| Michaels bayıldı. Yüksek ateşi var. Daha fazla test yapmalıyım. | Open Subtitles | مايكلس مغمى عليها.لديها حمى شديدة أحتاج عمل المزيد من الاختبارات |
| Buna rağmen 24 saat içinde geri geleceksiniz ve birkaç tane daha test yapacağız, sadece emin olmak için. | Open Subtitles | ولذلك يجب علينا فحصهم مرة اخري خلال الاربعة وعشرون ساعة القادمة وسنقوم باجراء المزيد من الاختبارات, حتى نكون متاكدين. |
| Baek San'dan nükleer testler hakkında herhangi bir bilgi aldınız mı? | Open Subtitles | هل تلقيت اي معلومات من بيك سان بخصوص الاختبارات النوويه ؟ |
| Son yıllarda, iyi testler yapmaya başladık. | TED | و في الأعوام القليلة الماضية أجرينا بعض الاختبارات الجيدة |
| Ne kadar önemli olursa olsun, standart testleri çözmeye yatkındırlar ve başarıya ulaşırlar. | TED | و يستطيعون حل و يعملون جيدا في الاختبارات القياسية مع ان هذا مهم |
| Genç bir kadının çok güzel notları vardı, fakat sınav puanları o kadar yüksek değildi. | TED | امرأة شابة كانت درجاتها رائعة، ولكن نتائج الاختبارات لم تكن عالية بالمقابل. |
| Beni İkinci Aşama'ya kadar takip etmelisiniz. Bu Birinci Aşama'nın testi. | Open Subtitles | يجب أن تتّبعوني إلى موقع المرحلة الثانية، فهذه أولى مراحل الاختبارات. |
| Sanırım emin olmak için, hiper uzaydan çıkıp bir kaç test yapmalıyız. | Open Subtitles | أعتقد أننا يجب أن نغادر الفضاء الفوقي، ونقوم ببعض الاختبارات لكي نتأكد |
| Geceleri nasıl bir test yaptığını görmek istedim. Bunun seninle bir ilgisi yok. | Open Subtitles | أردت أن أرى فحسب ما نوع الاختبارات التي تجريها هنا وحدك كلّ ليلة |
| Her şırınga vakası, hastaneler için binlerce dolarlık test masrafı demek. | Open Subtitles | لكل حادث مع الإبر ، تكلف آلاف الدولارات في المستشفى الاختبارات. |
| Akciğer dokularına gelir gelmez daha fazla test yapmak istiyoruz. | Open Subtitles | علينا إجراءُ المزيد من الاختبارات على النسيج الملوّث فورَ وصوله. |
| Ayrıca her ikisi de kesindir. Tamam, ama buna ek olarak, sese dayalı testler uzman değillerdir. | TED | وكلاهما دقيق على حد السواء. حسناً، ولكن بالإضافة إلى ذلك الاختبارات المستندة إلى صوت لاتحتاج إلى خبرة. |
| Önümüzdeki haftalarda, herhangi bir kalıcı etki var mı diye geniş kapsamlı tanı testler, tomografiler ve bir de MR yaptırmamız gerekiyor. | Open Subtitles | خلال الأسابيع المقبلة لابد أن نجري بعض الاختبارات التشخيصية المكثفة اشعات مقطعية، ورنين مغناطيسي لكشف أي آثار جانبية |
| Daha fazla testler yapmam gerekiyor. | Open Subtitles | سأحتاج لإجراء بعض الاختبارات. سأعلمك بالأمر. |
| Bu testler çok pahalı mı? | Open Subtitles | هل هذه الاختبارات ستعمل التكلفة الكثير من المال؟ |
| Tıbbi testleri yalnızca Albay MacNamara durdurabilir ve o da devam etmemizi söyledi. | Open Subtitles | الوحيد الذي يمكنه إيقاف الاختبارات هو العقيد ماكنمارا، و لقد أمرنا بالمضي قدما |
| Evet, ama görünüşe göre sen bensiz bu testleri yapamıyorsun. | Open Subtitles | أجل، لكن يبدو أنه لا يمكنك إجراء هذه الاختبارات بدوني |
| Diyordum ki, acaba tekrar girebileceğin bir sınav gibi midir bu? | Open Subtitles | أتساءل إذا ما كان من الاختبارات التي يمكن اعادتها. |
| İkincil olarak da, bir çok testi çok ufak bir alana sıkıştırabilirsiniz. | TED | والثاني هو ، أنه بامكانك اجراء العديد والعديد من الاختبارات في مكان صغير جدا. |
| testlerin icat edildiği zamandan bugüne her bir jenerasyon bir diğerine göre giderek daha fazla soruyu doğru yanıtlıyor. | TED | بل إننا نجاوب على أسئلة اختبارات الذكاء بالصح أكثر من أي جيل من الأجيال المتعاقبة منذ وقت ابتكار هذه الاختبارات. |
| Başlıklar, tabletleri değiştireceğiz siz de sonsuza kadar testlerden vazgeçeceksiniz. | Open Subtitles | النقاط الرئيسيّة: هي تبادل اللوحين وابتعادكما عن تلك الاختبارات للأبد |
| Sonra Sam Cehennemin Kapısı'nı kapatmak için bazı testlere tabi tutuluyor. | Open Subtitles | و بعدها خضع سام لسلسلة من الاختبارات لمحاولة إغلاق بوابات الجحيم |
| Biz, polislikteki eşitsizliği, eşit olmayan sonuçlar doğuran sınavları değiştirerek azaltabiliriz. | TED | ويمكننا تقليص اللاتكافؤ في العمل الشرطي من خلال تغيير الاختبارات التي تُولد هذه النتائج المتباينة. |
| Şirketi temsil ediyorum, ve sınavı ben yöneteceğim. | Open Subtitles | أنا ممثل الشركة وسأقوم بالإشراف على الاختبارات |
| Başvurularınızı MySpace'e gönderebilir veya seçmelere şahsen katılabilirsiniz. | Open Subtitles | لذا يمكنكم المشاركة في الاختبارات الخاصه على مساحتي الخاصه |
| çok daha fazla teste girerek bedenlerinin kendilerinden uzaklaştığını hissetmeden durumla başa çıkabiliyorlar. | TED | ويمكنهم عمل الكثير والكثير من الاختبارات يمكنهم العيش دون الشعور بأن أجسادهم تنفر منهم |
| Öncelikle birkaç psikiyatrik testle başlamalıyız. | Open Subtitles | يجب ان نبداء بسلسة الاختبارات النفسية الخطيرة |
| Yaptırdığın tıbbi testlerde Rambaldi'nin bahsettiği üç fiziksel özelliğin sende olduğu çıktı. | Open Subtitles | الاختبارات الطبيه التى أجريتها كانت للبحث عن ثلاثة عيوب جسديه حددها رمبالدى |
| Tüm o deneme çekimlerinden sonra sanırım bir rol kapmış. | Open Subtitles | اعتقدت انها اخيرا بعد كل الاختبارات حصلت لنفسها على دور |