En derin acın, benim Sebep olduğum fiziki yara değildi. | Open Subtitles | ألمك العميق لم يكن الإصابة الجسدية التي سببتها لك |
Sebep olduğum bütün acıların ve hissettiğim bütün ısdırapların şimdi hiçbir manası yok. | Open Subtitles | كل الآلام التي سببتها والمعاناه التي اشعر بها لا شئ الان |
Kendi Sebep olduğum sorunlar için seni feda etmek zorunda kalacağımı... | Open Subtitles | أنني سأضحّي بكَ لأصلح المشكلة التي سببتها |
Başıma açtığın onca dertten sonra, kıçımdan öpücük alabilirsin ancak. | Open Subtitles | قبّل مؤخرتي لقاء كل المشاكل التي سببتها لي |
Hepimizin başına açtığın sorunları düşünmeden ne rahat konuşuyorsun. | Open Subtitles | ، و تقول ذلك بتلك البساطة بدون التفكير بالمشاكل التي سببتها لنا |
Bu gömleği giyerken ne sorunlara yol açtım ben, sen biliyor musun? | Open Subtitles | اتعلم المشاكل التي سببتها على هذا القميص ؟ |
sebep olduğun onca beladan sonra tehlike ödeneği almam gerekir. | Open Subtitles | كل المشاكل التي سببتها كان يجب أن أحصل على علاوة |
Benim için sebep oldukları tüm belaları ailenin ödeme vakti geldi Kunta. | Open Subtitles | حان الوقت لتدفع عائلتك لكل المشاكل التي سببتها لي يا (كونتا) |
Az kazanç için. Sebep olduğum olaylar için. | Open Subtitles | على الغارات الصغيرة على المتاعب التي سببتها |
Sebep olduğum yaygara için suçlu hissediyorum sadece. | Open Subtitles | انا فقط اشعر بالذنب لكل المشكال التي سببتها اليوم. |
Sebep olduğum ıstırabı anlayabilmek için yeterli değil. | Open Subtitles | لا يكفي لتفهّم المعاناة التي سببتها |
En azından Sebep olduğum bu kadar sıkıntıdan sonra bunu yapabilirim. | Open Subtitles | أذا أردت, أو تستطيع أن تلوي ذراعي أعني أن هذا أق ما أستطيع فعلهُ ــ بعد كل الجلبه التي سببتها أنا ــ أنا لستُ متأكدُ من ذلك |
Sebep olduğum tüm sıkıntılar için özür dilemek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعتذر عن كل المشاكل التي سببتها |
Sebep olduğum sorunlar konusunda bir şeyler yapmak dünyayla yüzleşmek yerine ...burada oturmuş Ratatouille yiyorum. | Open Subtitles | بدلاً من مواجهة العالم، وفعل أشياء بشأن المشاكل التي سببتها (مات) ، لديك عائلة. |
Tüm yaptığım kendi başına açtığın belaları temizlemekti. | Open Subtitles | كل الذي قمت به هو تنظيف الفوضى التي سببتها لنفسك |
Ve birde Kamata'nın başına açtığın onca dert... | Open Subtitles | والمشاكل التي سببتها لكاماتا ؟ |
Ve birde Kamata'nın başına açtığın onca dert... | Open Subtitles | والمشاكل التي سببتها لكاماتا ؟ |
Ben o siktiğimin rotasının açtığı sorunlara yanıyorum. | Open Subtitles | كنت أفكر فقط في كل المتاعب التي سببتها هذه الخريطة |
Ne sorunlara yol açtın, bilmiyorsun. | Open Subtitles | انت لا تعلم المشاكل التي سببتها, |
- Hepimizin yapacak işleri var. - Benim de yapamadığım işler var. çünkü sebep olduğun karışıklıkla uğraşıyorum. | Open Subtitles | عندي أعمال لست قادرة على التعامل معها بسبب تعاملي مع الفوضى التي سببتها |
Son zamanlarda sebep olduğun sıkıntılar yüzünden sana daha fazla tolerans gösteremeyeceğim. | Open Subtitles | الآن بسبب المشكلة التي سببتها لم يتبقى لدي أي عاطفة لأخرجها |
- Benim için sebep oldukları tüm belaları ailenin ödeme vakti geldi Kunta. | Open Subtitles | حان الوقت لأن تدفع عائلتك ثمن المتاعب التي سببتها لي يا (كونتا) |