aynı zamanda dünyaya farklı bir şekilde adapte olmanızı sağlayan beyninizdeki öğrenme merkezlerini harekete geçiriyor. Bulgularımıza göre daha pozitif olabilmek için beyninizi | TED | بل تنعكس على جميع مراكز التعلم في عقلك نمكنك من التكيف مع العالم بصورة مختلفة وجدنا أن هناك طرق يمكنك بها تدريب عقلك |
Normal öğrencilerin olağanüstü becerileri olduğunun farkındalar ve öğrenme imkanlarını kişiselleştiriyorlar. | TED | أدركوا بأن الطلاب العاديين يملكون مواهب استثنائيةـ فقاموا بتعديل فرص التعلم. |
Annen onlara bir şeyler öğretebileceğini düşündü ama öğrenmek istemediler. | Open Subtitles | لقد فكرت امك بأن تعلمهم شيئاً لكن لم يريدوا التعلم |
Gerçekten öğretmek isteyen bir yer buldum ve ben öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | وجدت مكانا يرغب فعلا في تعليمي وأنا أريد بالفعل التعلم فيه |
Burada bakacağımız nokta öğrenmeye eğitimsel kendini örgütlemenin bir ürünü olarak bakmak. | TED | اعتقد ان ما يجب النظر فيه هو التعلّم كناتج لتنظيم التعلم الذاتي |
Çok istekliyim ve hızlı öğrenirim. Gece-gündüz, hafta sonları çalışırım, fazla mesai için fazla para istemem. | Open Subtitles | أنا متحمس جدا وسريع التعلم وسوف أعمل ليلا ونهارا وأثناء العطل الأسبوعية والعمل الإضافي الذي تريدينة مني دون مقابل |
ADHD'de genel kanı hiperaktivitenin öğrenme güçlüğüne sebep olduğu yönündedir. | TED | الفرضية الغالبة أن فرط الحركة مسبب لتشتت الإنتباه وصعوبة التعلم |
Bu sürecin nasıl işlediğini anlamak için, psikopatları bıraktım ve Oxford'da öğrenme ve gelişim konusunda uzman bir laboratuvara katıldım. | TED | ومن أجل فهم كيف تسير هذه العملية، تركت المرضى النفسيين وذهبت للانضمام إلى مختبر في أوكسفورد متخصص في التعلم والتطور. |
Düşünün ki derin öğrenme yaklaşımını kullanarak verimliliklerini artırmaya yardım edebilsek? | TED | تخيل إذا أستطعنا المساعدة في تحسين كفائتهم بإستخدام أساليب التعلم العميق |
Psikologlara göre öğrenme, davranışta meydana gelen deneyime bağlı uzun süreli değişimdir. | TED | يعتبر علماء النفس التعلم تغييراً طويل المدى في السلوك ومبني على الخبرة. |
Vardıkları sonuç, geleneksel öğretim yöntemleri yerine sanal laboratuvarlar kullanıldığında, öğrenme verimliliğinde şaşırtıcı olarak %76 daha fazla artma olduğuydu. | TED | و ما وجدوه كان مدهشاَ 76 في المئة زيادة في فعالية التعلم عند استخدام المختبرات الافتراضية على طرق التدريس التقليدية. |
Makine öğrenme yüz tanımada kullanılır ama bilgisayar görüş alanının ötesine de uzanıyor. | TED | التعلم الآلي يستخدم في التعرف على الوجه، لكنه أيضا يتجاوز حدود رؤية الحاسوب. |
Ama bütün zamanımı almıyor ve işle ilgili bir şeyler öğrenmek istiyorum, efendim. | Open Subtitles | لكن لا تحتل كل وقتي وإنا أنوي التعلم في مجال الأعمال التجارية، سيدي. |
Tam bu kelimeleri kullanmamış olsalar da, onlara göre, öğrenmek eğlenceli ve çok oyunculuydu. | TED | بغض النظر عن دقة الكلمات التي يستخدمونها مجمل كلامهم هو أن التعلم ممتع وجماعي. |
bu gerçekten de benim canımı sıkan birşey: Eğer tartışmak savaşsa, kaybederek öğrenmek gibi üstü kapalı bir denklem var. | TED | هذا الشيء يزعجني حقاً: إن كان الجدل حرب، فهناك معادلة ضمنية معادلة التعلم مع الخسارة. |
O öğrenmeye heveslidir. Ona ne zaman sinirleri gerilse bunu yapmasını öğrettim. | Open Subtitles | انه سريع التعلم , لقد علمته أن يفعل هذا عندما يكون متوترا |
Gerçekten çabuk öğrenirim ve bir işe çok ihtiyacım var. | Open Subtitles | انا حقا سريعة التعلم وانا بحاجة ماسة لوضيفة |
Zamanımızın yaklaşımıyla, hükümetler hatalarından ders almış durumdalar. | TED | التعلم من الأخطاء هو منهج الحكومات اليوم. |
Herkesin bize öğreteceği birşeyler vardır, ve biz öğrenmeyi hiç bırakmayız. | Open Subtitles | كل شخص لديه شيء ليعلمنا اياهـ ونحن لا نتوقف عن التعلم |
Biraz soluk alıp, biraz öğrenir ve yakışan bir eğitim görürüz. | Open Subtitles | هنا دعونا نتنفس وبالمصادفه المعهد وهناك بالطبع من التعلم والعبقرية دراسات. |
Öğretmen işlemi harekete geçirecek ve sonra arkasına yaslanacak ve öğrenmenin gerçekleşmesini izleyecek. | TED | المعلمة تخلق جو التعلم و من ثم تشاهد في اعجاب كيف يحدث التعلم. |
Bu konseptin yer aldığı en etkileyici alanlardan bir tanesi ise makine öğrenmesi. | TED | من اكثر المجالات المذهلة التي تعمل فيها هذه الخاصية هو مجال التعلم الآلي |
Biliyorum, hemen bir hırsız olamam, ama öğrenebilirim! | Open Subtitles | اعلم باني لست لصة الآن لكنني استطيع التعلم |
Benim yaptığımı yapacaksın. Kasetlerden öğrenebilirsin. | Open Subtitles | . فقط افعلى مثلما افعل . بامكانك التعلم من مشاهدة الفديوهات |
İkizler yürümeyi yeni öğreniyor o yüzden Jeffords evinde kaos hakim. | Open Subtitles | عندما بدأ التوأم التعلم على المشي الفوضى عمت منزل آل جيفوردز |
Hızlı öğreniyorsun, Luke ama bir daha yalan söylersen patronundan daha büyüğüyle başın derde girecek. | Open Subtitles | أنت سريع التعلم لوك ولكن اذا قمت بالكذب ثانيه هذه الكثير من المتاعب ستأتى من أشخاص أكثر بكثير من |
Bu, bizim halâ öğrenecek bir şeylerimiz olduğunun göstergesi. | TED | وهذا ينوه الى ان البشر ما زال امامها شوط كبير فيما يخلص التعلم |
Her çocuk iyi bir öğretmen ve biraz sabırla okumayı öğrenebilir. | Open Subtitles | كل طفل يستطيع التعلم إذا توفر له المعلم الجيد و الصبر |