Bunu aşağıya, ter odasına indir. | Open Subtitles | حسنا، أبقها في الطابق السفلي في غرفة التعرق. |
Yemeğin hemen ardından birinci sınıflar ter odasına, üst sınıflar da çalışma odalarına geçecek. | Open Subtitles | بمجرد الانتهاء الصغار إلى غرفة التعرق وكبار السن لصفوفهم. |
İyi ki bu var çünkü avuç içine iki elektrot koyarak deride terleme sonucu oluşan direnç değişikliğini ölçebiliriz. | TED | وهذا من حسن الحظ، لأننا نستطيع أن نضع قطبين كهربائيين على راحة يدك وقياس التغير في مقاومة الجلد الناتجة عن التعرق. |
Gerekmiyor. Tanrı aşkına artık terleme. | Open Subtitles | . حسناً ، لا ينبغي ذلك لذا بالله عليك ، توقف عن التعرق |
Terlemeyi bırak ve gözeneklerini kapat, Kirky. Ben hep affederim. | Open Subtitles | توقف عن التعرق وأغلق مساماتك يا كيركي أنا أسامح دائما |
terlemeye alışık olmayan biri için ne kadar zor olduğunu anlıyorum. | Open Subtitles | افهم كم سيكون صعبا على رجل غير متعود على التعرق |
Tabii ter kokutmadığın ve üzerine sos dökmediğin sürece. | Open Subtitles | إلا في حالة التعرق او سكب مرق اللحم عليه بالطبع |
V'nin vücuttan ter ile atılmasını sağlar. | Open Subtitles | يجبر دم مصاصي الدماء ان يخرج من الجسم عادة عن طريق التعرق |
Ama şovda hiç seks yoktu, hiç ter yoktu. | Open Subtitles | ،والعرض خالٍ من الجنس من التعرق الناتج عنه |
Kafamdan ter fışkırmaya başlarsa sebebini merak etme. | Open Subtitles | إن بدأ التعرق التدفق سيأتي من قمة رأسي ستعلم السبب |
İnternette, vücut dili, terleme, ses kalitesi işini bilir bakışlara baktım. | Open Subtitles | لقد اطلعت على هذه الأمور في الانترنت لغة الجسد, التعرق نوعية الصوت |
Sende, sarsılma, hırıltı, terleme ve distoni ile birlikte kaygılı anne ve amatör bir epilepsi teşhisi var. | Open Subtitles | نخلط الاهتزاز، النخور، التعرق و التصلب بأم قلقة و النتيجة تكون تشخيص هاو للصرع |
terleme çadırı bayağı etkili olmalı. | Open Subtitles | لابد انه كان هناك بعض التعرق في المنتجع. |
Gözbebekleri büyümüş, aşırı terleme. Gömleği hala nemli. | Open Subtitles | اتساع بؤبؤ العين، التعرق بكثرة قميصه مازال مبللا |
Büyüme hormonu, akne tedavisi için kullanılan geniş kapsamlı antibiyotik ve Terlemeyi kontrol eden kimyevi bir karışım. | Open Subtitles | هرمون نمو المضادات الحيوية واسعة الطيف المستخدمة لعلاج حب الشباب و مزيج كيميائي للتحكم بعملية التعرق |
Vay canına, sırılsıklam olmuşsun resmen. Terlemeyi kes mi? Nasıl kesecekmişim söylesene? | Open Subtitles | ـ عجباه، إنّك مبتل ـ "توقف عن التعرق"، كيف ليّ فعل ذلك؟ |
Televizyona çıkarsan, terlemeye başlayıp sesin çatallandığında, seni çarmıha gerecekler. | Open Subtitles | أنت تذهب للتفاز ، ستبدأ التعرق ، وصوتك سيكون متكسرا وسيتم صلبك |
Artık depresyon, gece terlemesi, veya ani ruh hali değişiklikleri yok. | Open Subtitles | أممم ، لا مزيد من الإحباط، التعرق بالليل أو تغير المزاج المفاجئ بالنسبة لي |
Ben bu sıcakta terliyorum sen de klimalı yerde akrabalarınla konuşuyorsun. | Open Subtitles | أنا التعرق في هذه الحرارة .. وكنت تتحدث إلى أقاربك في هذا التيار المتردد. |
Ben de mayıs ayında terlemekten korkuyorum. | Open Subtitles | و أنا قلق من التعرق في شهر مايو |
Ama onun yerine, terli koltuk altı ve bebek çişi gibi kokan bir kostümün içinde sümüklü çocukları eğlendiriyorsun. | Open Subtitles | لكن بدل من ذلك أقوم بتسلية الأطفال في بدلة ديناصور زرقاء متيبسة ورائحة التعرق الصادرة منك مثل رائحة بول الأطفال |
Terliyor, nefes nefese kalıyor, kendinden geçiyor! | Open Subtitles | سيبدأ التعرق بجسمـه بكثرة ويغمى عليـه |
Bu garip. Ya terleyemiyor ya da sıcak ve soğuğu hissedemiyor. | Open Subtitles | إلا إن لم يمكنها التعرق أو الشعور بالبرد والسخونة |