ويكيبيديا

    "الإبتعاد عن" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • uzak
        
    • uzaklaşmaya
        
    • çekilmeye
        
    • uzaklaşman
        
    • uzaklaşmak
        
    • çekilmen
        
    • ayrılamam
        
    • kızdırmamaya çalış
        
    Din, politika ve AFC oyun kurucuları tartışmalarından uzak dur. Open Subtitles حاول الإبتعاد عن الجدالات الدينية والسياسية والظهير الرباعي لكرة القدم
    Kenardan uzak durmadığı için yüzme bilip de boğulan çok kişi olmuştur. Open Subtitles لقد غرق الكثيرون ممن يستطيعون السباحة بسبب الذين لا يستطيعون الإبتعاد عن الحافة
    Bakalım bu güzel biftekten uzak durabilecekler mi. Open Subtitles لنرى إن إستطاعوا الإبتعاد عن هذا اللحم البقري
    Yalanlar, entrikalar... Hepsinden uzaklaşmaya ihtiyacım var. Open Subtitles الأكاذيب، والخُدع، أريد الإبتعاد عن كلّ ذلك.
    Yoldan çekilmeye çalıştım ama yeterli vakit yoktu. Open Subtitles حاولت الإبتعاد عن الطريق لكن ليس وقت كافي
    - Pekâlâ. Bazen durum kötüye gitmeden önce uzaklaşman gerekir, anlıyorsun değil mi? Open Subtitles بعض الأحيان عليك الإبتعاد عن حالة ما قبل أن تسوء ، أتفهم قصدي؟
    Her zaman gittiğin yerlerden uzak durmalısın. Arabanda uyu. Open Subtitles عليك الإبتعاد عن الأماكن المعتادة, نم في السيارة
    Çocuğumdan uzak durmalarını istiyorum. Open Subtitles عن إبنك و صديقه ، عليهم الإبتعاد عن إبني
    Ben bu işi halledene dek sen ve arkadaşların sokaklardan uzak durun. Open Subtitles اُريد منكِ و صديقاتكِ الإبتعاد عن الشوارع حتي أحل هذه القضية
    Dinle. Ben bu işi halledene dek sen ve arkadaşların sokaklardan uzak durun. Open Subtitles اُريد منكِ و صديقاتكِ الإبتعاد عن الشوارع حتي أحل هذه القضية
    Neden beladan uzak duramıyorsun, anlamıyorum! Hiç anlamıyorum! Open Subtitles لا أعرف لما لا تستطيع الإبتعاد عن المشاكل.
    - Bu politik konulardan uzak durmayı tercih ederim. - Evet, ben de. Open Subtitles إنني أحاول الإبتعاد عن تلك المسائل السياسية - صحيح ، وأنا كذلك -
    Aslında, şu anda yapabileceğin en kötü şey uzmanlardan uzak olmanmış. Open Subtitles ويقول إن أسوأ شئ لك بالفترة الحالية هو الإبتعاد عن من يعتنون بك
    Okulumdan ve öğrencilerimden uzak durmanı istiyorum Luthor. Open Subtitles سأقدر لك الإبتعاد عن مدرستي وعن طلابي يالوثر
    Hey, koç evime geldiğinde kızından uzak durmamı söyledin. Open Subtitles أيها المدرب عندما كنت في شقتي طلبت مني الإبتعاد عن حبيبتك
    Havalandırmadan uzaklaşmaya çalışıyorsun. Open Subtitles أنت تُحاول الإبتعاد عن مداخل التهوية
    Acemi Labert yolundan çekilmeye çalışıyor. Open Subtitles -لابيرت) المُُبتدئ يُحاول الإبتعاد عن طريقه)" "
    Zaman zaman işinden uzaklaşman gerek. Open Subtitles يجبُ عليكَ الإبتعاد عن العمل بين فترةٍ و أخرى.
    Elbette burjuvalıktan uzaklaşmak kolay olmadı. Open Subtitles بالطبع، الإبتعاد عن المشهد البرجوازي لم يكن بالأمر سهل.
    Umarım artık yolumdan çekilmen gerektiğini fark etmişsindir. Open Subtitles آمل أن تكون قد أدركت أنك عليك الإبتعاد عن ذلك الطريق
    Buradan ayrılamam, ama sizin için sevindim. Open Subtitles أخشى أنني لا يمكنني الإبتعاد عن هنا
    - Ben de seni. Bugün yaşlı kadınları kızdırmamaya çalış tamam mı bebeğim? Open Subtitles -هل يمكنكِ الإبتعاد عن النساء العواجيز هذه المرة؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد