ويكيبيديا

    "الدير" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • manastıra
        
    • manastır
        
    • manastırda
        
    • Rahip
        
    • manastırdan
        
    • manastırın
        
    • manastırı
        
    • Manastırdaki
        
    • Tarikat
        
    • Rahibe
        
    • Dehliz
        
    • Abbey
        
    • tapınağa
        
    Kazanın ardından manastıra gittiğimde açık bir iş pozisyonu olduğunu öğrendim. Open Subtitles عندما وصلت إلى الدير بعد حادث التحطم، علمت بوجود منصب معين.
    Hayır, iyi bir hayatı olabilmesi için onu evlatlık olarak bıraktım ve sonra beni manastıra geri almadılar. TED لا، وهبته للتبني حتى يتسنى له أن يحظى بحياة كريمة، بعدها لم يسمحوا لي بالعودة إلى الدير.
    Sadece manastır yolunda yürüyüşler yaptım ve sevdiklerime kartpostallar yolladım. TED انا فقط تمشّيت على طريق الدير وارسلت البطاقات البريدية للأحباء.
    Ama hayır, o delikanlı beni gelip manastırda bulurdu. TED حسنًا، كان ذلك الشخص يأتي لرؤيتي في الدير.
    Bir hafta ya da bir ay sonra Baş Rahip hatasını anlayacaktır. Open Subtitles والآن ، خلال اسبوع أو شهر إن رئيس الدير سيلاحظ مقدار خطؤه
    manastırdan ayrıldıktan sonra, samimi olarak, dinle işimi bitirmiştim. TED إذ بعد مغادرتي الدير فإنني وبكل صراحة خلصت من الدين.¥
    Ben üç aylıkken annem beni manastırın keşişlerine terk etmiş. Open Subtitles تركتني والدتي للرهبان في الدير عندما كان عمري ثلاثة أشهر.
    Adamlarınız yardım gelene dek manastırı yeteri kadar tutabilir mi? Open Subtitles هل يمكن لرجالك حماية الدير بما فيه الكفاية لوصول الدعم؟
    Teyzesinin onu manastıra göndermek istediğine dair şeyler duymuştum. Open Subtitles حسناً ، يبدو أننى أتذكر شئ قد قيل عن رغبة خالتها لوضعها فى الدير
    Geri gönderirlerse tekrar manastıra katlanamamaktan korkuyorsunuz. Open Subtitles أتخافين أنّكِ لن تكوني قادرة على تحمّل الدير إذا أرسلوكِ للوطن.
    Sanırım bir manastıra girmen için izin alabilirim. Open Subtitles سأتمكن من الحصول على إذن قمت بإرسال الى الدير
    - Onları muhtemelen eski manastır Eagle Pass'den karşıya geçireceğiz. Open Subtitles نحن على الارجح سوف نعبرهم في الدير القديم، ايجل باس
    Sence bir manastır cesur olmak için uygun bir yer mi? Open Subtitles هل تعتقدى أن الدير هو المكان الذى ستكونى فيه جريئة ؟
    Evet ama bahse girerim manastır'a gitmek onun fikri değildir. Open Subtitles نعم، ولكنّي أُراهن أنّ العودة إلى الدير لم تكُن فكرته
    Keşiş, Xu Xian ile yüz yüze gelmiş, bir şeytanla birlikte olduğu için manastırda kalması ve ruhunu temizlemesi gerektiğini söylemişti. TED قابل الراهب زو شيان، وأخبره أنه بسسب اقترانه بالشيطان، عليه أن يبقى في الدير ليطهر روحه.
    manastırda ekmeği her zaman böyle keseriz. Open Subtitles هذه الطريقة التي اعتدنا تقطيع الرغيف بها في الدير
    Kendime bir koca bulup dert çekmektense rahibelerle manastırda şarkı söylemeyi tercih ederdim. Open Subtitles أُفضّل أن أغني مع الراهبات في الدير بدلًا من أن أحصل على زوج والكثير من المشاكل معه
    Rahip sarhoş bir halde piskoposa günah çıkarırken, ölümcül bir günah işledi. Open Subtitles ذات يوم ٍ، فى اعتراف وهو ثملٌ لرئيس الدير الخاص به، ارتكب خطيئة مميتة.
    manastırdan kaçmış gibi. Baş Rahibeyle bir sorun yaşamış olmalı. Open Subtitles يجب أن تكون قد هربت من الدير بحجّة مَع المسؤولة الدينيةِ
    Ben üç yaşındayken annem beni manastırın keşişlerine terk etmiş. Open Subtitles تركتني والدتي للرهبان في الدير عندما كان عمري ثلاثة أشهر.
    Başrahibe, manastırı bu tehlikeye soktuğumuzun farkında değildik. Open Subtitles أيتها الأم الموقرة، لم نكن ندرك أننا نضع الدير في هذا الخطر.
    Manastırdaki hayatını özlemiş. Open Subtitles قالت أنها تاقت كثيرا إلى حياتها السابقة في الدير.
    Tarikat Kilise'nin yeryüzündeki gücünün kaynağını korur: Open Subtitles رهبان الدير يحمون مصدر :قوة الكنيسة على الأرض
    Her Rahibe bilir ki; Open Subtitles كل أخت يجب عليها أن تدرك أنّها منذ دخولها الدير
    Yaklaşmayın sakın. Dehliz'e bile girmeyin. Open Subtitles لا تقترب منهم، ولا تدخل الدير حتى، فقط أخبرني
    Abbey'nin ihtişamında karşılaştığımızda, ...bir doktorun karısı olduğunuzu bazen unutuyorum. Open Subtitles أنا أنسى في بعض الأحيان حين إلتقينا في بهاء الدير أنك كنت زوجة طبيب
    Şimdi tapınağa girince sanki geyikmişsin gibi konuştun. Open Subtitles عندما دخلت أنا الدير الآن تكلمتِ أنت بصوت ذلك الغزال.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد