Birinci Dünya Savaşı patlak verdiğinde sonuç herkesin beklediğinden daha uzun süren siper savaşıydı. | TED | وهكذا عندما اندلعت الحرب العالمية الأولى، كانت النتيجة حرب الخنادق التي استمرّت لوقتٍ أطول مما كان متوقعًا. |
Bizi askerlere siper kazmak için aldıklarında, nöbet geçiriyordu. | Open Subtitles | كما ثارعندما أخذونا كلنا لحفر الخنادق ليحتمي بها الجنود |
isviçre'den kanala uzanan Hendek yollari ile Bati cephesinin gidisati belirlenmisti. | Open Subtitles | وهكذا ، فان شكل الجبهة الغربية كان قد تم تحديده الآن بخطوط الخنادق التي تمتد من القنال الإنجليزي حتى سويسرا |
Kendim gördüm Yarısı siperlerden bile çıkmadı. | Open Subtitles | لقد رأيت الأمر بنفسي نصف رجالك لم يغادرو الخنادق |
Eğer imkansız olsaydı bunun tek kanıtı onların siperlerde.. yatan cesetleri olabilirdi. | Open Subtitles | إن كان الامر مستحيلا فالدليل الوحيد على ذلك كان ينبغي أن يكون جثثهم في هذه الخنادق |
Saat sabahın üçü, namusunu korumak için bir nebze olsun uğraşmasa da geceleyin siperde dolaşırken dikkatli olması gerekiyor. | Open Subtitles | إنها الثالثة صباحاً، عليه أن يحذر من الخنادق في الليل حيث لن يحمي شرفه شيءٌ سوى صندوق الكريكيت. |
ANLATAN: 1 nci Dünya Savaşı demek siperler demektir. | Open Subtitles | عندما تفكر في الحرب العالمية الأولى فعليك ان تفكر في الخنادق |
Lieska taburundan bir gurup adam, bu gece siperleri açacaklarmış. | Open Subtitles | بعض الرجال من كتيبة ليسكا سيتم فتح الخنادق هذه الليلة. |
Çok tuhaf efendim, şu yeni 'siper çıkış merdivenleri'ni de biz ısmarlamadık. | Open Subtitles | هذا مُضحك, سيدي, لأننا لم نطلب سلالم الخنادق الجديدة أيضاً. |
Başlarına kask takıp, daha iyi bir bakış açısı için caddelerde siper kazan bu yetenekli kızlara bakan kişileri severim... | Open Subtitles | أنا أحب أولئك الذين يرتدون خوذاتهم و يحفرون الخنادق في الشوارع لمراقبة الفتيات |
Sonuç: 500 millik siper ve tahkimat Kanal'dan İsviçre'ye kadar süren daha az adamla savunulabilen ve birliklerin diğer cephelere gönderilmesine izin veren bir yapı. | Open Subtitles | كانت النتيجة : 500 ميل من الخنادق والتحصينات تمتد من القنال الانجليزي وحتى سويسرا.. |
Eğer topa vuramıyor olsaydı, şu anda Hendek kazıyor olurdu. | Open Subtitles | إن لم يستطع ضرب الكره بعيداً فسيذهب لحفر الخنادق |
Fakat çit çekmek, Hendek kazmak mevsimlik bir iş, er ya da geç sizi beslemek için kaçak avlanmaya ihtiyaç duyacak. | Open Subtitles | لكن بناء الخنادق و التسييج عمل موسمي و عاجلاً أو آجلاً قد يضطر للصيد الغير الشرغي ليطعمك |
Bu sınırlarımız boyunca buraya, buraya ve buraya Hendek kazın. | Open Subtitles | حفر الخنادق على طول هذه الحدود, هنا, هنا وهنا. |
Adamlarınızın birçoğunun siperlerden bile çıkamamış olması gerçeğinden başka.. | Open Subtitles | بالإضافة إلى ان الكثير من رجالك لم يغادروا الخنادق |
Bu zekice plan, siperlerden çıkıp, düşmana doğru ağır ağır ilerlememizi içeriyor, değil mi efendim? | Open Subtitles | وهل ستضم هذه الاستراتيجية العبقرية، الصعود خروجاً من الخنادق والسير ببطء باتجاه العدو, سيدي؟ |
İki yıl boyunca her gün siperlerde mum ışığında kıza mektup yazmış. | Open Subtitles | رحلت وأعطته عنوانها كتب لها كل يوم لسنتين من الخنادق |
Ben II. Dünya Savaşı çocuğuyum. siperlerde büyüdüm. | Open Subtitles | أما أنا فخلال الحرب العالمية الثانية لقد كنت في الخنادق |
Serüven peşindesin, çocuk. Bunu bir siperde bulamazsın. | Open Subtitles | انك رومانسي يا فتي ولن تجد الرومانسية في الخنادق |
Almanlar yüksek bölgelere çekildi ve siperler kazdılar. | Open Subtitles | انسحب الألمان للخلف نحو الأراضي المرتفعة وحفروا الخنادق |
siperleri açmak için daha fazla adama ihtiyacımız var. | Open Subtitles | ونحن بحاجة إلى عدد أكبر من الرجال إلى حفر الخنادق فتح. |
Deniz hıyarları, sığ kıyılardan deniz seviyesinden 6000 metre aşağıda bulunan dipsiz siperlere kadar her yerde bulunur. | TED | يتواجد خيار البحر في كل مكان ابتداءً من الشواطئ الضحلة إلى الخنادق العميقة التي يصل عمقها ل6000 متر تحت سطح البحر. |
Bir dakika geçti ama hala siperdeler. İlerlemiyorlar. | Open Subtitles | لقد مرت دقيقة على موعد الإنطلاق و هم لا يزالون قابعون في الخنادق |
Seni siperden çıkarabilen biri ile tanıştığın zaman, onu öylece yüzüstü bırakmazsın. | Open Subtitles | ،عندما تقابل شخص يمكن أن يسحبك من الخنادق لا تتخلى عنهم |
Hendekler ve yükseltiler onları yolda tutacak. | Open Subtitles | الخنادق والحواف سيبقوهم داخل الطريق. |
Bu parçayı siperlerdeki çocuklarımıza ithaf etmek isteriz. | Open Subtitles | "وبج بن" تضرب بمنتصف الليل، نودّ إرسال هذا اللحن النهائي إلى جميع أبنائنا الجميلة في الخنادق. |
Ondan sonra Alman siperlerinde ne zaman yemek hazır olsa Fransız geldi.. | Open Subtitles | -ومنذ ذلك الحين فصاعداً.. -كان الرجل الفرنسي كلما لاحظ ان الطعام جاهز في الخنادق الألمانية |