| Farklı bir gerçeklik yaratıp, hipnoz aracılığıyla insanları bunu asıl gerçek olduğuna inandırabilir. | Open Subtitles | خلق النسخة المتباينة حقيقة أيّ هم يمكن أن ثمّ مشروع خلال التنويم المغناطيسي. |
| Kitle hipnoz cihazımı çaktırmadan kullanmak için ideal yer olabilir. | Open Subtitles | انه المكان المناسب لأظهر جهاز التنويم المغناطيسي على عامة الناس |
| Babanızın kitabını, parapsikoloji bölümünün, hipnoz ve uzaylıların insanları kaçırması konuları arasında buldum. | Open Subtitles | كتاب والدك في قسم علوم الخوارق بين التنويم المغناطيسي و اختطاف الكائنات الفضائية |
| Tamam, burada oturup hipnozun cinayete sebep olduğu yönündeki suçlamanı dinleyemem. - Abbey. | Open Subtitles | حسناً,أنا لن أجلس هنا واستمع إلي أن التنويم المغناطيسي يسبب جرائم القتل هذه |
| ...manyetizma, Hipnotizma ve ototelkine yer vereceğiz. | Open Subtitles | تجارببالمغناطيسية، التنويم المغناطيسي و الإقتراح الآلي. |
| Apandisit hastam, anestezi yerine Hipnozla ameliyat olmak istiyor. | Open Subtitles | مريضتي مسئصلة الزائدة تريدني استخدم التنويم المغناطيسي بناءاً على التقاليد |
| hipnoz sadece telkin aşamasına kadar gider, zorla bir şey yaptıramaz. | Open Subtitles | يصل التنويم المغناطيسي لحدّ الاقتراح، لكن دون الإرغام على أي فعل. |
| Sanırım hipnoz gücüm biraz paslanmış. Yarına ne dersin? | Open Subtitles | أظن بأن تعويذة التنويم المغناطيسي صدئة قليلاً ماذا عن غداً ؟ |
| Adını hatırlamıyorum, kendisi bir hipnoz uzmanıydı. | Open Subtitles | لا أتذكر اسمه, كان خبيراً في التنويم المغناطيسي. |
| Terapiler ve hipnoz sayesinde... | Open Subtitles | ثم كان هناك التنويم المغناطيسي و العلاجات التوافقية |
| Leydi Astwell hipnoz altındayken perdenin arkasında birini gördüğünüzü söylediniz. | Open Subtitles | ليدي ً آىستوال ً عندما كنت تحت التنويم المغناطيسي لقد قلت بأنك رأيت شيئا ما خلف الستارة |
| Holotropik solunum işi denen bir hipnoz çeşidi. | Open Subtitles | صيغة معدلة من التنويم المغناطيسي, يعتمد على عملية التنفس |
| Ve patentli seminerimle hipnoz yoluyla emlakçılıkta nasıl köşeyi döneceğinizi anlatıyorum. | Open Subtitles | وبواسطة إختراعي الفريد ستتعلم كيف تسيطر على سوق العقارات بواسطة التنويم المغناطيسي |
| hipnoz bilimi, en önemli TV reklamları gibidir. | Open Subtitles | إنّ علم التنويم المغناطيسي مسند عليه كما أكثر إعلانات التلفزيون التجارية. |
| Eğer gerçek Rosemary'i görecek olursan hipnoz bir işe yaramaz. | Open Subtitles | لأن إذا رأيت روزماري الحقيقية التنويم المغناطيسي لن يساعدك |
| uc dedigimde, gozlerin kapanacak, ve kendini, guzel, derin, rahat, sakin, hipnoz ortaminda bulacaksin. | Open Subtitles | عند العدة ثلاثة ستبدا عيناك في الانغلاق وستجد نفسك في حالة عميقة مريحة مرخية من التنويم المغناطيسي |
| Eğer bu daha önce hiç olmadıysa, o zaman hipnozun etkileri olmalı. | Open Subtitles | حسنا، إذا هو ما حدث قبل ذلك، كان لزاما عليه أن يكون التنويم المغناطيسي. |
| Bunu Amerika Hipnotizma Birliğine rapor edeceğim. | Open Subtitles | تأكد بأني سأبلّغ اتحاد التنويم المغناطيسي الأمريكي بالأمر. |
| Hipnozla tedavi, bellek kaybına yol açabilir. | Open Subtitles | يمكن إستخدام التنويم المغناطيسي لفقدان الذاكرة |
| Hatırlamana yardımcı olmak için hipnozu deneme kararı aldık. | Open Subtitles | لذا، لمساعدتك على التذكر اتفقنا على التنويم المغناطيسي |
| hipnoterapi gerçek tedavinin yerine geçmez. | Open Subtitles | التنويم المغناطيسي ليس بديلاً لعلاج حقيقي |
| Missy bir kez hipnotize ettikten sonra sigara görmek bile midemi bulandırıyor. | Open Subtitles | أنها وضعتني تحت التنويم المغناطيسي ذات مرة، فرؤية السجائر تجعلني أود التقيؤ. |
| Ben hipnoza girip ayrıntıları anlattığımda sen de yanımdaydın. | Open Subtitles | جلست معي بينما أنا كنت تحت التنويم المغناطيسي عندما تكلّمت عن فقط هذه الأنواع من التفاصيل. |
| Özellikle de trans haline veya hipnoz durumuna geçmişlerse. | Open Subtitles | خاصتن عندما تكون هناك عناصر نقل أو تورط في التنويم المغناطيسي |
| Hipnozda hatırladıkları gerçek olmayabilir mi? | Open Subtitles | هل تقولين ان ما قد يتذكره تحت التنويم المغناطيسي قد لا يكون حقيقيا؟ |
| Annem, hatırlamam için hipnotizmanın iyi bir yöntem olduğunu... | Open Subtitles | أمي أعتقد ان التنويم المغناطيسي ليست طريقة جيدة للتذكر |