ويكيبيديا

    "الببغاء" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • papağan
        
    • papağanı
        
    • papağanın
        
    • papağana
        
    • kuşu
        
    • Papağanlar
        
    • muhabbetkuşu
        
    • papağanım
        
    • Papağandan
        
    • Papağanımızı
        
    • papağanların
        
    • kuşunu
        
    Lordum, bunu ispatlayabilirim, gece yarısı tamamen savunmasız bir şekilde papağan uyurken bu maymun satır büyüklüğünde bir bıçakla papağanı öldürmeye teşebbüs etti. Open Subtitles سأثبت لك سيدي أنه في منتصف الليل وحينما كان الببغاء نائماً لا يقدر الدفاع عن نفسه جاء هذا القرد ومعه سكين بحجم ساطور
    Bu papağan, maymun, ayı ve leopar yavrusu... bizi şok etmeyi başardı! Open Subtitles هذا الببغاء و القرد و الدب و صغير الفهد لقد فاجؤونا جميعاً
    ve bunları biçmek için kayalıklarda bırakılan papağan balıkları gibi otçullar yeterli sayıda değil. TED ولا توجد حيوانات عاشبة كافية كسمك الببغاء الموجودة على الشِعاب لجزّها كلها.
    Birileri cesur papağanın da ne yapmak istediğini sormalı. Open Subtitles ألا يوجد من يسئل عمّا يريده الببغاء الشجاع؟
    Çay, kahve, boruların tamiri, papağana ilacının verilmesi. Open Subtitles شاي, قهوه, اصلح السباكة أعطي الببغاء دوائه
    Tek bir papağan balığı her yıl 380 kilogramdan fazla bu toz hâline getirilmiş mercandan üretebilir. TED يمكن لسمكة الببغاء الواحدة أن تنتج 380 كيلوغراماً من هذا المسحوق المرجاني في كُلّ عام.
    Bazen, tüplü dalış yaparken panomdan yukarı bakardım ve sadece papağan balığı dışkısının yağmur gibi yağdığını görürdüm. TED أحياناً، أثناء الغوص، كنت أرفع عيني عن لوحة المشبك لأشاهد فقط فضلات سمكة الببغاء وهي تنهمر.
    Bir dahaki sefere tropikal beyaz kumlu bir sahilde uzandığınızda belki papağan balıklarına teşekkür edersiniz. TED إذاً في المرة المقبلة التي تستلقي فيها على شاطئ رمل أبيض، ربما يعود فضل ذلك لسمك الببغاء.
    Alacalı ve çizgili, turkuaz, kızılımsı mor, sarı, turuncu, benekli papağan balıkları, mercan kayalıklarının renkliliğinin büyük bir parçası. TED مُزركش، مُخَطّط، أزرق مُخضر، أرجواني، أصفر، برتقالي، مُنقط، لسمك الببغاء فضل كبير في جعل الشعاب زاخرة بالألوان.
    papağan balıkları çeşitli üreme stratejilerinin güzelliğinin bir kısmının örneği. TED ويجسد سمك الببغاء جزءاً من جمال إبداع التنوّع التناسُليّ.
    Çünkü sevgili papağan balıklarım ve mercan kayalıkları hakkında nasıl mutlu bir sonu olan dürüst bir konuşma yapacağımı bilmiyorum. TED لأنني لا أعرف كيف أُلقي محادثة صادقة تُعبر عن حبّي لسمك الببغاء والشعاب المرجانية تحمل في طياتها نهاية سعيدة.
    ki bu hasarlar mercanı yemeye başlayan ama şans eseri onu öldürmeden ilgisini kaybeden bir papağan balığı sürüsünden kaynaklanıyor. TED و السبب فيه هو مجموعة من سمك الببغاء التي بدأت في الأكل منه و لكنهم و لحسن الحظ فقدوا شهينهم قبل أن يقضوا عليه
    Parker, Adamların peşinde dolaşıyor ve "Doğru" deyip duruyor! papağan gibi. Open Subtitles باركر لماذا يتبعك مساعدك ويقول دائما نعم مثل الببغاء
    - O dilsiz, efendim. Zavallının dili kesildi. Konuşması için papağanı eğitmiş. Open Subtitles انه أخرس يا سيدي الشيطان قطع لسانه لذا درب الببغاء للكلام بدلاً عنه
    Zavallının dili kesildi. Konuşması için papağanı eğitmiş. Open Subtitles شيطان صغير قطع له لسانه لذلك علم الببغاء ليتكلم بدلاً منه
    papağanın oraya gideceğini tahmin etmiştim. Open Subtitles لطالما أحسست أن هذا الببغاء سيصل لمكان ما
    Bir keresinde eve geldiğimde, kapı açıktı ve o, papağana bir şey söyletmeye çalışıyordu. Open Subtitles ودخلت ذات مرة لغرفتها وكان الباب مفتوحا، وكانت تحاول تلقين الببغاء ليقول شيئا
    Ve siz, madam, şu kızlarınızı alıp bu sarhoş kuşu da paketleyip, defolun! Open Subtitles وانت سيدتي، خذي فتياتك هؤلاء وهذا الببغاء الثمل واخرجوا
    İspanyolca konuşuyorsun, güero. Papağanlar da yapabiliyor. Open Subtitles أنت تتحدث الإسبانية أيها الأبيض, حتى الببغاء يفعل ذلك
    muhabbetkuşu giriş var diyor. Open Subtitles آي تصل، الفتيان، الببغاء التعبير الوارد.
    Kızım, benim papağanım sensin. Open Subtitles . باكي ، أنتِ الببغاء الخاص بي
    Papağandan değil. Open Subtitles ليس الببغاء
    - Papağanımızı koklayabilirsin. Open Subtitles -يمكن أن تشم الببغاء
    Ama sonra papağanların 80 yıl yaşadığını öğrendim. Open Subtitles ثم اكتشفتُ أن الببغاء يعيش حوالي 80 عاماً
    Kuzenime kuş istemiyorum dedim. Muhabbet kuşunu seversin dedi. Open Subtitles أخبرت ابنة عمي أني لا أحب الطيور، لقد أصرّت، و أقسمت أني سأحب الببغاء

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد