diatomlar mükemmel bir şekilde narinler, bir nevi uzaylı mimarisi gibiler. | Open Subtitles | الدياتومات حساسة بشكل مدهش، مثل بعض انواع الهندسة المعمارية الغريبة. |
Ve diatomlar çok önemli çünkü okyanusdaki besin zincirinin dayanağıdırlar. | Open Subtitles | و الدياتومات حَيَويّة لأنها تشكل الأساس بالنسبة للسلسلة الغذائية في المحيط. |
Yeşil renkteler çünkü bitkiler gibi diatomlar da klorofil içerirler ve bitkiler gibi hepsi oksijen bırakırlar. | Open Subtitles | انهم خضر لأن الدياتومات مثل النباتات تحتوي على الكلوروفيل و مثل النباتات أنهم جميعا يطلقون الأكسجين. |
Bu yüzden içinize çektiğiniz her 4 nefesten 1'i diatomlar tarafından dışarı verilmiştir. | Open Subtitles | لذا، إذا كنت تريد، كل رابع نفس تأخذه في المتوسط كان مزفور من الدياتومات. |
Onlar *diatomlar, bir yeşil alg çeşidi. | Open Subtitles | انهم "الدياتومات" طحالب مجهرية أحادية الخلية، نوع من الطحالب الخضراء. |