ويكيبيديا

    "الإختباء" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • saklanmak
        
    • saklanamazsın
        
    • saklanmayı
        
    • saklambaç
        
    • saklanmaya
        
    • saklanamazsınız
        
    • saklanma
        
    • saklanamaz
        
    • saklanamam
        
    • saklanacak
        
    • Saklanmaktan
        
    • saklanabilir
        
    • gizlenmek
        
    • saklanıp
        
    • saklanabilirim
        
    Birader, içeri girdiğimizde saklanmak için götleri tutuşup kaçacak yer ara... Open Subtitles سوف يركض البيض الأوغاد من أجل الإختباء عندما يقوم الإخوه بـ
    Belki de bunca yıl saklanmak bu meselelerle doğrudan yüzleşmekten daha kolaydı. Open Subtitles ربما كان الإختباء كل تلك السنوات أسهل من مواجهه كل تلك الأمور
    Evet, kim olduğunu biliyoruz. Sonsuza dek bir oyunun içinde saklanamazsın. Open Subtitles .أجل، نحن نعلم من أنتِ، لا يمكنكِ الإختباء داخل لعبة للأبد
    saklanmayı bırak da karşıma çıkıp bir şey gibi yüzleş benimle. Open Subtitles حسنا ، لماذا لا تترك الإختباء و تخرج لتواجهنى كشئ ؟
    Bu evde bir yerlerde, klasik saklambaç oyunu oynamakta tam bir usta. Open Subtitles هو في مكان ما بهذا البيت يلعب لعبة الإختباء على مستوى عالٍ
    Evet aslında, burada saklanmaya çalışıyorum çünkü Final Maçı'nı kimin kazandığını öğrenmek istemiyorum. Open Subtitles أجل، أَنا في الحقيقة أحاول الإختباء لأنني لا أريد معرفة من فاز بالمبارة النهائية
    Çok geçmeden, Etik bir seçim yapmak zorunda kalır: gizemli bir kristalin içine saklanmak veya dış kapıyı kırmaya çalışmak ve koşarak kaçmak. TED قريبًا، إيثيك واجهت اختيار الإختباء داخل كريستالة غامضة، أو المحاولة لكسر الباب الخارجي والقيام بالهروب.
    Keşke daha çok erkeğin yatak muhabbeti yapmak TV'da spor kanalının arkasına saklanmak yerine duygularından söz edecek cesareti olsaydı. Open Subtitles إذا كان الرجال فقط هم من عندهم الحساسية ليتحدثوا عن ما الذى يشعرونة بدلا من الإختباء خلف قنوات الرياضة
    Tanıştığımızdan beri... söylemek istiyordum, aniden hayatımın bu parçası ortaya çıktı, seninleyken saklanmak veya dövüşmek zorunda değildim, ya da bunun gibi şeyler, istediğim şey... yaşamaya çalışmak ve kızımla herşeye karşı mücadele etmekti. Open Subtitles عندما بدئنا انا وانتِ بالتسكع كانت , كما ان كل المفاجأت تلك جزء من حياتي عندما لم يتوجب علي الإختباء او القتال
    Benden saklanamazsın. Hadi. Benden saklanamazsın. Open Subtitles إلتفت فحسب, لايمكنك الإختباء منّي لايمكنك الإختباء منّي, هيا
    Benden saklanamazsın. Sadece dön. Open Subtitles إلتفت فحسب, لايمكنك الإختباء منّي لايمكنك الإختباء منّي
    Benden saklanamazsın. Open Subtitles هل تسمعني؟ هل تسمعني؟ لايمكنك الإختباء منّي, لايمكنك الإختباء منّي
    Dayak yedikten sonra buraya saklanmayı severdin. Open Subtitles . بعد أن هُزمنا . أنت كنت تُحب الإختباء هنا
    İstediğin her şeyi yapabilirsin ama sen bir çiftlikte saklanmayı tercih ediyorsun. Open Subtitles يمكن أن تفعل أي شئ، وكل ما فعلته هو الإختباء في مزرعة ما
    Birlikte yakalamaç, frizbi ve saklambaç oynarsınız... Open Subtitles إلتقط, يمكنه لعب الفريزبى و لعبه الإختباء
    Çocukluğumuzda saklambaç oynuyorduk ve Girja buraya saklanmaya geldi. Open Subtitles في طفولتنا عندما كنا نلعب الغميضة وجارجا ذهبت هناك الإختباء
    Sonsuza kadar saklanamazsınız, ben çok sabırlı bir adamımdır. Open Subtitles لا يمكنكم الإختباء للأبد وأنا رجل صبور جداً
    Yani, saklanma yerini bilmesini açıklayabilirsiniz ve mısırdan bebeği, ama ben o odadaydım. Open Subtitles اعني، نستطيع ان نفسر معرفته بمكان الإختباء ودمى القش ولكنني كنت بتلك الغرفة
    - Orada hiç bir boğa saklanamaz. - Oh, bilmiyordum. Open Subtitles لا أحد يمكنه الإختباء هنا لا أعلم ما المقصود بهذا
    - Suda saklanamam. - Seni saklamam gerek. Open Subtitles ـ كلا، يتوجب عليك ـ أنتِ مشوشة، لا يُمكنني الإختباء في الماء
    İçeri sızacak, derinlerde saklanacak ve nükleer savaşın arifesinde vereceğimiz işareti bekleyeceklerdi. Open Subtitles إنهم يتسللون ...ويستغرقوا في الإختباء ...وينتظروا الإشاره للضرب في حالة الحرب النووية
    Bizi buradan çıkartabilirsin. Saklanmaktan sıkıldım. Open Subtitles بإمكانك إخراجنا من هنا فلقد سئمتُ الإختباء
    Kaçıp saklanabilir. Korkuları ve duyguları vardır. TED تستطيع الجري و الإختباء. لديها مخاوف و مشاعر.
    Bütün bu yaptıkların,karanlıkta gizlenmek insanları takip etmek,bunlar onun davranışları,senin değil. Open Subtitles كل ما تفعلينه الآن الإختباء في الظلال وملاحقة الناس هذا طبعه وليس أنتِ
    Köşede saklanıp, doğru zamanı kollayabilirdim ... Open Subtitles كان يمكنني الإختباء في الزاوية وإنتظار اللحظة المناسبة.
    Evinde altı ay boyunca saklanabilirim ve ruhun bile duymaz. Open Subtitles بإمكاني الإختباء بمنزِل لستة أشهر ولن تعلم أنّي كنت هناك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد