ويكيبيديا

    "الاستجواب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • sorgulama
        
    • Sorgu
        
    • sorguya
        
    • sorgulamaya
        
    • soruşturma
        
    • sorgulamayı
        
    • sorguda
        
    • devam
        
    • ifade
        
    • sorguyu
        
    • sorgulamak
        
    • sorgulamanın
        
    • sorgulamadan
        
    • görüşme
        
    • sorgudan
        
    Bu alanda bir araştırmacı ve sorgulama eğitim kılavuzlarıyla içli dışı biri olarak gördüklerim beni pek şaşırtmadı. TED وكباحثة في هذا المجال وعلى دراية بوسائل الاستجواب لدى الشرطة، فلم أفاجأ بما رأيت.
    Birçoklarına en şaşırtıcı gelen ise ABD'deki sorgulamalarda polislerin gençleri de tıpkı yetişkinler gibi sorgulama hakları olmasıydı. TED والأمر الصادم للكثير منا أيضًا، أنه أثناء الاستجواب في أمريكا، يسمح للشرطة باستجواب اليافعين كالبالغين.
    Angel sorgulama için çok yorgun. Open Subtitles انخيل يشعر بتعب شديد يمنعه من اتمام الاستجواب
    Onunla Sorgu odasında ne kadar zaman geçirdiniz umurumda değil. Open Subtitles لا آبه كم من الوقت قضيت في غرفة الاستجواب معه
    Gelişmiş Sorgu teknikleri hakkında kongre binasında bana verdiğin ifadeleri düşünürsek... Open Subtitles بالنظر لعدد المرات التي أصريت لجعلي أشهد بشأن تقنيات الاستجواب المحسّنة
    İşkenceli bir sorguya rağmen ikisi de suç ortaklarına ihanet etmeyi reddetti. TED بالرغم من الاستجواب القاسي، رفض كلاهما الوشاية بشركائهما في المؤامرة.
    Uykusuz bırakma, aşırı gürültü ve duyumsal yüklenme teknikleri kullanılır, sorgulamaya direncin daha fazla kırılması için zihin bulandırılır. Open Subtitles التقنيات مثل الحرمان من النوم إحداث ضوضاء مزعجة والشعور باكثر مما تطيق تُستخدم حتى يريك, ويجعل مقاومة الاستجواب اصعب
    Bily Pheps'e konuşmalıyız. onu sorgulama odasına çıkarttım. Open Subtitles اعتقد اننا يجب ان نتكلم مع بيللي فليبس سأحضره الى غرفه الاستجواب
    Wiliam Pheps, zırhlı araba olayının zanlısı. sorgulama odasında. Open Subtitles ويليام فليبس ، المشتبه داخل السياره المدرعه لقد تم نقله لغرفة الاستجواب
    Lanet! sorgulama odasında bir tane daha olduğunu bilmiyormuş. Open Subtitles انه لم يكن يعلم ان هناك واحده في غرفة الاستجواب
    sorgulama sırasında avukat bulundurma hakkına sahipsin. Open Subtitles لديك الحق أن يكون لديك محامي أثناء الاستجواب
    Onun için her şey çok kötü bitti, sorgulama sırasında bir terör zanlısı öldüğünde. Open Subtitles كل شيء إنتهى بشكل سيء للغاية بالنسبة له ، مع ذلك، عندما ماتَ ارهابى أثناء الاستجواب.
    Dilerseniz sorgulama odalarımızı kullanabilirsiniz. Open Subtitles أنتما أكثر من مرحب بكما لإستخدام أيّ من غرف الاستجواب
    Annesi Sorgu odasında olsaydı sonuç Brendan için farklı olur muydu bilmiyoruz. TED لسنا نعلم إن كان الوضع سيختلف مع بريندان إذا رافقته والدته في غرفة الاستجواب.
    O serseriyi Sorgu odasına getir. Soracak sorularım var. Open Subtitles و أحضر ذلك الحقير إلى غرفة الاستجواب علي أن أسأله بعض الأسئلة
    Sorgu odamıza hoş geldiniz. Open Subtitles أنتما أكثر من مرحب بكما لاستخدام أية من غرف الاستجواب.
    Merhaba. Pardon, sorguya başlamalıyız. CTU bildiklerinizi öğrenmeye can atıyor. Open Subtitles مرحباً ، اسفه ولكننا بحاجه لبدء الاستجواب الوحده متلهفه لاكتشاف ما تعرفون
    Evdeki çalışanları sorgulamaya başlayalım. Open Subtitles سأبدأ فى جمع موظفى منزلهم من أجل الاستجواب
    Çalışmamızdaki gençlerin yüzde 70'inden fazlası polislerin onlarla "arkadaş olmayı" denediğini veya soruşturma esnasında onlara yardım eli uzattıklarını söyledi. TED أكثر من 70 بالمئة من المراهقين في بحثنا قالوا أن الشرطة حاولت التقرب منهم أو عرضوا الرغبة في مساعدتهم خلال الاستجواب.
    İnsanlarla tanıştığımızda onların zihinsel bir özgeçmişini çıkarmak için bu küçük sorgulamayı yaparız. TED نحن نقوم بهذا الاستجواب السريع عندما نلتقي بالناس لنشكل سيرة ذاتية في رؤوسنا عنهم
    Belki başta değil ama senin de sorguda dediğin gibi. Open Subtitles ربما ليس في البداية ولكن كما قلت لك في الاستجواب.
    Hayır. Gelirsen bu soruşturma Sorgu odasında devam eder. Open Subtitles لا، اذا فعلت هذا سينتقل هذا التحقيق لغرفة الاستجواب
    Başka davalara da bakmak zorundayım, bu nedenle ifade kaydını yarına erteliyorum. Open Subtitles عليّ الأهتمام بقضايا أخرى ولذا يتم تأجيل الاستجواب إلى الغد
    Onu suçladığımdan değil, ama sorguyu bitiremedim, ayrılıp Paulson'a bıraktım. Open Subtitles انا لم الومها و لكننى لم استطع انهاء الاستجواب
    Evini arıyoruz şu anda, karısını sorgulamak için getirtiyoruz. Open Subtitles أجل، نحن نفتّش منزله الآن، ونجلب زوجته من أجل الاستجواب.
    sorgulamanın senin gözetiminde olmasını istiyorum. Open Subtitles وإني أعتمد عليك للإشراف على كل ثانيةٍ من ذلك الاستجواب
    Yine de saat 11.55'te, saatlerce sorgulamadan sonra Dr. Rainsford sanığa demiş ki... Open Subtitles مع ذلك، في 11: 55 صباحا بعد ساعات من الاستجواب د.راينسفورد قال للمتهم
    Kurbanın eşi ve kardeşi, görüşme sırasında Çavuş rütbeli bir kişi eşlik edebilir mi diye... Open Subtitles مهلاً ، اه ، زوجة الضحية و شقيقته طلبوا مني ما إذا كان بإمكانهم إدخال رقيب معهم في غرفة الاستجواب
    Eğer bir avukat tutamazsan, istediğin takdirde sorgudan önce ücretsiz olarak bir avukat atanacaktır. Open Subtitles إن لم تتمكن من توكيل محام، فسيتم توفير لك واحدًا بدون مقابل، قبل الاستجواب لو أردت.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد