diğer ülkeler zenginleştikçe, ilaç kullanımına dair bu talep büyük oranda artacaktır. | TED | كلما أصبحت البلدان الأخرى أكثر ثراء فالطلب على هذه الأدوية سوف يزداد بشكل هائل. |
Böylece diğer ülkeler hem daha yeni teknolojiler, hem de daha yeni kurallar geliştirme açısından yenilikler yaparken Çinliler bu yeni gelişmelerden yoksun kaldı. | TED | حتى البلدان الأخرى في عالم الابتكار ، في كلا من مجال التطوير و التكنولوجيات الأحدث ، ولكن أيضا طورت قوانين جديدة ، الصين عزلت عن هذه التطورات. |
Yani diğer ülkelerin gelecekteki enerji tüketiminin nasıl olabileceğinin de bir örneğiyiz. | TED | لذا نحن صورة عن كيف سيكون مستقبل استهلاك الطاقة في البلدان الأخرى أيضاً |
diğer ülkelerin de zenginleşmesinden korkmamalıyız. | TED | يجب علينا ألا نخشى ثراء البلدان الأخرى. |
Ülkemiz güçsüz olduğu için başka ülkeler buraya gelecek burada savaşacaklar ve bizi istedikleri gibi bölecekler. | Open Subtitles | بلداننا ضعيفة ولهذا السبب جاءت البلدان الأخرى.. والآن هم يقاتلوننا ويُفرقوننا كما يشاؤون. |
Diğer ülkelerden plan için onay bekliyoruz. | Open Subtitles | نحن نحاول الحصول على الموافقة من البلدان الأخرى على الخطة |
Buna rağmen, diğer birçok ülkede basılan çeviri kitapların oranı çok daha yüksek. | TED | على الرغم من أن نسبة الكتب المترجمة والتي وقع نشرها في العديد من البلدان الأخرى تعتبر أعلى بكثير. |
Sonuç olarak, bizim karşılaştığımız problemlerle karşılaşan bir çok ülke var. | TED | خاصة إن هناك العديد من البلدان الأخرى التي تواجه نفس مشاكلنا التي نواجه. |
Yalnızca otel tarafından tahsis edilen pembe renkli taksilere binin ve diğer ülkelerdeki gibi sadece şişe su için. | Open Subtitles | أستقلوا فقط سيارت الأجرة وردية اللون المنظمة بواسطة الفندق وكما هو الحال مع البلدان الأخرى ألتزموا بالمياه المعدنية |
Neden siz de "evet" ve "hayır" derken diğer ülkeler gibi sallamıyorsunuz başınızı? | Open Subtitles | "لماذا لا تستطعون يا رفاق الإماءة ب"نعم"و "لا مثل البلدان الأخرى |
biz bir şekilde yükümlü diğer ülkelerin işlerine dahil olmak. | Open Subtitles | نوعاً ما ألزمنا التدخل في شؤون البلدان الأخرى |
Avrupanın yapmasını istediğim şey bu işi düzenli bir şekilde yapması ve tıpkı geçmişte diğer ülkelerin yapmak zorunda oldukları gibi insanları kabul etmek için kendini organize edebilmesi. | TED | ما أطلبه هو أن تقوم أوروبا بدورها على أحسن وجه، وأن تكون قادرة على التنظيم لاستقبال الأشخاص مثلما تم إجبار البلدان الأخرى على القيام بذلك في الماضي. |
ABD ve başka ülkeler hayat kurtarmayı suç sayıyor ve sadece işini yapmaya çalışan bizleri insanlığımız ve özgürlüğümüz arasında seçim yapmaya zorluyor. | TED | الولايات المتحدة وبعض البلدان الأخرى جعلت إنقاذ الأرواح جريمة، ونحن الذين نحاول ببساطة القيام بعملنا يتم إجبارنا على الاختيار بين إنسانيتنا وحريتنا. |
Gazetecileri tutuklatmak başka ülkeler için. | Open Subtitles | سجن الصحفيين! هذا من شيم البلدان الأخرى |
Diğer ülkelerden plan için onay bekliyoruz. | Open Subtitles | نحن نحاول الحصول على الموافقة من البلدان الأخرى على الخطة |
Diğer ülkelerden benzer desteği gördüğümüzü konusunda iyimseriz. | Open Subtitles | ونحن متفائلون للحصول على دعم مماثل من البلدان الأخرى |
Çin'de ve ABD'de eğitimlerimiz devam ediyor ve daha birçok ülkede. | TED | لدينا تدريب جاري في الصين، في الولايات المتحدة الأمريكية، والعديد من البلدان الأخرى. |
Diğer pek çok ülke arasında, Sovyetler Birliği'nde de çalıştım 1932' den 1937' ye kadar. | TED | ومن بين الأشياء الأخرى، البلدان الأخرى التي عملت فيها، كان الاتحاد السوفييتي حيث عملت من ١٩٣٢ إلى ١٩٣٧.. في الواقع إلى ١٩٧٦ |
...diğer ülkelerdeki Sovyet askeri müdahalesi devrinin kapandığını Dünya'ya göstermeye kararlı oldukları yönünde. | Open Subtitles | مصممة على أن تري العالم أن ... عصر التدخل العسكري السوفياتي في البلدان الأخرى قد إنتهى |