ويكيبيديا

    "البيض في" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • beyaz
        
    • yumurta
        
    • için yumurtayı
        
    • beyazların
        
    O dönemdeki beyaz çocukların çoğu en azından sekizinci sınıfa kadar eğitim alırlardı. Open Subtitles معظم الأولاد البيض في هذه الأيام يصلون على الاقل إلى الصف الثامن التعليم
    Biri şu beyaz kıza yardım etsin. Patates salatasına yumurta kabuğu kaçırıyor. Open Subtitles ليساعد أحدكم تلك الفتاة البيضاء إنها تسقط قشور البيض في سلطة البطاطا
    Plastik patlayıcı, Güney Dakota'da beyaz ağırlıklı bir grup tarafından kullanılmış. Open Subtitles المتفجرات البلاستيكية المستخدمة من قبل مجموعة سيادة البيض في جنوب داكوتا
    Cadılar bayramında neden çantanda yumurta taşıdığını bilmek çok isterim. Open Subtitles أود سماع أسبابك في وضع البيض في حقيبتك في الهالويين
    - Karısının doğum günü için yumurtayı ona... Open Subtitles يريد اهداءها البيض في عيد ميلادها - سيحظى بذلك -
    Amerika'da siyahlarla beyazların birlikte dans edebildikleri tek yer. Open Subtitles المكان الوحيد في الولايات المتحدة الذي يرقص فيه السود و البيض في سلام
    İlk prova döneminin başlarında beyaz sanatçılarımızdan birisinin ırkçılık günlerinde Güney Afrika polis kuvvetleri üyesi olduğu ortaya çıkmıştı. TED وظهر في وقت مبكر من فترة تجارب الاداء بأن احد هؤلاء الفنانين البيض في منصبه السابق كان عضوا في قوى شرطة جنوب افريقيا
    Charlotte'te beyaz Cumhuriyetçi kadınlardan biri elinde kocaman kola bardağıyla uyanık kalmaya çalışan bir garsondu. TED نادلة من الجمهوريين البيض في تشارلوت صارعت من أجل البقاء مستيقظة وبيدها صودا.
    Bir noktada halisünojenler bitiyor ve bir sürü zengin beyaz erkekle kalakalıyorsunuz, hem de çölün ortasında. TED في مرحلة ما، تنفد المهلوسات، وأنت عالق مع مجموعة من الرجال الأثرياء البيض في غبار الصحراء.
    Boxerlar her yerdeler, beyaz adamları ve misyonerleri öldürüyorlar. Open Subtitles الملاكمون في كل مكان يقتلون رجال البيض في كل مكان خصوصا المبشرين
    Güney Afrikalı beyaz dostların seni bu halde görseler... Open Subtitles اذا كان أصدقائك البيض في جنوب أفريقيا يستطيعون أن يروك الآن
    O günlerde gerçekten beyaz olmayanlar tedavi edilmezdi. Open Subtitles و هذه حقاً لم تكن طريقةً يلكي تعامل بها البيض في تلك الأيام
    Loretta'nın beyaz edebiyatını eve sokmaması ne kötü. Open Subtitles للأسف زوجتي لا تسمح بأدب البيض في منزلنا
    Ben ne yapıyorum? Hep, yerde yumurta var mı, diye bakarım! Open Subtitles ماذا يجب ان افعل ابحث عن البيض في الارضيه؟
    Ayrıca yumurta beyazıyla karıştırılmış süt verdim. Çayını bitirmemişsin. Soğumuştur. Open Subtitles اعتدت ان اهرس له صفار البيض في الحليب لم تنهي الشاي ، سيبرد شكراً لك
    Son parazit, kraliçe böcek yoluyla yerleştiriliyor, süper-ana, erkek böcek ile çiftleşiyor, ev sahibinin bedenine yumurta keseleri bırakıyor, ve hızla çoğalan büyüyen bir orduyu, beyin yıkayan böcekleri yönetiyorlar. Open Subtitles الأم الكبرى، التي تتزاوج مع ذكرها، وتضع حويصلات البيض في جسم المضيف، وتقود جيش ينمو بسرعة مضاعفة، حشرات غسيل الدماغ
    - Karısının doğum günü için yumurtayı ona... Open Subtitles يريد اهداءها البيض في عيد ميلادها - سيحظى بذلك -
    Silver Spring'deki beyazların eşkıyalar tarafından yönetilen yere gitmek istemediklerini söylüyorlar. Open Subtitles يقول أن البيض في سيلفر سبرينغ لا يريدون الذهاب إلى مكان يديره رجل عصابات.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد