ويكيبيديا

    "التأكد من أنك" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • emin olmak
        
    • olduğundan emin
        
    • oldugundan emin
        
    Ben ona karşı geleceğim zaman, bir şey söylemediğinden emin olmak için sanırım geriye yapacak tek bir şey kaldı. Open Subtitles الآن أعتـقد أن الشيئ الوحيد المتبقى فعـله هـو التأكد من أنك لم تخبره أي شيئ آخـر قبل أن أتعـامل معـَه
    Iyi, ben bizim tarih gece hakkında unutmayın emin olmak istedim. Open Subtitles حسنا، أردت التأكد من أنك لا ننسى لدينا تاريخ هذه الليلة.
    Aslında sadece ölmeyeceğinden emin olmak için uğramıştım. Open Subtitles في الواقع أردت فقط التأكد من أنك لن تموت مثلاً
    Hayır, senin dairenden eve yürüyeceğim. Eve güven içinde gittiğine emin olmak isterim. Open Subtitles سأذهب بنفسي ، أريد التأكد من أنك وصلتي لمنزلك بالسلامة
    Senin sükut içinde ve sinirlenmeyen biri olduğundan emin olmalıydım. Open Subtitles ـ كان يجب علي التأكد من أنك رجلٌ محترم وطيب وحليمٌ جداً
    Güvende oldugundan emin olmak istiyorum. Open Subtitles تعلمن إلى أين يجب أن تذهبين بالظبط وكيف تقومين بهذا، صحيح؟ أريد التأكد من أنك ستكونين بآمان
    İşi gevşetmediğinden emin olmak istedim. Open Subtitles أوه ، كنت أريد التأكد من أنك لم تكن تتجنب العمل ,ومحاول للخروج بوقت ابكر
    Bilirsiniz, Başkan buraya gelip bu üssün lideri olmanız konusunda desteğini vermeden önce sizin burada tam anlamıyla yerleştiğinizden emin olmak istedi. Open Subtitles حسنا , أنت تعرف أن الرئيس يريد التأكد من أنك سوف تحل بالداخل قبل أن يأتي ليصافح يدك ويؤيد تماماً بك كقائد لهذه القاعدة
    Kral, her şeyin, istediğiniz gibi olmasından emin olmak istiyor. Open Subtitles جلالته يريد التأكد من أنك تحصل على كل ما ترغب به
    Sadece sizi kontrol edip, iyi olduğunuzdan emin olmak istiyoruz. Open Subtitles نحن هنا في الأساس للرعاية الاجتماعية التأكد من أنك لست مجروحاً
    Dinle, oyun makinasının orada senden kaçtığım için üzgünüm, ...ama seni düşünmekten kendini alıkoyamıyorum, ...ve cumartesi gecesi bowling salonuna geleceğinden emin olmak istedim. Open Subtitles اسمع ، أعتذر لأنني هربت من الصالة لكنني لم أتوقف عن التفكير فيك وأردت التأكد من أنك ستأتي إلى البولينغ يوم السبت
    Önceden alaydan çıkarılmıştı ama itirazınız olmadığına emin olmak istedim. Open Subtitles لقد استقبلنا ضباطاً من وحدته من قبل لكنني أردت التأكد من أنك لن تبدي أي اعتراض
    Sadece hiçbirşeyi değiştirmediğinizden emin olmak istiyorum. Open Subtitles أنا فقط اريد التأكد من أنك لم تغير شيئاًً
    Ama bu hafta sonu Hamptons'a geleceğinden emin olmak için aradım. Open Subtitles لكنني أريد التأكد من أنك ستأتين لـ "قرى الهامبتون" تلك العطلة
    Hayır, çünkü hedefimiz hâlâ o ve ben senin korunacağından emin olmak istiyorum. Open Subtitles لا .. لأنه لا يزال الهدف وأريد التأكد من أنك تحت الحمايه
    Senin için burada olduğumu biliyorsun değil mi? Sadece neler olabileceğini tahmin ettiğinden emin olmak istiyorum. Open Subtitles تعرف أنني هنا من أجلك، أليس كذلك؟ أود فقط التأكد من أنك تدرك ما يمكن أن يحدث.
    Ama bu köpekçiklerin hatırına nasıl kullanıldığını bildiğinden emin olmak istiyorum. Open Subtitles لكن لأجل الجِراء, أريد التأكد من أنك تجيد إستعماله فحسب.
    Sadece muhteşem haberi duyup duymadığından emin olmak istedim. Open Subtitles ليس كثيرا. أردت فقط التأكد من أنك سمعت الخبر الرائع.
    Açmadan önce emin olduğundan emin olmam lazım. Open Subtitles قبل أن تفتحه عليّ التأكد من أنك متأكد بهذا القرار
    iyi oldugundan emin olmak istemistim. Open Subtitles أردت فقط التأكد من أنك بخير

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد