ويكيبيديا

    "الخيار الوحيد" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • Tek seçeneğimiz
        
    • tek seçenek
        
    • tek yol
        
    • tek seçeneğim
        
    Tek seçeneğimiz kazanmak. Open Subtitles من الممكن أن أفقد كل شيء الفوز هو الخيار الوحيد
    Tek seçeneğimiz nükleer bomba. Open Subtitles التفجير النووي هو الخيار الوحيد المتبقّي لدينا
    Onlara gerçeği söylemeliyiz. Tek seçeneğimiz bu. Open Subtitles علينا أخبارهم بـ الحقيقة أنه الخيار الوحيد
    Bu yüzden tek seçenek nükleer enerjiydi. TED لذا، كانت الطاقة النووية هي الخيار الوحيد
    Sol yakada bekleyen iki aslan olduğu için tek seçenek iki antilopun geçmesi. TED حسناً، بما أنه يوجد أسدان بالانتظار في الضفة اليسرى الخيار الوحيد سيكون بعبور اثنان من الحيوانات البرية
    Bu en üst düzeye çıkarma stratejileri şüphelileri itirazlarının beyhude olduğuna, itirafın tek yol olduğuna inanmaları için tasarlanmıştır. TED وقد تم تصميم هذه المبالغات ليشعر المتهم أن الإنكار غير مجد، وأن الاعتراف هو الخيار الوحيد.
    tek seçeneğim bana dediklerini yapmak. Open Subtitles الخيار الوحيد امامى هو أن افعل ما أمرنى بة
    - Geriye kalan Tek seçeneğimiz bu. Open Subtitles وهو الخيار الوحيد المتاح الذي لا يزال قائما.
    Ama şu anda yeryüzünü mahvetmeyecek Tek seçeneğimiz bu. Open Subtitles ..لكن الخيار الوحيد الذي نملكه الآن هو أن لا نفسد الكوكب
    Tek seçeneğimiz işini çabucak bitirmek ya da kızı gözlerimizin önünde paramparça etmesine izin vermek. Open Subtitles الخيار الوحيد الذي نملكه هو ان نجعل الامر اسرع, او دع الشيطان يمزقها اربا امام اعيننا
    - Madem engelleyemiyoruz o zaman Tek seçeneğimiz tedavisini bulmak. Open Subtitles إذا لم نتمكن من احتوائها، و ثم إيجاد علاج هو الخيار الوحيد.
    Tek seçeneğimiz odur. Open Subtitles ـ لا، لا، مجرد واحد منهم أنه الخيار الوحيد.
    Tedavi için Tek seçeneğimiz organ nakli. Open Subtitles ..الخيار الوحيد للعلاج يكون سيكون زرع
    Tedavi için Tek seçeneğimiz... ..organ nakli. Open Subtitles الخيار الوحيد للعلاج سيكون الزرع
    Üst sağa bir nozul yerleştirdikten sonra çalışma şansı olan diğer tek seçenek alt soldur. TED بحال ثبتَّم أنبوب سحب في مفترق أعلى اليمين الخيار الوحيد المتبقي الذي لديه فرصة للعمل هو أدنى اليسار.
    Bazen özel bağlılıklar talep eden dinler ve uluslar var, fakat tek seçenek bu değil. TED لديك الديانات، ولديك الأمم التي تتطلب في بعض الأحيان الولاء الحصري. ولكن هذا ليس الخيار الوحيد.
    Bu noktada geriye kalan tek seçenek enfeksiyonun yayılmasını önlemek için bacağı ameliyatla kesip almak. TED إذن في هذه المرحلة، عادةً، الخيار الوحيد المتبقي هو بتر الساق لمنع الالتهاب من الانتشار أكثر.
    Derhal sizi ayırmanın tek seçenek olduğunu biliyordum. Open Subtitles وحينئذ أدركت أن الخيار الوحيد كان أن أقوم بفصلكما فوراً.
    Şey, pek değil, ama şu anda sahip olduğun tek seçenek benim. Open Subtitles ليس تماماً، لكن في هذا الوقت أنا الخيار الوحيد الذي تملكه
    İşte bu yüzden, başka seçeneğin kalmayınca tek yol bu oluyor. Open Subtitles لهذا هو الخيار الوحيد عندما تنفذ الخيارات
    Alması kolay bir karar değildi ama tek yol buymuş gibi geldi. Open Subtitles لم يكُ خياراً سهلاً ولكني أعتقد انه الخيار الوحيد.
    tek seçeneğim bana dediklerini yapmak. Open Subtitles الخيار الوحيد امامى هو ان افعل ما امرنى به

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد