Fakat aynı şekilde önemli olan bir başka şey de farkı yaratanın sıkı çalışma olduğu gerçeği. | TED | ولكنه بنفس الأهمية أن تفهم أن العمل الجاد يُحدث الفرق. |
Bu mantarla doğrudan temas edilmemesi çok önemli. | Open Subtitles | وفي غاية الأهمية أن يكون هناك أي تلامس مباشر مع الفطر. |
Ruhu olan bir vampir hakkında kehanette bulunan bu kelime çok önemli. | Open Subtitles | إنه بالغ الأهمية أن يعرف مصاصى الدماء ذوى الروح نبؤتهم |
Sanırım gemimizin subayları için biraraya gelmek önemli bir şeydi. | Open Subtitles | أعتقد حقاً أنه بقمة الأهمية أن يجتمع ضباط سفينتنا مرة كل فترة |
Şu anda yarışmacıların süre bitmeden gümüş çemberlerden çıkmamaları çok önemli. | Open Subtitles | الآن هذا في غاية الأهمية أن المتسابقين لا يتحركوا من فوق الدوائر الفضية قبل الصفر |
Hayatta gerçek bir partnere sahip olmak o kadar önemli ki. | Open Subtitles | في غاية الأهمية أن تحظي بشريك حقيقي في الحياة |
Çok uzun bir süre yaşamam benim için birdenbire çok önemli oldu. | Open Subtitles | فجأة أصبح في غاية الأهمية أن أعيش لوقت طويل. |
- Ne? Çok uzun süre yaşaman senin için birdenbire çok önemli oldu dedin. | Open Subtitles | قلت فجأة أصبح في غاية الأهمية أن تعيش لوقت طويل. |
Guinan, bildiğin her şeyi bana anlatmalısın. Bu çok önemli. | Open Subtitles | (غينان)، إنه لأمر بالغ الأهمية أن تخبريني بكل شيء تعرفينه. |
Bu sırrı saklamamız kesinlikle çok önemli. | Open Subtitles | أمر بالغ الأهمية أن نكتم هذا السر |
(Gülüşmeler) İlk olarak önemli olan şey, veren tarafların en değerlileriniz olduğunu fark etmektir, ancak ölçülü olmazlarsa yıpranırlar. | TED | (ضحك) الأمر شديد الأهمية أن تعرف بأن المِعطاؤن هم أكثر الناس قيمة، لكنهم إن لم يكونوا حذرين،تُستنفَذ طاقتهم. |
Lursa, Soran'la görüşmeliyim. bu çok önemli. | Open Subtitles | (لورسا)، إنه لأمر بالغ الأهمية أن أتحدث إلى (سوران). |
Bu sırrı Bostick'ten saklamak neden bu kadar önemli? | Open Subtitles | و هل الأمر بهذه الأهمية أن تمنعه عن (بوستك)؟ |