Talon bordrosunu bırakıyordum balkonun köşesinde Julian diye birinin adını bağırdığını gördüm. | Open Subtitles | كنت أسلم قائمة رواتب التالون ووجدته على السور ينادي شخص أسمه جوليان |
Clark'ın annesi de Talon'da geri gelmeden önce Dawn gibi davranıyordu. | Open Subtitles | وأم كلارك تصرفت على غرارهها قبل أن عادت لوعيها في التالون |
Arabam Talon' un dışında bozuldu ve beni eve götürdün. -Seni Lana' dan koparmam gerekti. | Open Subtitles | كانت 45 دقيقة سيارتي تعطلت خارج التالون و أنت أوصلتني |
Aslında, Talon' da olanları biliyor musun diye soracaktım. | Open Subtitles | في الواقع كنت أتساءل إن كنت تعرف حال التالون |
Talon kendini desteklemeli. | Open Subtitles | لن أدعم مشروعاً خاسراً يجب أن يدبر التالون شئونه |
Seçim toplantımı Talon' da yapabilirim, sana müşteri getiririm. | Open Subtitles | يمكنني إقامة اجتماعي الانتخابي في التالون كمساعدة في جلب الزبائن |
Talon' da fazla konuşamadığımız için üzgünüm. Çok kalabalıktı. | Open Subtitles | آسف أننا لم يمكننا الكلام في التالون كان مزدحماً |
Tek başına, Talon' u otopark olmaktan kurtarmak yani? | Open Subtitles | بمجهود فردي أمكنك إعادة التالون قبل أن يصبح مرآباً للسيارات |
Gitmem gerek. Pete'e notlarımızı değiştirmek için Talon'da buluşacağımızı söyledim. | Open Subtitles | يجب أن أذهب لقد أخبرت بيت بأنني سوف أقابله في التالون لتبادل الملاحظات |
Dün malikaneye uğradım Talon'un çeyrek dönemlik vergi faturalarını vermek için ve baban oradaydı. | Open Subtitles | مررت على القصر اليوم لأسلم فواتير ضرائب التالون رع السنوية ورأيت والدك هناك |
Cyrus Talon'daydı ve Çocuk Koruma Servisi gelip onu götürdü. | Open Subtitles | كان سيرس في التالون عندما أخذته مؤسسة حماية الأطفال |
Şimdi Talon'daydım, Lana'yla birlikte çıktığını söylediler. | Open Subtitles | كنت في التالون لتو لقد قالوا بأنك أنتي و لانا غادرتم معاً أين هي؟ |
Talon ve eve gitti. Nereye gittiklerini bilmiyorum. | Open Subtitles | هو ذهب إلى التالون و المنزل لا أعلم إلى أين ذهبوا |
Talon'u mide ekşimesi evine çevireceklerini sanıyordum. | Open Subtitles | لقد اعتقدت أنهم سيحولون التالون إلى شئ آخر |
Birlikte çok eğleneceğiz, sonra bir gün iyi olursan Talon'u birlikte işletiriz. | Open Subtitles | سوف نمرح كثيراً ثم في يوم من الأيام عندما تكونين جيدة يمكننا أن ندير التالون مع بعضنا البعض |
Talon'ın dışında babasının arabasını terk edilmiş olarak buldular. | Open Subtitles | لقد عثروا على سيارة أبيها مهجورة بخارج التالون |
Dün gece Talon'da bir olay meydana gelmiş. | Open Subtitles | أنا أتفهم بأنه كانت هناك حادثة في التالون ليلة أمس |
Onu ilk Talon'un zemininde yatarken gördüm. | Open Subtitles | عندما رأيته المرة الأولى كان ممدداً على أرض التالون |
Sen okula bak. Ben de Talon'a giderim. Tamam. | Open Subtitles | لا أعرف تحقق من المدرسة سأذهب إلى التالون |
Büyük jestlere minnettar olsam da Talon'a uğrayıp merhaba diyebilirdin. | Open Subtitles | في القدر الذي أقدر به مبادرتك الكبيرة أيمكنك المرور بمقهى التالون وإلقاء التحية |
Lana'ya saldırıldığı sırada biri Talon'un arkasındaki sokakta sarışın bir kız görmüş. | Open Subtitles | ثمة من رأى فتاة شقراء في الزقاق خلف التالون عندما تعرضت لانا للإعتداء |