ويكيبيديا

    "الإيرانيون" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • İranlılar
        
    • İran
        
    • İranlı
        
    • İranlıların
        
    Filistinliler, İranlılar ve bu işten kendine pay çıkartmaya çalışacak radikal gruplarda cabası. Open Subtitles الفلسطينيون، الإيرانيون وكُلّ أعزب الجماعة الثورية التي ذاهِبة إلى تراصفْ للنَيْل الفضل فيه.
    İranlılar 100 verecek. Open Subtitles الإيرانيون مستعدون لدفع 100 مليون من أجله
    İranlılar onu kullansa bile kendi savunma sistemlerini hedef alacaklar. Open Subtitles إذا حاول الإيرانيون إستعماله فسيستهدفون نظام دفاعهم الخاص إنها ميزة إستراتيجية جيدة
    Heinonen: İran'lılar santrifüjleri ile gurur duyuyorlardı. Open Subtitles الإيرانيون فخورون جداً بأجهزة الطرد المركزية خاصتهم
    - Iraklı değil de İranlı olduklarına eminiz, değil mi? Open Subtitles هل نحن متأكدون أنّهم الإيرانيون وليسوا العراقيين؟ مائة بالمئة
    Güya, İranlıların yeni bir fikri varmış adamları Amerika'dan seçmek. Open Subtitles يفترض أن، الإيرانيون كان لديهم فكرة جديدة.. التجنيد بداخل أمريكا
    Hayır, İranlılar gücü ellerinde tutmak istiyorlarsa, bana ödeme yapmak zorundalar. Open Subtitles كلا ، إذا كان الإيرانيون يريدون إمتلاك القوّة فعليهم أن يدفعوا لي
    Bir başka deyişle İranlılar bir şekilde tasarımımızı ele geçirmiş. Open Subtitles بمعنى آخر بطريقة ما .. الإيرانيون أوقعوا تصميمنا
    Doğal olarak tüm İranlılar birbirlerini kardeş gibi görür. Open Subtitles وطبيعياً، كُلّ الإيرانيون يَعْرفونَ بعضهم البعض مثل الإخوةِ.
    Birileri, İranlılar bu işten sorumluymuş gibi mi gösterdi? Open Subtitles احدهم أراد ان يبدو وكان الإيرانيون هم المسؤولون
    Belki sonunda İranlılar kendini toparlamışlardır. Open Subtitles ربما الإيرانيون أخيرًا وصلوا لهذا المستوى
    İranlılar, muhtemelen dosyaları takip ettiler Hassan'ı bulup onu öldürdüler ve şimdi senin peşindeler. Open Subtitles الإيرانيون على الأرجح قاموا بتعقب الملفات عثروا على حسان وقتلوه و الآن يسعون خلفك
    İranlılar, Amir'in sırları sattığını öğrendiler bu yüzden herkesi öldürmen için seni mi tuttular? Open Subtitles الإيرانيون اكتشفوا أن أمير كان يبع أسرارهم لذا فقد استأجروكِ لقتل الجميع؟
    Böylelikle İngiliz Müzesi ve Tahran Ulusal Müzesi işbirliği yapıyor ve İranlılar sadece bir tek şey ödünç istiyor. TED وبالتالي حين قام المتحف البريطاني ومتحف طهران الوطني بالتعاون والعمل معا، كما كنا نفعل، طلب الإيرانيون أمرا واحدا فقط كقرض.
    İranlılar, Tahran havalimanında merkez terminalinden uzak, özel bir pist inşa ettiler, böylece hiç kimse, çok sayıda İsrail uçağının Tel Aviv ve Tahran arasında mekik dokuduğunu fark edemezdi. TED لقد بني الإيرانيون مدرّجا خاصا في مطار طهران بعيدا عن مركز محطة الطيران، حتّى لا يلاحظ أحد الأعداد الكبيرة من الطائرات الإسرائيلية المسافرة بين تل أبيب و طهران.
    Birkaç yıl sonra, İranlılar, Bush yönetimine kapsamlı bir görüşme teklifine bulundular, ortada Iran ve İsrailn tekrar yakınlaşmaları gibi bir potansiyel olduğunu ortaya çıkaran bir teklif. TED بعد بعض سنوات، أرسل الإيرانيون اقتراح تفاوض لإدارة الرّئيس بوش، اقتراح كان قد كشف أنّه لا يزال هناك امكانية إعادة العلاقات الإسرائيلية الإيرانية لسابق عهدها.
    İranlılar anlaşma tarzını umursamıyorlar. Open Subtitles الإيرانيون لا يهتمّون بطريقتك مفاوضاتك
    Onlar İran'lılarınki ile aynı modeldi Open Subtitles تلك كانت من نفس الطراز الذي أخذه الإيرانيون
    Böylece İran'lılar savaş esnasında birbirleri ile konuşamasınlar diye. Open Subtitles بحيث لا يستطيع الإيرانيون التحدث إلي بعضهم أثناء المعركة
    İranlı, üst düzey bir istihbarat elde etmeye çalışıyor. Open Subtitles الإيرانيون يحاولون شراء حزمة ذات أهميه من المعلومات
    Kocanın İranlı arkadaşının Lance Talbot'u isteme nedenini söylemelisin önce. Open Subtitles أولاَ لم لا تخبريني ما يريد أصدقاء زوجك الإيرانيون من " لانس تالبوت " ؟
    Bir dakika, İranlıların burada ne işi var? Open Subtitles انتظر لحظة. ماذا يفعل الإيرانيون هناك؟

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد