles | ليس كلّ الأميركيين يعرفون بعضهم البعض هناك الكثير جداً منهم |
Bu makineleri sokaklara çıkarmak sayısız Amerikalının hayatını kurtarır. | Open Subtitles | وضع هذه الآلات في الشوارع ستنقذ عدد لا حصر له من الأميركيين. |
Amerikalıların hicivden anlamadıklarına dair bir kanıt bulamadım. | TED | ولم أعثر على أي دليل على أن الأميركيين لا يفهمون السخرية. |
Obez kadınlardan ya da teçhizattan daha Amerikan başka bir şey var mı? | Open Subtitles | ففي النهاية ماذا يمثّل الأميركيين أكثر من الأدوات الكهربائية والنساء البدينات؟ |
Bir yerde lakrosu Amerikan aşiretlerinin anlaşmazlıkları karara bağlarken bulduklarını okumuştum. | Open Subtitles | قرأت في مكان ما أن الليكاروس أتت من قبائل الأميركيين الأصليين وأنها لعبت من أجل حل الصراع |
Çünkü Amerikan seçmenlerinin sıçtığımın bir avukata ihtiyaçları olduğuna karar kıldım. | Open Subtitles | لأنني اتخذت قرار يقضي بأن الناخبين الأميركيين بحاجة إلى محامٍ لعين يدافع عنهم. |
Birinci dünya savaşında savaşan Amerikan askerlerin iyi ve ahlaklı olduklarına inanmakta mısınız? | Open Subtitles | هل تظن أن الجنود الأميركيين الذين قاتلو في الحرب العالمية الأولى كانوا رجالاً جيدين,وذوي أخلاق؟ |
Hayır, zorbalığa ayaklanmayan Amerikalıları. | Open Subtitles | كلا، الأميركيين الذين لا يقفون في وجه الطغيان |
Bir grup adamın bazı Amerikalıları kaçırdığını düşünüyoruz. | Open Subtitles | نحن نعتقد بأن مجموعة من الرجال ربما قاموا بأختطاف بعض الأميركيين |
Eski ulus devlet kategorisinden uzak yaşayanların sayısı öyle hızla çoğalıyor ki, sadece geçtiğimiz 12 yılda 64 milyon arttı, ki yakında bizlerin sayısı Amerikalıları geçecek. | TED | وعدد الأميركيين الذين يعيشون خارج حدود الدول القومية القديمة يتزايد بسرعة، بما يعادل 64 مليون في السنوات الاثنتي عشرة الماضية فقط، أي أنه قريباً سيصبح تعدادنا أكثر من تعداد الامريكان. |
Bu petrol yöneticileri gerçek teröristlerdir. Hükümetimiz Amerikalılar ile yataktadır. | Open Subtitles | مدراء الوقود هؤلاءِ هم الإرهابيين الحقيقيين حكومتنا تتآمر مع الأميركيين |
Vergi daireleri kapatıldığı için, Amerikalılar'dan yanlışlarını en yakın postanede itiraf etmeleri isteniyor. | Open Subtitles | مع أغلاق دائرة المركبات يطلب من جميع الأميركيين الاعتراف بذنوبهم عند مكتب البريد |
İki yüz elli dokuz milyon yüz on beş bin kilo kağıt havlu kullanılıyor bir yıl içinde Amerika'da. | TED | 571 مليون و 230 ألف رطل من المناشف الورقية تستخدم من قبل الأميركيين كل سنة. |
Belki Japonlar ve Amerikanlar için işe yarayabilir ama hiç Ruslarınkinin büyüklüğünü gördün mü? | Open Subtitles | أعني, قد يعمل ذلك لليابانيين و الأميركيين لكن هل رأيت أحجام الروسيين الذين يملكونهم هناك فوق؟ |
Biliyor musun çoğu Amerikalının kendi kanunlarını bilmemesi çok üzücü. | Open Subtitles | تعلمون، أجد أنه من المحزن أن معظم الأميركيين لا أعرف حتى قوانينها الخاصة. |
Yani, 1900 yılında Amerikalıların yüzde üçü zihinsel anlamda çaba gerektiren işlerde çalışıyordu. | TED | حسنا، في عام 1900، ثلاثة في المئة من الأميركيين مارسوا المهن التي تتطلب المعرفة. |
Seni korkutmak istemem ama etrafta Amerikalılardan bir şeyler almak isteyen hatta onları kaçıran tehlikeli insanlar var. | Open Subtitles | لا أريد أن أخيفك لكن ثمّة أشخاص خطرون كثيرون يريدون سرقة الأميركيين |
Amerikalılardansa ben daha iyiyimdir. | Open Subtitles | هذا أفضل لي، من الأميركيين. |
Ya da çoğu Amerikalı son altı savaşımızın dördünde bize yalan söylendiğini bilseydi bazı şeylerin ne kadar farklı olacağını düşünün. | TED | أو تخيل كيف كانت الأمور ستختلف لو أن معظم الأميركيين عرفوا أنه قد كذب علينا في أربعٍ من حروبنا الست الأخيرة. |