ويكيبيديا

    "الامان" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • güvenlik
        
    • güvenli
        
    • emniyet
        
    • güvensiz
        
    • Güvenliği
        
    • güvenliğini
        
    • emniyete
        
    • Emniyetiniz
        
    • güvensizlik
        
    emniyet kemerleri, güvenlik aygıtları vs. Bunlarla arkadaşın bir servet yaptı. Open Subtitles حزام مقعد من ادوات الامان وهلم جرا. وصديقك جمع ثروة طائلة.
    Fikir dijital güvenlik sistemine müdahele edip engellemek. TED الفكرة هي مخادعة أنظمة الامان الإلكترونية
    Konu satırı yok ama güvenli Filtre hakkında bir silsilenin içinde. Open Subtitles ليس هناك سطر للموضوع, لكنه موجود في موضوع حول مصفاه الامان.
    Aaron, hem güvenli uçmak hem de stabil çekim yapmak için en iyisinin kameramanla ikili uçmak olduğuna karar verdi. Open Subtitles ءارون قرر أن أفضل وسيلة للحفاظ على الامان والحصول على لقطات ثابتة هو أن يطير جنبا إلى جنب مع مصور.
    Tamam, bırak da deneyeyim. emniyet kemerini ayarlamama yardım et. Open Subtitles حسنا , دع لي المحاولة فلتساعدني في تعديل حزام الامان
    Cam gelip mutfağımı düzenleyince de kendimi güvensiz ve saldırıya uğramış gibi hissettim. Open Subtitles لذا عندما اتى كام و نظم مطبخي شعرت بعدم الامان و انفجرت غضبا
    Bu yüzden fazla mesai emniyet ve Güvenliği tehlikeye atmaz. Open Subtitles اذن الوقت الاضافي لساعات العمل لا يتضمن الامان او الأمن
    Bu madde eğitimi felsefem: Önce güvenlik. TED تعويذتي في التدريس عن المخدرات هي: الامان أولاً
    Zaman daralıyor ama hala güvenlik toleransı var. Open Subtitles سيكون قريب جدا و لكن سيظل هناك هامش من الامان
    güvenlik bağlantımın gemiden kurtulup kopması da kaza değildi. Open Subtitles ايوجد اكتر من انفلات خط الامان الخاص بى بعد ان كان مربوط بالغواصه
    Üçüncü katta hiper zaman güvenlik talep ediliyor. Open Subtitles نظام الامان للهايبر تايم مطلوب فى الطابق الثالث
    güvenlik, işini biraz fazla ciddiye alıyor. Open Subtitles بالنظر الى ارتفاع مستوى الامان الى اللون الموف
    Affedersin. Ajan Merriweather'ın silahı. güvenlik kilidi hala kapalı. Open Subtitles عذرا،بالنسبة لمسدس العميل ميروذر فان صمام الامان مازال يعمل
    Ayrıca olabiliğim kadarıyla en güvenli insan olmaya çalıştım, çünkü o da sağlığın bir parçası. TED وقد حاولت ان اكون الشخص الاكثر حرصاً على الامان بقدر الامكان لان ذلك جزء من الصحة و السلامة
    Bir atış! Patterson yine geceleri güvenli yaptı. Open Subtitles طلقة واحدة يا باترسون اعادت الامان الى الليل
    - Onunla dolaşması sence güvenli mi? Open Subtitles هل تظنين من الامان ان يبقى معه هذا الرجل ؟
    güvenli deniz duvarı ardında bu şekilde yüzmek kuralları pervasızca ihmal demektir, bilmiyor musun? Open Subtitles ابعد من خط الامان عند حائط البحر فأي تخطي لتلك الحدود بالسباحة يعتبر هذا اهمال جسيم ألا تعرفين ؟
    İstihbarata göre hareket yok ve durum güvenli. Open Subtitles استطلاع جوى التقارير لا حركة , انتظار الامان.
    Bir şeyden emin olmasını istiyorum Sana bahsettiğim adam sevdiği kadının mutlu ve güvenli olmasını istiyor Open Subtitles رجاء تأكد من الشخص الذى اخبرتك به اتمنى السعاده و الامان للمرأه التى احببتها
    Saf ve güvensiz biri. Open Subtitles هو فقط شخص يعاني من السذاجه و عدم الامان
    Bu ülkenin Güvenliği tehlikelere tamamen açık bir durumda. Open Subtitles ذهب الى مكتب الرؤساء في اليوم الاول له ليخبرهم ان الامان
    Ayrıca kentimizin güvenliğini... ve refahını tehdit eden kanunsuz adamları... doğru yola sokması için güç... ve senin adına onları cezalandırması için... yargılama kudreti... ihsan eyle. Open Subtitles امنحه القوه ايضا ليقدم الرجال الفوضيين للعداله الذين يهددون الامان
    Şu silahı belimden çek ya da emniyete kapa, lütfen. Open Subtitles ابعد ذلك المسدس عن ظهري او ضعه في وضع الامان لو سمحت
    Gerçek şu ki, ünlülerin derin cepleri ve daha derin güvensizlik duyguları var. Open Subtitles الحقيقه هي ان المشاهير لديهم الامكانيات الماليه الكبيره وحاله من عدم الامان

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد