Ned'in hareketinin, duygularınızı derinden etkilediğini biliyorum, ama bunu kabul etmeye utanıyorsunuz. | Open Subtitles | أعلم أنك تأثرت بعمق "من تصرف "نيد لكنك تخجل من الإعتراف بذلك |
Yanlış adamı tutukladılar, ama egoları bunu kabul etmiyor. | Open Subtitles | اعتقلوا الرجل الخطأ,لكن غرورهما يمنعهما من الإعتراف بذلك |
Bunu itiraf etmek istemediği için, gidip 4 tane içki içiyor. | Open Subtitles | هو لا يريد الإعتراف بذلك لذلك يذهب مع تناول أربعة كؤوس |
En azından Bunu itiraf et ki.. biz de çözmenin yolunu bulalım. | Open Subtitles | يمكننا الإعتراف بذلك حتّى نتمكّن من إصلاحه |
bunu kabul ediyorum. | Open Subtitles | أو أفضل أب، بإمكاني الإعتراف بذلك. |
Bence medyumsun. Sadece itiraf etmekten korkuyorsun. | Open Subtitles | أظن بأنكَ وسيط روحي، لكنك تخشى الإعتراف بذلك |
Dedektif Lee, bunu söylemekten nefret ediyorum, fakat Amerika Birleşik Devletleri size borçlu. | Open Subtitles | ,المخبر لي، أكره الإعتراف بذلك .لكن جهاز الأمن الأمريكي مدين إليك |
Güç istiyorsun... Ama bunu kabul edemeyecek kadar korkaksın. | Open Subtitles | لقد أردت القوة لكنك كنت جبانة على الإعتراف بذلك |
Stresli, hepsi bu. O bile bunu kabul etmiyor. | Open Subtitles | إنه متوفر فحسب , حتى وأنه لا يريد الإعتراف بذلك |
Sadece stresli. Kendisi bunu kabul etmese bile. | Open Subtitles | إنه متوفر فحسب، حتى وأنه لا يريد الإعتراف بذلك |
Charles'ı elinden aldığımdan beri gerçi ikiyüzlü biri olduğu için, bunu kabul etmeyecektir! | Open Subtitles | -دعيها تتحدث يا مللي إنها تكرهني منذ أن أخذت أخيك تشارلز منها إنها منافقة لدرجة تمنعها من الإعتراف بذلك |
bunu kabul etmeye daha hazır değilim. | Open Subtitles | أنا لم اقرر تماما الإعتراف بذلك. |
Bu kasabayı inşa etmek için, kötü şeyler yapmak zorunda kaldım hem de çok kötü şeyler, Bunu itiraf ediyorum. | Open Subtitles | لقد قمت بأشياء أشياء كثيرة للغاية أنا كرهت الكتاب وعلي الإعتراف بذلك |
Sanırım Bunu itiraf etmekten korkuyordum, çünkü kızımı benim yetiştirebileceğimden daha iyi yetiştirecek birinin olma ihtimalini düşünmek istemedim. | Open Subtitles | أظن أني كنت خائفة جداً من الإعتراف بذلك لأني لم أرد الاعتقاد أن أي شخص آخر يمكنه تربية ابنتي أفضل من ما أمكنني فعله |
Bunu itiraf edemeyecek kadar korkaksın. Ben bir korkak değilim. | Open Subtitles | أنتي جبانه جدا على الإعتراف بذلك أنا لست جبانه |
İkisi de birlikte olmak istiyorlar ama hiçbiri Bunu itiraf edemiyor. | Open Subtitles | كلاهما يريدان أن يكونا معاً، ولكنّها لا يُريدان الإعتراف بذلك. |
Bunu itiraf etmek ister misiniz Bayan Patroniçe? | Open Subtitles | هل تودين الإعتراف بذلك أيتها السيدة المتسلطة؟ |
Kabul ediyorum. | Open Subtitles | استطيع الإعتراف بذلك و لكن هذا لا يعني |
Dedektif Lee, bunu söylemekten nefret ediyorum, fakat Amerika Birleşik Devletleri size borçlu. | Open Subtitles | ,المخبر لي، أكره الإعتراف بذلك .لكن جهاز الأمن الأمريكي مدين إليك |
kabul etmek hiç hoşuma gitmiyor ama eskiden tıpkı senin gibi buraya gelir ve gazete kupürlerine bakardı. | Open Subtitles | أنا أكره الإعتراف بذلك , ولكنه يأتي إلى هنا ويبحث عن قصاصات له تماماً كما كنت تفعل |