| Senidir ağabey olarak, annenin sevgisini ve dikkatini gasbettiği için ona karşı kızgınlık duymuş olabileceğin hiç aklına geldi mi? | Open Subtitles | هل فكرت بما انك الاخ الاكبر انه اخذ الحب والاهتمام من امك |
| Sen mahkemede yanımdaydın, şimdi de ben senin yanında olacağım ağabey. | Open Subtitles | انت وقفت الى جانبي من خلال محاكمتي والآن أنا سوف اقف بجوارك، ايها الاخ الاكبر |
| Ama o ne yaptığını anlamıyor bu yüzden sen ağabey olmak zorundasın. | Open Subtitles | "لكنه لا يفهم ما يفعل، لذا يجب أن يكون الاخ الاكبر" |
| "Dünyadaki en iyi abi olacağıma söz veriyorum. " | Open Subtitles | أعد ليكون أفضل الاخ الاكبر في العالم كله ، نيكولاس. |
| Ve dünyadaki en iyi abi olacağıma söz verdim. | Open Subtitles | ولقد وعدت بأن يكون أفضل الاخ الاكبر في العالم. |
| BBG evi, ben Davina. | Open Subtitles | (منزل الاخ الاكبر) ، وهذا هو(ديفنا) |
| Lütfen BBG evini terk ediniz. | Open Subtitles | الرجاء مغادرة (منزل الاخ الاكبر) |
| Ben de ağabey Programında gönüllü çalışıyorum. | Open Subtitles | لقد تطوعت لبرنامج الاخ الاكبر |
| "Jakey bu dünyaya Buddy'den sonra geldin ama ağabey sen olmak zorundasın. | Open Subtitles | (جاكي) جئت إلى هذا العالم بعد (بادي)، ولكن يجب أن يكون الاخ الاكبر" |
| Sanırım ben de ilgili abi oluyorum. | Open Subtitles | اعتقد ان هذا يجعلني الاخ الاكبر |
| Bu numara kendini büyük abi olarak, tanımlayan bir ajan için çok çocukça oldu. | Open Subtitles | هذه الحيلة كانت الاحدث جداً حتى بالنسبة للوكالة والتي تسمي نفسها "الاخ الاكبر" |
| abi olacaksın, Farley. | Open Subtitles | ستكون الاخ الاكبر يا فارلي |
| Sen BBG evindendin, değil mi? Evet, o. | Open Subtitles | أنت كنت في فيلا برنامج (الاخ الاكبر) |
| - Merhaba, BBG. | Open Subtitles | -مرحبا ، أيها (الاخ الاكبر ) |
| Neler oluyor? BBG, ne haltlar dönüyor? | Open Subtitles | (الاخ الاكبر) ، رجل ويمارس الجنس... |