ويكيبيديا

    "الحبوبِ" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • hapları
        
    • haplardan
        
    • hapı
        
    • haplar
        
    • ilaçları
        
    • hap
        
    • ilaçlar
        
    • gevreği
        
    Ona hapları kullanma derken doğru şeyi yaptığından eminim. Open Subtitles أَنا متأكّدُ انك عَرفتَ بالضبط ما أنت كُنْتَ تعَمَلة عندما أزلتَ منها تلك الحبوبِ.
    Buna kıyasla Mortimer Tilden'e o hapları içirmek kolay olmuştur. Open Subtitles مع ذلك، نِسْبياً، هو كَانَ سهلَ جداً من المحتمل لإجبار مورتيمير تيلدين لإبتِلاع تلك الحبوبِ.
    Niles, bu haplardan hiç daha önce almış mıydın? Open Subtitles النيل، لَهُ أَخذتَ أبداً هذه الحبوبِ قبل ذلك؟
    İyileşmesi için ona yemek hapı vermeliyim. Open Subtitles أعطيتُه بَعْض الحبوبِ المغذّيةِ لذا هو سَيَتعافى إذا يَرتاحُ
    Bende küçük yaramaz haplar var. Open Subtitles إسمعي، أملك بعض الحبوبِ الصَغيرةِ الشقية.
    O ilaçları satabilirsin. Open Subtitles تَعْرفُ رجلاً، أنت يُمْكِنُ أَنْ تَبِيعَ تلك الحبوبِ.
    Biraz hap var orada ve hiç amatörler için değil. Open Subtitles أنا عِنْدي بَعْض الحبوبِ في هناك، وهم لَيسوا للهواة.
    Son kalan birkaç haftaya yetecek ilaçlar yazacağım sana. Open Subtitles يُمْكِنُ أَنْ أَعطيكي بَعْض الحبوبِ ذلك سَيَكُونُ كافي خلال الأسابيع القليلة الماضية
    Eleştirmek adına değil ama genelde Bay Crane'e kahvaltıda tahıl gevreği veriyorum. Open Subtitles تَعْرفُ، أَنْ لا يَنتقدَ، لَكنِّي أَخْدمُ السّيدَ Crane عادة حبوب الحبوبِ الكاملِ للفطورِ.
    Geçen yıl seni, sarhoş ve uyku hapları ile bulduğum durumun aynısı. Open Subtitles تعلم، بأن هذا نفس الذي حدث السنة الماضية عندما وجدتكَ مع مجموعة من الحبوبِ المنومة والخمر.
    Dr. New York hapları yutturmak istiyor. Open Subtitles تصرف بَعْض الحبوبِ. أنا لَمْ أَقُلْ ذلك.
    Sen eti al, ben de hapları alayım. Open Subtitles - تَحْصلُ على اللحمِ، أنا سَأَحْصلُ على الحبوبِ. - حقّ.
    Eğer Bay Tilman bu haplardan bu miktarda aldıysa bir silahı ateşleyebilecek kadar kendinde olması imkansız. Open Subtitles نعم إذا السّيدِ تيلمن أَخذ تلك الحبوبِ ليس هناك مجال لحضور عقله عند إطلاقه الرصاص
    Beni o lanet haplardan kurtardın. Open Subtitles لتَحريري مِنْ تلك الحبوبِ الملعونةِ.
    Doktorda, işini görecek haplardan var. Open Subtitles احصل على بَعْض الحبوبِ وسيساعدك هذا
    Bu, bir sumocunun diyet hapı kullanması gibi bir şey. Open Subtitles ! ذلك مثل a sumo مصارع على الحبوبِ القليلة السكّرِ.
    Bana bir bardak şarap koymuştu, o görmeden bir kaç tane hapı onun bardağın içine attım. Open Subtitles سكب لي كأسا من النبيذ وبينما هو يفعل أفرغتُ بَعْض الحبوبِ بكأسه
    Vay be, bu haplar işe yaramış demek ki, ha ? Open Subtitles نجاح باهر ,تلك الحبوبِ عَملتْ حقاً
    Şu aldığın haplar hakkında biraz konuşmamız gerekiyor. Open Subtitles نحن يَجِبُ أَنْ عِنْدَنا a قليلاً محادثة حول تلك الحبوبِ التي أنت تَأْخذُ.
    Meksika ilaçları o kadar büyük ki burnumda kalıyorlar, aptal DB Antiseptum. Open Subtitles وهذه الحبوبِ المكسيكيةِ كبيرة جداً حتى اني بَدأتُ أخَتنْق، وبعد ذلك إنحصرَ في حاجزِي المُنْحَرفِ الغبيِ.
    - Bu ilaçları senin için bırakıyorum. - Aptal kurt adam. Open Subtitles تَركتُ تلك الحبوبِ لَك مخدر للمستئذبين
    Ama sana söylemedikleri şey, alkol ve hap birlikteliği gahri ihtiyari kusmana neden oluyor. Open Subtitles لكن ما هم لا يُخبرونَك تلك الحبوبِ والكحولِ... يَجْعلُك بشكل دائم تقريباً للتَهَوُّع بخروج عن السّيطرة.
    İlaçlar beni hayatta tutuyor ama uyanık tutmuyor. Open Subtitles أوه، هذه الحبوبِ قَدْ تَبقيني على قيد الحياة، لَكنَّهم بالتأكيد لا يَبقوني مستيقظون.
    Roy, bu sabah senin için bir kase mısır gevreği hazırlamıştı. Open Subtitles روي صنع لك صحنا من الحبوبِ هذا الصباحِ.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد