Okulu bitirip kendi yağımla kavrulmaya başladıktan sonra yaptığım ilk şeylerden biri gidip anneme elektrikli bir sıkacak almak oldu. | Open Subtitles | بعد أن أنتهيت دراستي وبدأت في شق طريقي بمفردي واحدة من اول الآشياء التي فعلتها هو شراء عصارة كهربائية لآمي |
Hâlâ eskiden yaptığım kötü şeylerin hayaletleri peşimde. Ve beni alt ediyorlar. | Open Subtitles | ولازلت مطارداً بشبح الأشياء السيئة التي فعلتها بالماضي ، وهذا يفقدني تركيزي |
Benim yaptığım hataları tekrar ettiğini görmek istemiyorum. Kumarı hayatından çıkar. | Open Subtitles | تفعل نفس الأخطاء التي فعلتها أنا, تسعي خلف كل هذا الهراء |
Yaşadığın hayat, yaptığın şeyleri görünce insanlar sana huşuyla bakacak. | Open Subtitles | إسمع، سيخاف الناس منك، الطريقة التي عشتها، الأشياء التي فعلتها |
Biliyorsun ki, bir rahip yaptığın tüm hataların yükünü kaldırabilir. | Open Subtitles | الكاهن سوف يجعلك خارج المشكلة عندما تعترف بالاشياء التي فعلتها |
Evde zaman geçirmek için yaptıklarımı bir anlatsam... | Open Subtitles | لو أنك تعرف الأشياء التي فعلتها اليوم .لتمضية الوقت |
Gracie'nin yaptığı hatayı yapma. | Open Subtitles | لاتفعل نغس الغلطة التي فعلتها جراسي. |
yaptığım tercihlerden nefret ettiğini biliyorum, seni suçladığımı da söyleyemem. | Open Subtitles | اعلم أنك كرهتي الامور التي فعلتها.. ولا يمكنني أن ألومكِ.. |
yaptığım şeylerden biri çeşit çeşit yorganlar. ve bu yorganı burada yaptım. | TED | أحد الأشياء التي فعلتها هو أنني أنشأت عددًا من الملفات وأنشأت هذا الملف |
Sanırım küçükken yaptığım çoğu şeyi babamın bana karşı olan tavırlarını kırabilmek ve gözüne girebilmek için yapmıştım. | Open Subtitles | أعتقد أن تلك الأشياء التي فعلتها و أنا صغيرٌا بالعمر محاولة أن أسعى بالرد لما حظيت به في طفولتي بسبب ما كان يُعاملني به |
O adam için yaptığım şeyleri bilmiyorsun. | Open Subtitles | أنت لا تعلم الأشياء التي فعلتها لذلك الرجل |
Bu hayatımda içimden gelerek yaptığım en harika şeydi... ama sanki önemli birşeyi atlamışız gibi hissediyorum, biliyor musun? | Open Subtitles | أكثر الأشياء العوفية الرائعة التي فعلتها في حياتي ولكن أحس بأنه فاتنا شيء , أتعرفين |
Şu açıdan bak her budala benim yaptığım şeylerin aynısı yaptı. | Open Subtitles | انظروااليهاهكذا: كل لاعق اقضبة فعل نفس الأشياء التي فعلتها أنا. |
Belki ama yemin ederim ki yaptığım en salak şeylerden biriydi. | Open Subtitles | لكن أقسم بالله أنه كان من أغبى الأشياء التي فعلتها |
Bu gece yaptığın o süslü püslü Fransız saçmalıklarını sevdiğim söylenemez. | Open Subtitles | لاأباليكثيراًلكل هذا .. أمرو التأنق الفرنسية الغريبة هذه التي فعلتها الليلة |
Hep beni etkilemek için yaptığın onca gösterişli numara... | Open Subtitles | وكلّ تلك الأشياء الفاتنـة التي فعلتها لإبهـاري؟ |
Savaş uçaklarında yaptığın gibi ani kontrol hareketleri yapma. | Open Subtitles | لا تقوم حركاتَ سيطرةِ عَنيفةِ مثل التي فعلتها مع الطائرات المقاتلةِ. |
Hayatın boyunca yaptığın kötü işler arasında, bu en kötüsü en rezili! | Open Subtitles | من بين كل الأشياء الفضيعة التي فعلتها في كل حياتك , هذا الأسوء, والأكثر إستهتار |
Ve de ne olursa olsun, endişelerin öneminin olmaması... ve yapılan bütün yanlışların bir kıymetini olması, ve, yaptığın şeylere şevkat göstermek. | Open Subtitles | على أية حال، لا يَهْم، لأن كُلّ القلق وكل الأمور الخاطئة التي فعلتها هي كالأشياء الثمينة والأشياءِ العزيزة التي عملتها |
Üniversitedeyken yaptıklarımı hatırlıyorum da... | Open Subtitles | عندما أفكر بالاشياء التي فعلتها في الجامعة |
Gracie'nin yaptığı hatayı yapma. | Open Subtitles | لاتفعل نغس الغلطة التي فعلتها جراسي. |