CEO'nun gözüne çarpan güzel stajyer. | Open Subtitles | المتدرِّبة الجميلة استحوذت على ناظريّ المدير التنفيذيّ. |
CEO'nun gözüne çarpan güzel stajyer. | Open Subtitles | المتدرِّبة الجميلة استحوذت على ناظريّ المدير التنفيذيّ. |
Örneğin, geçen sene, 9 milyon web sitesi için eşik bekçisi olan bir şirketin CEO'su halktan gelen baskılar sonucunda, yönettiği sitelerden bir tanesini, aşırı sağ bir sayfayı durdurmaya karar verdi. | TED | في السّنةِ الماضية على سبيلِ المثال، وتحت ضغوط بعض العامّة قررَّ المدير التنفيذيّ لإحدى الشّركات والتي تقومُ بدور بوابة لتسعةِ ملايين موقع، حظر موقعٍ لليمين المتطرّف كانت تستضفيه الشّركة. |
Tüm Mezar programının işletilmesinden sorumlu olması için kendisine CEO pozisyonu teklif edildiğini öğrendik. | Open Subtitles | اكتشفنا أنّه عرض عليه منصب المدير التنفيذيّ لإدارة برنامج "المقبرة" |
Kurumun CEO'su Gregory White, saldırı esnasında vurularak öldürüldü. | Open Subtitles | "المدير التنفيذيّ (غريغوري وايت) الذي أردي قتيلاً في المواجهة" |
Kurumun CEO'su Gregory White, saldırı esnasında vurularak öldürüldü. | Open Subtitles | "المدير التنفيذيّ (غريغوري وايت) الذي أردي قتيلاً في المواجهة" |
Star Lab kurucu CEO'su Harrison Wells yeni bir bilimsel gelişim çağının geleceğini vaat ediyor. | Open Subtitles | "مؤسس مختبرات (ستار) ومديرها التنفيذيّ (هاريسون ويلز)" -يعد ببزوغ عهد جديد للتقدم العلميّ" " -هلّا نظرت لذلك؟ |
Affedersiniz. Siz Atlanticnet Sigorta'nın CEO'u Keith Tannenbaum musunuz? Benim. | Open Subtitles | أستميحكَ عذراً، أأنتَ (كيث تاننبوم)، المدير التنفيذيّ لـ(أطلانطيكنت) للتأمين؟ |
Verteron'un CEO'su Ryland'ın seçilmesini istiyordu o yüzden uçağın sistemiyle oynayıp Paulson'un uçağını düşürdüler. | Open Subtitles | أراد الرئيس التنفيذيّ لِـ"فيرتورن"أنيكون(ريلاند)فيالداخل، لذلك تلاعبوا بأجهزة الطيران ممّا أدى إلى تحطّم طائرة (بولسون) |
Larry Crawford, Verteron Şirketinin CEO'su. | Open Subtitles | (لاري كرفورد)، الرئيس التنفيذيّ لشركة "فيرتيرون" |
SAO sunucularının ana bilgisayarı Yuuki Souzou'nun CEO'su olduğu elektronik alet üreticisi RCT'e emanet edildi. | Open Subtitles | وصيانة سيرفرات اللعبة تمّ عهدها إلى الشركة المصنّعة للإلكترونيّات "ليكت (والمدير التنفيذيّ لهذه الشركة هو (يوكي سوزو |
Pierce artık Friendczar'ın CEO'su değil. | Open Subtitles | لم يعُد (بيرس) المدير التنفيذيّ لـ"فريندزار". |
Queen Consolidated'in CEO'su Bay Oliver Queen. | Open Subtitles | المدير التنفيذيّ لشركة (كوين) المندمجة، السيّد (أوليفر كوين). |
Nevada Maden Firması'nın CEO'suyla yemek yiyeceğim. | Open Subtitles | {\pos(190,220)} لديّ موعد عشاء مع المدير التنفيذيّ لشركة (نيفادا) التعدينيّة. |
CEO çok sıkıcı. Karısı daha da sıkıcı. | Open Subtitles | {\pos(190,220)} المدير التنفيذيّ مملّ، أما زوجته، فهي أشدّ مللًا. |
Bu birşey çağrıştırdı mı sana? Tabi.CEO'su Lucien Castle. Elijah onunla arkadaşlığınızın eskiye dayandığını söyledi bana. | Open Subtitles | أجل، مديرها التنفيذيّ (لوشان كاسل)، أخبرني (إيلايجا) أنّه صديق قديم لك. |
Hepiniz Octa'yı ve çapkın CEO'su Owen Case'i tanıyorsunuz. | Open Subtitles | جميعكم سمعتم بشركة (أوكتا) ومديرهم التنفيذيّ اللعوب، (أوين كايس). |
Hepiniz Octa'yı ve playboy CEO'su Owen Case'i bilirsiniz. | Open Subtitles | -أجل سمعتم جميعًا بـ (أوكتا) ومديرها التنفيذيّ اللعوب (أوين كايس) |
Ben Corelactic Endüstri'nin CEO'suyum. | Open Subtitles | أنا الرئيس التنفيذيّ لشركة (كورلاكتك إنداستريز). |
Babamın şirketinin CEO'su. | Open Subtitles | المدير التنفيذيّ لشركة أبي. |