O zaman millerce ötede, o kişi ne düşündüğünüzü bilir ve cevap verir. | Open Subtitles | ثم انتقلت هذه الفكرة عبر الاميال الى هذا الشخص و قام بالرد |
Şiddet ve zulüm bu adamları evlerinden millerce uzağa gönderiyor. | Open Subtitles | من قبل الذين لا يجدون غذاء,المضطهدين و المعنفين الذين هربوا آلاف الاميال من منازلهم |
Büyük annenin evi, millerce arkada kalmış olmalı. | Open Subtitles | مكان جدتك لاذم يبعد بعض الاميال من هنا |
Açık denizin binlerce mil ötesinde bir şekilde mezarlığı ortaya çıkarıyor. | Open Subtitles | الالاف الاميال من المياة المفترحة و حظ اعمى يكشف مقبرة مجرم |
Ama annem ve babam bizden binlerce mil uzakta yaşıyor ve bu yüzden birbirlerini çok sık göremiyorlar. | TED | لكن والدي يعيشان على بعد آلاف الاميال لهذا لا يرون بعضهم كثيرا |
Birçok parlak galaksinin merkezinde bulunan yıldızlar, kara deliğin etrafına saatte milyonlarca kilometre hızla hareket eden yoyolar gibi fırlatılmışlardır. | Open Subtitles | النجوم في المركز المشرق لمعظم المجرات تقذف حول الثقب الاسود مثل يو يوس منطلقة بسرعة الملايين من الاميال في الساعة |
Amerika Birleşik Devletleri'nde on binlerce mil kurumuş dere var. | TED | هناك آلاف الاميال من الجداول التي جفت في الولايات المتحدة الامريكية |
Bahardan sonra, yavrularını büyüttükten sonra Meksika Körfezi üzerinden Orta ve Güney Amerika'ya binlerce mil uçarlar. | TED | و بعد فصل الربيع، بعد ما ترعى صغارها، تطير آلاف الاميال فوق خليج المكسيك باتجاه أمريكا الوسطى والجنوبيّة. |
Suni köpüğe sarılı, tabi ki, Amerika Birleşik Devletleri' ne inmeden önce ve sonrasında bir kaç yüz mil daha kamyonla taşınırken. | TED | تتم عملية التعبة في الستايروفوم بالطبع قبل ان تشحن الى مكان ما في الولايات المتحدة ثم تقطع مئات الاميال لنقلها الى وجهتها |
Neden? Çünkü 1 galonla kaç mil gittiği değil, 1 milde kaç galon harcadığı önemli. | TED | لماذا؟ لأننا لا نهتم ب الاميال للجالون الواحد ، ولكن نهتم بالجالونات لكل ميل. |
Bu bize hem seslerin yüzlerce milden daha fazla mesafede algılanabilir olduğunu, hem de balinaların rutin olarak yüzlerce mil yüzdüğünü gösterir. | TED | وهذا يرينا امرين .. الاول ان النداءات يمكن تعقبها من مئات الاميال وان الحيتان عادة تسبح مئات الاميال |
Ve Batı Avrupa'dan Orta Doğu'ya Afrika'nın bazı bölümlerini ve Akdenizin tamamını kapsayan her yöne binlerce kilometre uzanan bir bölgeyi yönetiyordu. | Open Subtitles | و هو يحكم منطقة تمتد لالاف الاميال من غرب اوروبا و الشرق الاوسط مرورا باجزاء من افريقيا و البحر الابيض المتوسط بأكمله |
Kuzeyde, yüzlerce kilometre uzakta olması yerine Honduras'ta olabilecek bir şehre gidebilme seçeneği olurdu. | TED | سيكون هناك خيار لمدينة يمكنك الذهاب اليها والتي ستكون في الهندوراس, بدلا من الاف الاميال شمالا. |
Fakat kalbimde milyonlarca kilometre uzakta. | Open Subtitles | ولكن بالنسبة لقلبى هو بعيد ملايين الاميال |