Teknolojiden sorumlu amirimizin branşı İngilizce ve Manhattan'da bir bisiklet postacısıydı. | TED | رئيس طاقم التكنولوجيا الذي درس تخصص الإنجليزية. وكان ساعي بريد على الدراجة في منهاتن. |
Şehirdeki ilk yılımı gözünüzde canlandırın, tek yönlü bir yolda, ters yönde, gecikmiş halde bisiklet sürüşümü. | TED | لذا تخيلوني في أول عام لي هناك، أقود الدراجة في اتجاه خاطئ لطريق ذو اتجاه واحد، متأخرة. |
Rahatsız ediyorum ama acaba buralarda bir bisiklet gördünüz mü? | Open Subtitles | عذرا ليزعجك. ألم تر الدراجة في جميع أنحاء هنا، هل لديك؟ |
Hey, neden Bisikleti kamyonete koymuyorsun? | Open Subtitles | حسناً ، لماذا لا تضعين الدراجة في الشاحنة؟ |
Oraya dönüp ona o Bisikleti alıp bir tarafına sokmasını söylemelisin. | Open Subtitles | يجب ان تعودي إلى هناك وتخبري ذلك الرجل بأن يقحم تلك الدراجة في مؤخرته |
- Sorun yok, artık otobüslerin önünde bisiklet tutacak parça da var. - İyiymiş. | Open Subtitles | أ لا يمكننا تعليق الدراجة في مقدمة الحافلة |
Tabi dışarıda bisiklet sürerek çok iyi yaptığını sananlar hariç. | Open Subtitles | على سبيل المثال , أنا هنا مع الشاب الذي يركب الدراجة في كل مكان |
Oh, sorun yok. Artık otobüslerin önünde bisiklet askısı da var. İyiymiş. | Open Subtitles | أ لا يمكننا تعليق الدراجة في مقدمة الحافلة |
Eğer Fransa bisiklet Turu gibi enerji tüketen bir aktivite yapıyorsanız, vücudunuz günlük 9000 kalori kadar kullanır. | TED | إن كنت تقوم بنشاط مهدر للطاقة، كركوب الدراجة في جولة بفرنسا، فإن جسمك يمكن أن يستخدم ما يصل إلى 9000 سعرة حرارية في اليوم الواحد. |
Bagajda bisiklet zinciri var mı? | Open Subtitles | هل لديك سلسلة الدراجة في السيارة؟ |
Bir keresinde hatırlıyorum, babam beni bisiklet sürüşüne Heckscher park'a götürüp seks konusunu anlatmıştı. | TED | أتذكر يومًا ما، أخذني أبي في جولة على الدراجة في حديقة (هيكشر) ليثقفني عن الجنس. |
- bisiklet orada kalsın" | Open Subtitles | أترك الدراجة في الجناح |
(Video) Casey Niestat: bisiklet yolunda sürmemek için bir biletim var ama çoğu zaman bisiklet yolunda düzgün bir şekilde sürmekten alıkoyan engeller vardır. | TED | (فيديو) كايسي نيستات: حسنا حصلت على مخالفة لأنني لم أركب الدراجة في ممر الدراجات، لكن عادة هناك عوائق تمنعنا من ركوب الدراجات كما يجب في ممر الدراجات. |
Bisikleti çok mutlu ettin. | Open Subtitles | انت جعل الدراجة في غاية السعادة. |
Sadece ufak bir gezinti için Bisikleti çıkarmak istedim. | Open Subtitles | -نعم, لكنهُ يومٌ جميل . فقط أردتُ ركوب الدراجة في جوّلة. |
Bisikleti arabanın arkasına koyabiliriz. | Open Subtitles | أرمي الدراجة في خلف السيارة |