Efsaneler kurgudur, bu ise gerçek, bildiğimiz kadarıyla gerçek, sahip olabileceğimiz tek gerçek de bu. | TED | الأساطير خيالية، لكن هذا صحيح، الحقيقة لأفضل ما لدينا من المعرفة، وهي الحقيقة الوحيدة التي يمكننا الحصول عليها. |
Bildiği tek gerçek televizyonda gördükleri. | Open Subtitles | الحقيقة الوحيدة التي تعرفها تصلها عبر جهاز التلفزيون |
Ama yine de, sonunda elimizdeki tek gerçek odur. | Open Subtitles | ورغم ذلك، بالنهاية، إنها الحقيقة الوحيدة التي بحوزتنا. |
Önemli olan tek gerçek oğlun. | Open Subtitles | ابنك هو الحقيقة الوحيدة التي تهم |
Gerçekten bildiğim tek gerçek insanların benim lanetim olduğudur. | Open Subtitles | الحقيقة الوحيدة التي أيقنتُها حقــاً هي... أنّي مُطارد من قِبل البشــر |
Bildiğim tek gerçek bu. | Open Subtitles | هذه هي الحقيقة الوحيدة التي أعرف. |
İnsanların istediği tek gerçek Angel'ın öldüğünü duymak. | Open Subtitles | موت (أنجيل) هي الحقيقة الوحيدة التي يريد الناس سماعها |
Sizin de anlayacağınız gibi yararımıza olan tek gerçek Lunden'in tamamının savunulamayacak kadar büyük olduğu. | Open Subtitles | كما ترون ، الحقيقة الوحيدة التي في صالحنا هو أن (لندن) لا يمكن الدفاع عنها بل هي كبيرة جدا |
Sizin de anlayacağınız gibi yararımıza olan tek gerçek Lunden'in tamamının savunulamayacak kadar büyük olduğu. | Open Subtitles | كما ترون ، الحقيقة الوحيدة التي في صالحنا هو أن (لندن) لا يمكن الدفاع عنها بل هي كبيرة جدا |