Kamu yönetimi, büyük oranda hamiliğe dayanır, 690 milyar alır. | TED | الإدارة العامة، التي هي محاباة الأقارب والأصدقاء، وتأخذ 690 مليار. |
Bir yönetici pozisyonu boşaldı ve son zamanlarda çok sıkı çalıştığını görüyorum. | Open Subtitles | وظيفة الإدارة أصبحت متاحة ولقد رأيت أنك تعمل بجد في الآونة الأخيرة |
Başkanın yönetimden uzak durması gerekir, artık bu kuralı da çiğniyorum. | Open Subtitles | المالك يجب أن يبقى بعيدا عن الإدارة الآن كسرت هذه القاعدة |
Yönetimdekilerin gözünün içine bakıp, "Bu iş böyle idare edilmez. | TED | هل وقفوا أمام الإدارة وقالوا لها: هذه ليست طريقة لتسيير الأعمال. |
yönetimde bir sorun olmasını istemediler. | Open Subtitles | إنّ الشيء الأخير الذي يريدونه هو الصراع على سلطة الإدارة.. |
ve bu türlerin çoğu kötü yönetim ve aşırı avlanma yüzünden tehdit altında. | TED | والعديد من تلك الأنواع مهددة بالانقراض بسبب المبالغة في الصيد وبسبب سوء الإدارة. |
Editörüm, yazımın bu hükümet hakkında yazılan en iyi yazı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لكن؟ يقول رئيس التحرير، أنه أفضل تقرير كتبه أحدهم حول هذه الإدارة. |
dedim. kurul toplantısında göstermen için bir görsel ayarlıyorum sana şimdi. | TED | أنا بصدد وضع رسم توضيحي، لكي تأخذه معك لاجتماع مجلس الإدارة. |
Bina yönetimi bu ofisin 8 aydır boş olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | قالت الإدارة و أن هذا المكان كان شاغراً لثمانية أشهر |
Halbuki Amerikan yönetimi kimseye sezdirmeden, savaşa girebilmek için herhangi bir bahane arıyordu. | Open Subtitles | ،على أية حال، تحت السطحِ كَانتْ الإدارة الأمريكية تَبْحثُ عن أيّ عذر لدُخُولها |
Bu yaklaşıma Tümleşik Su yönetimi deniyor, bütüncül ya da kapalı devre de deniyor. | TED | ويُسمى هذا النهج الإدارة المتكاملة للمياه، أو الشاملة أو الحلقة المغلقة. |
Artık yönetici oldun, senden uyuşturucuyu bırakacağının sözünü vermeni istiyorum. | Open Subtitles | الآن بما أنك أنت في الإدارة أريد منك أن تعدني |
Bana yönetici yetkileriyle dosya geçmişi listelerini kim sağlayabilir? | Open Subtitles | من يستطيع تزويدي بإمتيازات الإدارة إلى سجلات وصولك؟ |
yönetimden mi, Paradan mı ya da dinden mi konuşuyoruz? | Open Subtitles | ،هل نتحدث عن الإدارة أم عن المال أم عن الدين ؟ |
yönetimden mi, Paradan mı ya da dinden mi konuşuyoruz? | Open Subtitles | ،هل نتحدث عن الإدارة أم عن المال أم عن الدين ؟ |
O zamanlar yönetimin bu karara ilişkin sebepleri vardı ve şirket aslında konuyu çok iyi idare etti. | TED | في ذلك الوقت، كانت لدّى الإدارة أسبابها لهذا القرار، وفي الواقع تعاملت الشركة بشكل جيد للغاية. |
Tüm saygımla efendim, şu anki yönetimde Albay'a pek çok şey borçlu. | Open Subtitles | مع كل الإحترام , الإدارة الحالية تدين بالكثير للكولونيل |
Daha hızlı bir şey istiyorsak, Ketamine yönetim tarafından zaten onaylandı. | TED | فإذا ما أردنا شيئاً عاجلاً، كيتامين موافق عليه من قبل الإدارة. |
İkinci bir varsayım ise tek partili bir ülkede, güç birkaç insanın elinde toplanmaktadır, ve bunu kötü bir hükümet ve yolsuzluk takip eder. | TED | الافتراض الثاني هو أنه في الدولة ذات الحزب الواحد، تتمركز السلطة في أيدي قلة من الناس، ويتبع ذلك سوء الإدارة والفساد. |
Dinle, sana bunu söyleyerek bir sürü kurul yönetmeliğini çiğniyorum. | Open Subtitles | اسمعي، بإخباركِ هذا أنا أخالف الكثير من قوانين مجلس الإدارة. |
yönetimle olan toplantılarımızda bile bunu yapıyor. | Open Subtitles | إنها يفعلها حتى أثناء لقاءاتنا مع الإدارة |
Bu onu zayıf gösterecek idari kontrolünü kaybetmiş gibi görünecektir. | Open Subtitles | سيبديه هذا ضعيفا كما لو أنه فقد قدرته على الإدارة |
Çocuklar müdür ve kütüphaneciler tarafından özenle belirlenmişti. | TED | حيث تم انتقاء الأطفال بدقة من قبل الإدارة وأمين المكتبة. |
yöneticilik için başvurmuştun, değil mi? | Open Subtitles | كنت َقد تقدمت لمنصب في الإدارة أليس كذلك ؟ |
yöneticiler, üretimi artırmak için böyle yapıyorlar. | Open Subtitles | ألغت الإدارة فترات الراحة لزيادة الانتاج |
Kuzenin DEO için çalışmıyor olabilir ama sen hala çalışıyorsun. | Open Subtitles | ربما ابن عمكِ لا يعمل لصالح الإدارة ولكنكِ ما زلت تعملين لصالحها |
Açıkça şöyle yazıyor: "Amerikan hükümeti ağır veya tekrarlanmış suçlarda vizenizi iptal edebilir." | Open Subtitles | إنه مكتوب بوضوح أن الإدارة الأمريكيه يمكن أن تلغي التأشيرة في حالة إرتكاب جريمة خطيرة أو متكررة |