Yaklaşık altı yıl önceydi. İkiz kız annesi hani? | Open Subtitles | قبل حوالي 6 سنوات، والدة التوأمتين. |
1960'daki son bombayı gösteren ipucu ikiz ağaçmış. Yerini bulabildiniz mi? | Open Subtitles | آخر قنبلة عام 1960، حيث دلالة (الشجرتين التوأمتين)، هل وجدت ذلك المكان؟ |
Memur Hauser, ikiz ağaçla ilgili gelişme var mı? | Open Subtitles | أيّها الضابط (هاوسر) هل من خيوطٍ إلى (الشجرتين التوأمتين)؟ |
Hey, bana ikizlerle zaman geçirme fırsatı verdiğin için teşekkür ederim. | Open Subtitles | أقدر لك اعطائي الوقت كي ألهو مع التوأمتين |
Siktir, geçen sefer günortası evime geldiğinde ikizlerle çıplak yakalanmıştın. | Open Subtitles | تباً ، في المرة الأخيرة التي أتيت فيها إلى هُنا بمنتصف اليوم كانت مُؤخرتك عارية مع هاتين التوأمتين |
Ben basınla cici cici konuşurken orada onu striptiz sopası gibi kullanan polis ikizlerle bekarlığa veda partisi vermekle kalmayıp bir de ne demiş biliyor musun? | Open Subtitles | ليس فقط أنّ لديه حفلة عزوبيّة الشرطيّتين التوأمتين هناك وتستخدمانه كعمود للتعرّي بينما أتلاطف مع الصحافة، -ولكن هل تعرف ما قال؟ |
Kendimi aptal gibi hissediyorum çünkü bana hâlâ ikizleri birbirinden ayırt edemediklerini söylüyorlar. | Open Subtitles | أشعر كأني غبية لأنهم لا ينفكون بإخباري أنهم لا يميّزون بين التوأمتين. |
Anlamadığım şey şu; Cade neden sizin yerinize mucize ikizleri istesin? | Open Subtitles | إليك ما يفوتني، لمَ تُرى (كايد) يقبل التوأمتين الأعجوبتين عوضكما؟ |
İkiz ağacı buldum. Petty'nin son bombasını da. | Open Subtitles | لقد وجدتُ (الشجرتين التوأمتين)، وكذلك آخر قنبلة لـ (بيتي). |
İkiz ağacı buldunuz mu? | Open Subtitles | إذاً، هل وجدتَ (الشجرتين التوأمتين)؟ |
"İkiz ağaç." Nedir bu? | Open Subtitles | (الشجرتين التوأمتين)، ما هذا؟ |
İkizleri geri alabilmek için şeytanla bir anlaşma yaptım. | Open Subtitles | "{\pos(190,230)}،لاسترداد التوأمتين أبرمت عهدًا مع الشيطان" |