| Haydutların Beyaz Dağlar'da bir sığınağı olmalı. | Open Subtitles | قطاع الطرق على الأرجح لديهم معقل في مكان ما من الجبال البيضاء |
| Ben bir yer biliyorum. Ealdor. Beyaz Dağlar'ın ötesinde. | Open Subtitles | إنني أعلم مكان، إيلادور إنها بعد الجبال البيضاء |
| Beyaz Dağlar'a giderken senin de bana eşlik etmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدكَ أن ترافقني في دورية إلى الجبال البيضاء |
| Pınarın kaynağı Beyaz Dağlar'daki porsuk ağaçları koruluğundaymış. | Open Subtitles | ومصدر هذه النبتة هو بستان أشجار الطقسوس في الجبال البيضاء |
| Ve White Mountains'da Devon'un hikayesine uyan, bir atış alanı buldum. | Open Subtitles | ووجدت ساحة للرماية في الجبال البيضاء (هذا يتفق مع قصة (ديفون |
| Beyaz Dağlar'dan üç devriyemiz daha döndü leydim. | Open Subtitles | لقد عاد ثلاثة حرّاس آخرون من الجبال البيضاء يا مولاتي. |
| Nevada üstünde, Beyaz Dağlar'ın yakınında. | Open Subtitles | أكثر من ولاية نيفادا، بالقرب من الجبال البيضاء. وهم تنازلي. |
| Düşünüyorum da benim en sevdiğim Beyaz Dağlar'da kurt sürüsüyle karşı karşıya geldiğin an. | Open Subtitles | أظن أن المُفضّلة لديّ هي .. تلك التي تحكي عن مواجهتك "لقطيع الذئاب في "الجبال البيضاء |
| Howden, Beyaz Dağlar'ın batısında. | Open Subtitles | (هاودين) جهة الشرق من الجبال البيضاء |
| White Mountains'da büyüdüm. | Open Subtitles | نشأت في الجبال البيضاء |