Grev bitene kadar bekleyeceğini duydum. | Open Subtitles | سَمعتُ بأنّه سَيُؤجّلُ وينتظر حتى إنتهاء الاضراب |
Grev sona erdi ve biz kazandık. Önemli olan bu. Öyle değil mi, Jim? | Open Subtitles | مرحبا , لقد انتهى الاضراب , لقد نجحنا هذه هى التهم , هل انا على صواب يا جيم؟ |
Detrolt, Grev başladığında yarı profesyonel blr takımı işe aldı. | Open Subtitles | ديترويت قاموا بشراء فريق كامل تقريبا بعد حدوث الاضراب |
Greve gitmeyi kabul ediyorsanız "kabul" deyin! | Open Subtitles | كل من هم موافقون على الاضراب ليقولوا أجل |
Elsie, bu grevi çözecek gücüm yok. | Open Subtitles | إلسى ليست لدى القدرة على إنهاء هذا الاضراب |
İyi oynarsan, kim bilir grevden sonra ne olur. | Open Subtitles | واذا قمت بعمل جيد. من يعلم ما قد يحدث بعد الاضراب |
Sen Frank Wicks'sin, değil mi? Seni son grevde saldırıdan içeri almıştım, değil mi? | Open Subtitles | جلبتك في مقدمة الضرب في الاضراب الاخير أليس كذلك؟ |
Grev devam ettiği sürece Shane Falco oyun kurucum. | Open Subtitles | منذ ان بدأ الاضراب, فالكو هو الظهير الربعي للفريق |
Dinleyin. Yarın, Grev resmen sona erecek. | Open Subtitles | اصغوا الي, في هذا الوقت غدا الاضراب سيتوقف رسميا |
Grev hattını geçecekmiş, Allah korusun. | Open Subtitles | إذا لم تعمل لا سامح الله، عليك أن تتجاوز الاضراب من أجل البناءون. |
Ama, maden işçilerinin Grev yapıp, toplumsal sorunlar çıkaracaklarından korkuyorlar. | Open Subtitles | لكنهم يخشون من استمرار عمال المناجم في الاضراب مما سيتسبب في مشاكل اجتماعية |
Grev hattını geçecekmiş, Allah korusun. | Open Subtitles | إذا لم تعمل لا سامح الله، عليك أن تتجاوز الاضراب من أجل البناءون. |
Güney Afrika'daki Grev hakkında hiçbir şey bilmiyorum | Open Subtitles | أنا لا أعرف شيئا عن الاضراب في جنوب افريقيا |
-Âdi Grev kırıcılar! | Open Subtitles | ناقض الاضراب. تعال، أنت . اضراب ياحقير . |
Huzursuzluklar, Grev söylentileri. | Open Subtitles | الأعصاب مشدودة والكلام كثير عن الاضراب |
Görünüşe göre Grev sona ermek üzere. | Open Subtitles | يبدو ان الاضراب وصل الى نهايته |
Kaynak ve tel kesme atölyelerindeki bütün kadın işçileri bir günlüğüne Greve çıkaracak. | Open Subtitles | هي تجلب جميع عاملات اللحام ومحلات قطع الأسـلاك خارجاً إلى الاضراب اليوم |
- İyi, o zaman Greve çıkıyorum. | Open Subtitles | -سيكون كذلك لأنني سأعاود الاضراب . |
Ya da burada kendimizi öldürmeye çalışırken açlık grevi sırasında bir şey öğrendin mi? | Open Subtitles | او حينما نحاول الانتحار هنا عن طريق الاضراب عن الطعام، لقد تعلمت شيئاً، اليس كذلك؟ هذا ما قلتيه |
Büyük yıldızların grevi bizim gibilerin grevine benzemez. | Open Subtitles | هذا الاضراب ليس عن رجال مثلي... , انه عنهم النجوم... |
Öncelikle şu Güney Afrika'daki grevden haberim yok. | Open Subtitles | أنا لا أعرف شيئا عن الاضراب في جنوب افريقيا |
Bütün Dallas takımı grevden vazgeçti. | Open Subtitles | فريق دالاس بأكمله توقف عن الاضراب |
Antropoloji grevde. | Open Subtitles | الأنثروبولوجيا في الاضراب |
"Açlık grevini, sonucunda mahkûmların yargılanmasını imkânsız kılacak şekilde yapmalıyız. | Open Subtitles | الاضراب عن الطعام للإظهار بأننا لن نتنازل |