ويكيبيديا

    "الاعتراف بذلك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • bunu itiraf
        
    • bunu kabul
        
    • İtiraf etmekten
        
    • söylemekten
        
    • kabul etmek
        
    • kabul edemeyenler
        
    Bay Houdini anneme aşık olmuştu ama bunu itiraf etmek istememişti. Open Subtitles إن هوديني العظيم وقع فى حب أمي لكنه يبدو أنه لا يريد الاعتراف بذلك
    Neden olmasin? En iyiyi istiyorum ve bunu itiraf etmekten utanmiyorum. Open Subtitles لا أرى مانعاً من ذلك أريد الأفضل ولا أخجل من الاعتراف بذلك
    bunu itiraf bile edemiyorsun, değil mi? Open Subtitles إنك لا تستطيع حتى الاعتراف بذلك أليس كذلك؟
    İnsanlar bunu kabul etmek istemiyor çünkü bu kontrolün olmadığı anlamına geliyor, tek gereken şanslı olmak. Open Subtitles الناس لا يريدون الاعتراف بذلك لأن ذلك يعني فقدان السيطرة ولكن يجب عليك فعلاً أن تكون محظوظاً
    Evet, pekala, olay şu, her ne kadar itiraf etmekten nefrette etsem, biz bu kodu anlamaya başladık. Open Subtitles بقدر ما أكره الاعتراف بذلك نحن فقط فى بداية الطريق لفهم هذا التكويد
    Kiliselerimizin yarı yarıya boş olduğunu söylemekten utanmıyorum. Open Subtitles أنا لا أخجل من الاعتراف بذلك كنائسنا هي نصف فارغة
    Mutlu olanlar, mutlu olmayıp idare edenler bir de mutlu olmayıp kabul edemeyenler. Open Subtitles سعيدات، مدركاتٍ أنهن لسن سعيدات، وغير سعداء بدون الاعتراف بذلك.
    Sadece bunu itiraf edemedin. Open Subtitles لا يسعكِ حمل نفسكِ على الاعتراف بذلك فحسب.
    Sizi bırakın kendisine bile bunu itiraf edemiyor. Open Subtitles هو بالكاد يستطيع الاعتراف بذلك لنفسه ناهيكِ عن الاعتراف لكِ
    Çünkü ikimiz de bunu itiraf etmekten nefret etsek de bu tür şeylere değer veriyoruz. Open Subtitles لأنّنا رغم كره كلينا الاعتراف بذلك فإننا نحفل بتلكَ الأمور
    Burada olmamızın nedeni sensin ve inan bana bunu itiraf etmek hiç de kolay olmadı. Open Subtitles أنت سبب مجيئنا لهنا، وصدّقني، يشقّ عليّ الاعتراف بذلك.
    Yoksa bunu itiraf etmenin elime koz vermesinden mi korkuyorsun? Open Subtitles أم أنّك تخشى أنّ الاعتراف بذلك سيمنــــــــحني ميزة؟
    Ama olumsuz etkiliyor. bunu itiraf etmekte utanılacak bir şey yok. Open Subtitles له تاثير سلبي ، ولا عيب في الاعتراف بذلك
    Yani, bunu itiraf etmek istemesemde,... küçük kız kardeşimi ailesi ile mutlu gördükçe, ben sadece... Open Subtitles اعني, على الرغم من انى اكره الاعتراف بذلك, رؤية اختى الصغيرة سعيدة مع عائلتها, انا فقط...
    bunu itiraf edebilmeni sevdim. Open Subtitles يُعجبني أنّك قادرٌ على الاعتراف بذلك.
    bunu itiraf etmek, senin için çok zor olmuştur. Open Subtitles أعتقد أنه كان شاقا عليك الاعتراف بذلك.
    bunu kabul etmekten nefret ediyorum ama sen dünyanın en iyisisin. Open Subtitles أكره الاعتراف بذلك لكنك الأفضل في العالم
    bunu kabul ediyorum. Ama size birşey söyleyeyim. Open Subtitles لا اخشي من الاعتراف بذلك ولكنني اريد ان اقول لك شيئا
    İtiraf etmekten nefret diyorum ama bana bir hayli muğlak bir ifade geldi. Open Subtitles أكره الاعتراف بذلك لكن ذلك يبدو غامضا جدا لي
    söylemekten nefret ediyorum ama, New York'a döndüğünde, seni özleyeceğim. Open Subtitles اكره الاعتراف بذلك .. لكنني سأفتقدك عندما تذهبي الى نيويورك متى ستعودين من نيويورك
    Bak, kabul etmek istemediğini biliyorum, ama o haklı. Open Subtitles انظري، انا اعلم بانك لا تريدين الاعتراف بذلك لكنّه محق
    Mutlu olanlar, mutlu olmayıp idare edenler bir de mutlu olmayıp kabul edemeyenler. Open Subtitles سعيدات، مدركاتٍ لعدم سعادتهن، وغير سعيدات بدون الاعتراف بذلك.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد