ويكيبيديا

    "البئر" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • kuyu
        
    • kuyuya
        
    • kuyunun
        
    • kuyuyu
        
    • kuyudan
        
    • kuyuda
        
    • Kuyudaki
        
    • çeşmeyi
        
    • Çukur
        
    • çeşmeye
        
    • kuyusuna
        
    • kaynağın
        
    Kum tepesinin dibindeki tek çalılığın işaret ettiği vadideki kuyu. Open Subtitles الاجمة المتروكة في مُنحدر الكثيب الرملي تُشير الى وادي البئر
    Yedi yangın hortumu gücüyle, kuyu petrol püskürmeye devam ediyor Open Subtitles لازال البئر يقذف النفط بقوة .تعادل قوة سبعة خراطيم أطفاء
    Cesedi başka yerden getirip suyu bozsun diye kuyuya attıklarını söylüyor. Open Subtitles لقد أتوا به من مكانٍ آخر ورموه في البئر لإفساد المياه
    Eğer Betsy kuyuya girerse, bu yerden çıkmak için kullanırsın. Open Subtitles إذا دخلت بيتسي البئر الذي قمتِ بأستخدامه لترك هذا المكان
    Özellikle de hiçbir fikrimiz olmadığı için Bu kuyunun istikrarlı olup olmadığı. Open Subtitles خصوصًا وأننا لا نعلم ما إذا كانت هذا البئر ثابث أم لا.
    Herkes hemen elindeki işi bıraksın ve kuyuyu kazmaya başlasın! Open Subtitles كل رجل يوقف ما يقوم به الآن إبدؤا بحفر البئر
    Çocukken bizim kuyudan su içmemize cesetler yüzünden izin vermezlerdi. Open Subtitles في صغري ، لم يدعونا نشرب من البئر بسب الجثث
    Kamera ona doğru aşağıya bakıyor, çünkü o bir kuyuda. TED الكاميرا تنظر إلى الأسفل لأنها في البئر.
    yedi kuru kuyu kazan -şirkete bir milyar dolardan fazlaya mal oldu- ve sekizincisinde petrol bulan arkadaşıma dönüp baktım. TED نظرتُ إلى صديقي، الذي حفر سبعة آبار جافة، وشطب أكثر من مليار دولار للشركة، ووجد البترول في البئر الثامنة.
    Bol elma suyu ve bolca buz gibi kuyu suyu. Open Subtitles الكثر من التفاح و الكثير من ماء البئر البارد.
    Eğer bir kuyu derinse gündüz gözüyle bile içinde bir yıldız görebilirsin. Open Subtitles اذا كان البئر عميقا فانت تستطيع ان ترى نجمة فيه حتى اوقات الظهيرة
    Dathan kuyuya seni göndererek akıllı davranıyor Lilia, aksi halde suyu zehirlenebilirdi. Open Subtitles إنها حكمه من داثان أن يرسلك إلى البئر يا ليليا أو لربما يجد ماؤه مسموما
    Dathan kuyuya seni göndererek akıllı davranıyor, Lilia. Open Subtitles إنها حكمه من داثان أن يرسلك إلى البئر يا ليليا
    Hey çenesi düşük, sen kuyuya bir bak bakalım içinde neler yapabilirsin? Open Subtitles هيه, ثرثار. لماذا لاتبدأ بالركض الى ذلك البئر وتنظر اذا كان بامكانك ان تفعلها؟
    Duyduğuma göre kuyunun yarınki açılışında herkesin orada olmasını istemişsin bu doğru mu? Open Subtitles علمتُ أنّك طلبت من الناس أن يجتمعوا لمشاهدة بداية إنتاج البئر غداً، صحيح؟
    - Bizim Michigan'a bir kuyunun içindeki babanı ziyarete gideceğimizi düşünüyorlar! Open Subtitles , أنهم يعتقدوا أننا ذاهبون الي ميشيغان لزيارة والدك في البئر
    kuyunun içine bakildiginda ise dipteki sudan yansiyan günes görülmekteydi. Open Subtitles والشمس تشرق مباشرة الى الأسفل نحو ماء البئر.
    İnsanlar bunun zararlı olmayacağını düşünüyorlar Çünkü kuyuyu kapadılar ve temizlik yapıyorlar, Open Subtitles تظن الناس أن هذا لا يؤذي لأنهم غطوا البئر ونظفوا كل شيء
    Açıklamalara göre, mülk üzerindeki bir kuyuyu gösteriyor. Open Subtitles طبقاً للأسطورة، كان هذا مكان البئر في مزرعة
    Tamam siz adanın merkezine gidin ben de büyücü cüceyi o kuyudan çıkarayım. Open Subtitles حسناً، اذهبوا جميعاً إلى قلب جزيرتكم و سأحضر أنا الجنّيّ السحريّ من البئر
    Dünkü yürüyüşte yoldaki tozlarca cezalandırılmış kuyudan erken içmeye çalışıyordum kölelerden ve benden kat be kat susuz olanlardan önce. Open Subtitles و غبار الطريق يؤلمني فكرت في أن أشرب أولاً من البئر قبل عبيدي و معاونيني العطشون أكثر مني بكثير جداً
    Bir kuyuda öyle yalnız olabileceğimi düşünemiyorum. Open Subtitles لا أستطيع أن أتخيل كيف يكون الحال بالأسفل في هذا البئر, وحيدا هكذا
    Belki de Kuyudaki kızdır. Open Subtitles ربما أنها تلك الفتاة ؟ التي رأيتها في البئر ؟
    - Emin misin? Evet be. Güvensizliğin çeşmeyi zehirlemesini istemiyorum. Open Subtitles أجل , لا أريد أن تصبح قلة الثقة سم في البئر
    Evet, sen arkeologsun. Şu Çukur hakkında ne biliyorsun? Open Subtitles لا، أنت عالم الآثار ماذا تعرف عن البئر ؟
    Tüm vatandaşların su içtiği çeşmeye büyülü bir zehir katmış. Open Subtitles ...ولفعل ذلك قام بوضع جرعة سمّ في البئر التي يشرب منها الناس
    O parayı dilek kuyusuna kim atarsa dileği gerçek oluyormuş. Open Subtitles , كل من يلقي عملة في بئر الأمنيات , و يتمنى لأمنية تؤثر في البئر
    Bu kaynağın kuruduğunu gördükçe gelip tekrar doldur. Open Subtitles كل مرة ترين أن هذا البئر قد جف ليس عليك إلا المجئ لملئه

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد