Bir bölmede oturuyorum... ve 2000 yılı problemine karşı Banka yazılımı geliştiriyorum. | Open Subtitles | أنا اجلس في مكتب صغير واقوم بتحديث برامج البنك في ألفي منفذ |
Hayır, hayır. Şimdi dinle beni. Banka alt üst oldu. | Open Subtitles | لا ، لا ، الان اسمعني البنك في حالة فوضى |
Sabah Banka açıldığında buraya el koyacaklar. | Open Subtitles | عندما يفتح البنك في الصباح، سوف يحجزوا الرهن. |
Bu saatlerde kim bankaya gider ki? | TED | الآن، من الذي يمكنه الذهاب إلى البنك في ذلك التوقيت؟ العاطلون؟ |
30 milyon caddenin karşısındaki bankaya yatırıldı. | Open Subtitles | ال30 مليون مودعة في البنك في الجهة المقابلة |
bankanın, caddenin karşısında olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | انا اعرف ان البنك في الجهة المقابلة من الشارع |
Son iki ay içinde bankanın nakit akışının dökümü elimde. | Open Subtitles | لدي هنا أوراق بتدفق أموال البنك في الشهرين الماضيين |
Banka çalışanları elini kaldırsın? | Open Subtitles | موظفوا البنك في هذا الجانب و البقية إلى هناك |
Banka çalışanları bu tarafa geçsin! Geri kalanlar şu tarafa! | Open Subtitles | موظفوا البنك في هذا الجانب و البقية إلى هناك |
Banka onaylamak için resmi belgeleri bekliyor. | Open Subtitles | البنك في انتظار المنطقة التجارية لمنح الترخيص |
Banka soymak için ya da ilaç kullanmak için eğitilmezsin. | Open Subtitles | سرقة البنوك أيضاً، انت لا تتدرب لتسرق البنك في الواقع أو تتدرب لتبيع المخدرات |
Banka sabah açıldığında çok ünlü olacağız. | Open Subtitles | قبل أن يفتح البنك في الصباح ويعرفون ما حدث |
Cayman'lerdeki Banka gizliliği öyle kolay aşılamaz. | Open Subtitles | أنظمة سرية البنك في جزر الكيمان ليست سهلة الإختراق |
Bir ara polarize ışığın altında Banka damgasına bak. | Open Subtitles | إنظر تحت ختم البنك في الضوء المستقطب في وقت ما |
Öncelikle Banka meselesini halledelim, sonra da otel işini. | Open Subtitles | سنستخدم البنك في بادئ الأمر و من ثم سنكمل عملنا في الفندق |
Ömür boyu üyelik hizmeti sunduğumda Banka çekiyle ödemişti. | Open Subtitles | لقد دفع بشيك صادر عن البنك في السابق، عندما كنتُ أعرض عضويّة أبديّة. |
Babam sokağın karşısındaki bankaya gitmesi gerektiğini söylemişti. | Open Subtitles | أخبرني والدي أنه يريد الذهاب إلى البنك في الجهة المقابلة |
Buraya gelirken bankaya uğradım bir tomar para aldım yanıma. | Open Subtitles | نعم ولقد توقفت عند البنك في طريقي الى هنا لقد سحب مببلغا من المال |
Son iki ay içinde bankanın nakit akışının dökümü elimde. | Open Subtitles | لدي هنا أوراق بتدفق أموال البنك في الشهرين الماضيين |
bankanın parasını ödeyemezse hiçbişey yapamaz | Open Subtitles | لو لم تدفع مديونية البنك في خلال 6 أيام سيتم الحجز عليه |