ويكيبيديا

    "الجماعي" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • toplu
        
    • takım
        
    • grup
        
    • ekip
        
    • kitlesel
        
    • ortak
        
    • kolektif
        
    • kitle
        
    • kollektif
        
    • Birliği
        
    Central Park Beşlisi davasına bakabilirsiniz: ebeveynlerinin desteğiyle, 1989'da sahte bir şekilde vahşi bir toplu tecavüzü itiraf eden beş genç. TED يمكنكم فقط النظر في قضية سنترال بارك فايف: حيث اعترف خمسة مراهقين كذبًا بالاغتصاب الجماعي في عام 1989، في حضور آبائهم.
    toplu cinayeti seçiyorsun ve söyleyeceğin hiçbir şey mazur gösteremez! Open Subtitles أنت تختار القتل الجماعي ولاشيء مما تقوله يجعل هذا حسن
    Onlar arkadaş ve takım çalışması gibi değersiz şeylere bağlı kaldılar! Open Subtitles حتى عندما كنتُ مقيداً بالقوانين التافهة التي تسمى الصداقة والعمل الجماعي
    Ben başarının takım çalışması olduğuna inanıyorum, eşit şekilde fikir pay-- Open Subtitles لذا أعتقد بأن المفتاح للعمل الجماعي الجيد هو التبادل المتساوي بالأفكار
    Şöyle bir bakmanızı ve grup yemini olarak imzalamanızı istiyorum. Open Subtitles و أريدكم أن تراجعوها و توقعوها كنوع من التضامن الجماعي
    Emniyet. Önce emniyet, sonra ekip çalışması. Şimdi beni iyi dinle. Open Subtitles الأمان ، الأمان أولاً ، وبعده العمل الجماعي والآن ، اسمعني
    Dünya'nın dört bir yanından binlerce insan küresel bir ilki başarmak için toplandılar: İlk kitlesel fonlu hastaneyi inşa ettik. TED تداعى الآلاف من حول العالم لإنجاز ما سيكون الأول عالميا: بنينا أول مستشفى على الإطلاق يبنى بالتمويل الجماعي.
    Ingot şirketini kurtarmak için herşeyi yapar. toplu katliam bile. Open Subtitles انها مستعدة لفعل أي شيء لانقاذ شركتها حتى القتل الجماعي.
    toplu öfkemizi güzelliğe dönüştürmek için bir şeyler yapmak istedim. TED أردت فعل شيء لتحويل غضبنا الجماعي إلى شيء جميل.
    2004 yılında nadir bulunan toplu karar eksikliğinde sivil itaatsizliğin sınırlarında vatandaşlar beni vali seçti. TED وثم، في عام 2004، في غياب الحكم الجماعي نادر الحدوث هذا القريب من العصيان المدني، اختارني السكان عمدة.
    Ayrıca mantık, gezegenimizi yağmalamaya ve kendi türümüzü toplu katliamla tehdit etmemize sebep olan şey değil miydi? TED أو لم يكن المنطق هو الذي اعطانا الوسيلة لسلب الكوكب وتهديد فصيلتنا بأسلحة الدمار الجماعي
    Sadece bir doğrulama listesi kulanmak öncekilerden farklı değerleri benimsenizi gerektiriyor, alçak gönüllülük, disiplin, takım çalışması gibi. TED فقط باستخدام قائمة مرجعية يتطلب منك اعتناق قيم مختلفة عن تلك التي كنا، مثل التواضع، الانضباط، العمل الجماعي.
    takım çalışması, fair-play ve eğlence konusunda baya kendimi geliştirdim. Open Subtitles أنا أتعلم الكثير عن العمل الجماعي واللعب العادل وكل تلك التفاهات
    İyi bir beysbol takımı için takım çalışmasına ihtiyacın vardır. Open Subtitles حسناً ، لكيّ تحصل على فريق كرة سلة ناجح ، ستحتاج إلى العمل الجماعي
    Gördüğünüz üzere takım işi insanı bir yere kadar götürür. Sonrasında benim gibi bir insan, gelir ve günü kurtarır. Open Subtitles فالعمل الجماعي سيقودك للفوز فقط، ثم يأتي دور الشخص الرسمي ويأخذ الجائزة
    Eğer aile ile birlikte iseniz grup danışmanlığına kalmanız gerekli. Open Subtitles ان كنت مع العائلة يجب ان تبقي لأجل العلاج الجماعي
    Çünkü benim ailemde, okumak en önemli grup aktivitesiydi. TED لأنه في عائلتي، القراءة كانت النشاطا الجماعي الأساسي.
    Başka bir deyişle, Charles Darwin grup seleksiyonuna inanıyordu. TED وبعبارةٍ أُخرى ، كان تشارلز داروين يؤمن بالانتقاء الجماعي.
    Bizden en ufak birimize karşı, ekip hakkındaki onca şey? Open Subtitles كل ماكتبته عن العمل الجماعي أكبر من أي أحد منا
    Kadınlar için de ekip çalışmasını deneyimleyen kuşaklar var. TED وبالنسبة للنساء، توجد أجيال قد جربت العمل الجماعي.
    demişti. kitlesel denetimin görünmez ve saptanamaz zincirlerini eritmeyi deneyebiliriz, yine de bize dayattığı kısıtlamaların daha az tesirli hâle gelmeyecektir. TED نستطيع أن نحاول ونجعل قيود المراقبة الجماعي غير مرئية أو غير مرصودة، ولكن العوائق التي تفرضها علينا لا تصبح أقل تأثيراً.
    Zombi ilmi on yıllardır ortak bilincin bir parçası olmuştur. Open Subtitles كانت تقاليد الزومبى جزء من الوعي الجماعي لعقود من الزمن.
    Ve bu durumdan kolektif eylem için kurumlar oluşturarak kurtulabilirler. TED لقد تمكّنوا من تفاديها عن طريق إنشاء مؤسسات للعمل الجماعي.
    Bize kitle kaynağı platformu oluşturmada yardımcı olacaklar. TED سيقومون بمساعدتنا لتوسيع منصة التعهيد الجماعي المذهلة التي يمتلكونها.
    Masallarla yapılacak bir şeyler olduğunu düşünüyorum, Masallar hepimizi kollektif bir şuura yönlendirir. TED لذا أعتقد أن هناك طرقاً للتعامل مع الخرافات، الخرافات التي نحملها في وعينا الجماعي.
    Hepimiz buradayız, ben, Votan Birliği ve Datak Tarr. Open Subtitles حسنا . جميعنا هنا انا و الفوتان الجماعي و داتاك

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد