ويكيبيديا

    "الثوب" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • elbiseyi
        
    • elbise
        
    • elbisenin
        
    • elbiseye
        
    • kıyafet
        
    • elbiseyle
        
    • elbiseni
        
    • elbiseli
        
    • kıyafeti
        
    • giysi
        
    • gelinlik
        
    • kıyafetin
        
    • giysiyi
        
    • Elbisemi
        
    • elbiseden
        
    Bu elbiseyi siyah ayakkabılarla giymek için almıştım ama yanıma almayı unutmuşum. Open Subtitles اشتريت هذا الثوب ليتناسب مع الحذاء الاسود ونسيت ان اضعه في الحقيبة
    Lizzie, o elbiseyi yakarak yanlış bir şey yaptıysa, bu benim hatamdır. Open Subtitles إن كانت ، ليزي قد قامت بخطأ بحرق الثوب فقد كان خطئي
    Ve bu elbise yine de personel görüşmesinde gayet başarılıydım. Open Subtitles و هذا الثوب لقد كنت جيدة في المقابلة رغم هذا
    Sonra, renkli tül elbise ve üzerine ipek pelerini giyeceksin! Open Subtitles عباءة مع حرير رقيق وامض الثوب الحريري سوف نفك خيوطه
    elbisenin üst yarısının gecekondunun birinde duvara montelenmiş biçimde bulduk. Open Subtitles لقد وجدنا النصف العلوي من الثوب .ملصوقاً على جدار المسكن
    Ladyshopper99'a, elbiseyi temizletebileceğimin ve düğünden önce kollarında olacağının garantisini vereceğim. Open Subtitles سوف أؤكد لها أنني أستطيع تنظيف الثوب وإعادته لها قبل الزفاف.
    Size söz veriyorum o elbiseyi siz evlenmeden önce hazır ederek teslim edeceğim. Open Subtitles أعدك أن يكون الثوب جاهزاً وبين يديك قبل أن تمشي في ممر الكنيسة.
    Bu eski elbiseyi siz beğeniyorsunuz diye giydim halbuki. Open Subtitles لم تتقربا مني طوال اليوم وقد ارتديت هذا الثوب القديم لظني أنه سيعجبكما
    Gerçekten çok üzgünüm tatlım fakat o an, o elbiseyi gördüm ve biliyordum ki yeryüzünde sadece bir tek kişi onu giyebilirdi; Open Subtitles أشعر بالأسف العميق لأنني في تلك اللحظة عندما رأيت الثوب وأعلم أن هناك شخص واحد فقط في هذا العالم الذي يُمكنه أن يرتديه
    Genç bayana saygılarımı ilet ve bu elbiseyi ver. Open Subtitles انقل تحياتي الى السيدة الشابة وقدم لها هذا الثوب
    Seninle evlenirken giydiğim elbise... nefret ettiğim zengin kuzenlerimden birinin eskisiydi. Open Subtitles الثوب الذى تزوجتك به كان لابنة عم غنية كنت أكرهها
    Seninle evlenirken giydiğim elbise... nefret ettiğim zengin kuzenlerimden birinin eskisiydi. Open Subtitles الثوب الذى تزوجتك به كان لابنة عم غنية كنت أكرهها
    Operada giydiği elbise sade ve düzdü. Open Subtitles الثوب التى كانت ترتديه فى الأوبرا كان شفاف جداً.
    elbise ne kadar çirkinse o kadar çabuk çıkartırlar. Open Subtitles و كلما كان الثوب أقبح كلما أرادوا التخلص منه أسرع
    Evet, güzel. Siyah elbise çok yakışmış. Open Subtitles نعم, إنها كذلك إن الثوب الأسود يناسبها تماماً
    Ayrıca şu resimde bir elbisenin kenarı, bir el çantası ve taba sandaletler gözüküyor. Open Subtitles وفي هذه تستطيع ان ترى طرف الثوب والحقيبة والحذاء
    Beni bu elbiseye sokarsan sana haftada on dolar fazladan veririm. Open Subtitles ضعني بذلك الثوب , وسوف وسأدفع لك 10 دولار إضافية بالأسبوع
    Parfümler, yağlar. Ayrıca üstümde parçalayacağın bir kıyafet seçmek istiyorum. Open Subtitles العطور، الزيوت و أريد اختيار الثوب الذي ستمزقه من عليَّ
    O elbiseyle, annenin düğünümüzde olduğu gibi güzel görünüyorsun. Open Subtitles تبدين جميلة في هذا الثوب كما كانت امك في يوم زفافنا
    Ona elbiseni değiştir diyorum, o içine giyeceğini söylüyor! Open Subtitles أنا أقول لها أن تحصل على ثوب مختلف ، وهي تقول أنها ستعدل ذلك الثوب
    Babamı hapse gri elbiseli biri göndermişti. Open Subtitles ابى ارسل الى السجن بواسطه رجال يرتدون الثوب الرمادى
    Bana tarif et geçen hafta kız kardeşinle çıktığımda giydiği kıyafeti. Open Subtitles الثوب الذى إرتدتة أختك الأسبوع الماضى عندما خرجت معها
    Çünkü bu gökler duman gibi dağılacak giysi gibi eskiyecek yeryüzü üzerinde yaşayanlar tıpkı sinek gibi ölecek. Open Subtitles لمشيئه السماء يتلاشى مثل الدخان والارض ستصبح مثل الثوب المجعد وهنالك تكمن
    gelinlik mağazasında bizim gelinliğe çok benzeyen bir gelinlik bulduk. Open Subtitles وجدنا تقريباً الثوب الأكثر شبهاً به في متجر بُدل الزفاف.
    Bağırıyorum, ışıklar açılıyor ve izleyici beni yerde, bu harika kıyafetin içinde görüyor. Open Subtitles بعدها تُضاء الأنوار , ليكتشف الجمهور بأنني أرتدي هذا الثوب الرائع على خشبة المسرح
    İtiraf etmeliyim ki, kusursuz patronu, kusursuz babayı ya da anneyi ya da kusursuz giysiyi istemek çok güzel. Open Subtitles أعترف أن تمني المديرة المثالية مغر أو الأب المثالي الثوب المثالي
    - Anne, kendi Elbisemi... - giyeceğim. Hayır, topuklu giymeyeceğim. Open Subtitles أمي سأذهب لاستلام الثوب لا أحب الكعب العالي
    Yine yaptin numarani. Beni o seytani elbiseden kurtardin. Open Subtitles ها أنت ذا مجددًا تنقذني من ذاك الثوب الشرير

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد