Daha da kötüsü bağışıklık sisteminin bu saldırısı hayatı bile tehdit edebilir. | TED | وبصورة مأساويّة، يمكن لهجوم الجهاز المناعيّ أن يكون مهدّدًا للحياة. |
Güneş ışığından yoksun kalmaya bağlı D vitamini eksikliği bağışıklık sistemini zayıflatır. Köleleri sıtma ya da dang hummasına karşı daha zayıf kılar. | Open Subtitles | يُضعف الجهاز المناعيّ ويجعل العبيد أكثر عرضةً للملاريا وحمّى الدّنك |
Bir kere kan akımına karşınca hemen bağışıklık sistemini yıkmaya başlar. | Open Subtitles | ما إن يدخل مجرى الدّم، يبدأ مباشرةً بتحطيم الجهاز المناعيّ. |
HIV bağışıklık sistemine karşı gelmek için birçok yol bulması sebebiyle tedavi edilmesi zor bir hastalık. | TED | طوّر الفيروس طرقًا كثيرةً لتجنّب الجهاز المناعيّ البشريّ، ممّا يجعل من الصعب علاجه. |
Neyseki araştırmacılar yeni yollar buluyorlar da bağışıklık sistemine implantları kabul ettirmeye çalışıyorlar. | TED | مع ذلك، يقوم الباحثون بإيجاد طرقٍ لخداع الجهاز المناعيّ لكي يتقبّل الأجهزة الجديدة التي نقوم بإدخالها في أنسجة أجسامنا. |
bağışıklık sistemini göz önünde bulunduran bu tür çalışmalar gelecekte tamamıyla yapay organlar üretmemizi sağlayabilir. Vücudumuzun reddetmeyeceği protezler ve kendiliğinden iyileşen yaralar gerçek olabilir. | TED | في المستقبل، هذه الطريقة في العمل جنبًا إلى جنب مع الجهاز المناعيّ قد تمكننا من تصميم أعضاءٍ اصطناعيّةٍ بالكامل، وأطرافٍ صناعيّة متكاملةٍ تمامًا، وعلاجات شفاء ذاتيٍّ للجروح. |
Anabolik steroidler, bağışıklık sistemine saldırıp onu bir pulmoner enfeksiyon riskine karşı savunmasız bırakır. | Open Subtitles | {\pos(194,215)}الستيروئيدات البانية تبلي الجهاز المناعيّ {\pos(194,215)}مما يكشفها في وجهِ كلّ إنتانٍ رئوي |