"Bekle" ne demek biliyor musun? -Evet. Bu ceket siyah... | Open Subtitles | تقول تلك البدله سوداء ثم تتوقف ثم تقول اليست كذلك؟ |
"Bu ceket", sonra biraz bekle. "Bekle" ne demek biliyor musun? | Open Subtitles | تقول تلك البدله سوداء ثم تتوقف ثم تقول اليست كذلك؟ |
Tek yaptığı masa başında oturup, üstüne bir takım elbise geçirip tutuklanmamaktı ve bunu bile başaramadı. | Open Subtitles | كل ماكنه عليه هو ان يجلس في المكتب ويرتدي البدله ولا يقبض عليه ولم يستطع فعل ذلك |
-Bırak da kahrolası takımı alayım. | Open Subtitles | هل تستطيعين السماح لي بشراء البدله اللعينه؟ |
Hareket edemiyorum kostümü kontrol edemiyorum. | Open Subtitles | لا استطيع التحـرك ، لا استطيع التحكم في البدله |
O elbiseyi giyeceksen, ne yediğine dikkat etmelisin. | Open Subtitles | إذا كنت تريدين لبس تلك البدله, يجب أن تنتبهي لما تأكلينه |
Hemen geliyorum ama kostüme sakın dokunma, lütfen. | Open Subtitles | ساتي باسرع وقت ممكن لكن لا تلمس البدله رجاءا. |
"Dermişim" esprisi yapmak için derim ki: Bu ceket siyah... Dermişim. | Open Subtitles | حسناً لنقل تلك البدله سوداء اليست كذلك؟ |
Harika. Üzerindeki elbisenin bu kadar kötü olacağını sanmazdım. | Open Subtitles | اووه وااو لم اعتقد ان هذه البدله قد تكون قذره |
Dermişim ki bu ceket siyah. - Hayır, hayır. "Dermişim"i sonda demen lazım. | Open Subtitles | تلك البدله ليست سوداء- يجب ان تقول ليست بالنهايه |
"Biraz bekle" demeyeceksin. Bu ceket siyah. | Open Subtitles | بدون كلمة توقف تلك البدله سوداء |
"Dermişim" esprisi yapmak için derim ki: Bu ceket siyah... | Open Subtitles | حسناً لنقل تلك البدله سوداء اليست كذلك؟ |
elbise çok yakışmış ve fikrini değiştirip aramıza katılman beni mutlu etti. | Open Subtitles | البدله تبدو رائعه عليكِ انا سعيد لتغيير رأيك والانضمام معنا. |
Bu kağıt elbise terli kısımlarıma yapışıp duruyor. | Open Subtitles | تستمر هذه البدله الورقيه بالإلتصاق بأعضائي الخاصه |
Bu elbise üzerine çok iyi oldu, ve üzerinde çok güzel görünüyor. | Open Subtitles | هذه البدله تناسبك حقا انها رائعه عليكي |
Yine o lanet takımı giymiş. Neden, bilmiyorum. | Open Subtitles | إنه يلبس تلك البدله اللعينة ثانيةً ولا أعرف لماذا؟ |
Rachel tatlım, babana söyle, o takımı giyemez. | Open Subtitles | رايتشل، عزيزي، أخبرْ أبّاكَ ان لا يلبس هذه البدله. |
Bu takımı seçmekle iyi yaptık. | Open Subtitles | أختيارنا كان موفق بشراء هذه البدله |
Bu adamla ilgili, lastik kostümü haricinde bir şey hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تتذكرين اي شيء عن هذا الرجل؟ اي شيء عدا البدله المطاطيه؟ |
Ben bilir. Tavan arasındaki lastik kostümü gitmişti. | Open Subtitles | بن يعلم، كان يرتدي البدله المطاطيه البدله المطاطيه التي كانت بالعليه |
Takım elbiseyi çimen lekesiyle getirmiştim. | Open Subtitles | لأني أعدت له البدله وهي ملطخة بالبقع المائية |
- Bu kostüme sahip olmanın nelere sebep olacağını biliyorsun. | Open Subtitles | -هل لديك ما يجعلك تلبس هذه البدله ؟ |
Takım elbisenin altına kovboy çizmesi giyer ve Harleye binerdi. | Open Subtitles | ارتدى احذية رعاة البقر مع البدله وقاد هاردلي |