| Burada olduğuma inanamıyorum. Sizinle hep tanışmak istemiştim. | Open Subtitles | من الصعب التصديق اني هنا اني اردت دوما ان التقيك وجها لوجه |
| Bu yaşımda hala yanlış anlaşıldığıma inanamıyorum. | Open Subtitles | لا يمكنني التصديق اني ما زلت اخطئ وانا في هذا العمر |
| Hip-hop dünyasının dürüst olabileceğini nasıl düşündüm inanamıyorum. | Open Subtitles | لايمكنني التصديق اني رشيت الكثير في حقيقة الهيب هوب |
| -Vurulduğuma inanamıyorum. | Open Subtitles | -لا استطيع التصديق اني اصبت بطلق ناري -ستكون بخير |
| Bunu söylediğime bile inanamıyorum, ama... bu insanlar beni öldürmeye çalışmış olsalar da... | Open Subtitles | لا استطيع التصديق اني ...اقول ذلك , لكن حتى بالرغم من ان اولئك ...الناس ارادوا قتلي |
| Gecenin ilerleyen saatlerinde o kadın... "Bu tuhaf adamla seks yaptığıma inanamıyorum." | Open Subtitles | ثم لاحقاً في تلك الليلة تكون مثل "لا استطيع التصديق اني امارس الجنس مع هذا الغريب" |
| Senin bunu yapmana izin verdiğime inanamıyorum. | Open Subtitles | لا استطيع التصديق اني جعلتك تفعل هذا. |
| Eskiden ilişkileri eleştirdiğime inanamıyorum. | Open Subtitles | لا يمكنني التصديق اني كنت ارفض العلاقات |
| Sana güvenebildiğime inanamıyorum. | Open Subtitles | لا يمكنني التصديق اني وثقت بك |