Sizi vuran adamla kardeşimi öldüren kişinin aynı adam olduğunu bulduk. | Open Subtitles | قرّرنا الذي الرجل الذي ضرب أنت نفس الرجل الذي ضرب أختي. |
Dylan'a boruyla vuran ve sen boruyu elinden aldığında Dylan'ı pencereden iten kişinin. | Open Subtitles | الشخص الثالث هو الذي ضرب ديلان بلأنبوب وعندما أخذتِ الأنبوب دفع من النافذة |
Bu değişimi hızlandıran etkense 12 Ocak 2010'da Haiti'yi vuran büyük deprem oldu. | TED | حفاز هذا التغير كان الزلزال الهائل الذي ضرب هاييتي في ال12 من يناير 2010. |
Evet ama az önce iki görgü tanığı adamı döven ve hastanelik edenin o olduğunu söylediler. | Open Subtitles | أولئك الشاهدين قالا بأنّه هو الوحيّد الذي ضرب الرجل ووضعه بالمستشفى. |
Conrad'ı döven gardiyanın cenazesinde araştırma yapıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت في عزاء للرجل الذي صدف بأنه كان حارس السجن الذي ضرب كونراد |
7.0 ile kıyaslandığında 500 kat daha şiddetli bir şekilde Port-au-Prince'i vurdu. 500 kat daha şiddetli olmasına rağmen sadece 1000'in altında vaka ortaya çıktı. | TED | وهو أقوى 500 مرة من قوة ال7.0 ريختر الذي ضرب بورتو برينس -- أقوى 500 مرة، و مع ذلك كانت الإصابات أقل من الألف. |
Bu Skinner'ı vuran adamın. | Open Subtitles | نتائج. هذا يعود إلى الرجل الذي ضرب سكيننير. |
Buna vuran adamdan bunu vurmaya ihtiyacım olacak. | Open Subtitles | سأحتاج لذلك الرجل الذي ضرب هذه، ليضرب هذه. |
Abdülrahman'a vuran kolsuz çocuk. | Open Subtitles | الولد الأبتر الذي ضرب عبد الرحمن في الوجه. |
Üçüncü nokta. Sizler, Pentagon'a vuran uçağın, nasıl olup da çimlere dalmadığını anlamak için, sadece o günden kalan resimlere bakmakla yetinmek zorundasınız. | Open Subtitles | ثالثا يكفى أن تنظر إلى الصور الملتقطة ذاك اليوم لتلاحظ أن الذي ضرب وزارة الدفاع الأمريكية لم يثب عن العشب |
Eğer geriye dönüp, kardeşini vuran adamı durdurabilseydin... | Open Subtitles | لا يمكنك ان تعود الى الوراء وتوقف الرجل الذي ضرب اخوك |
Yani, polisi, vuran adam FBI muhbiri mi? | Open Subtitles | لذا ، الرجل الذي ضرب الشرطي المحقق هو واش من مكتب التحقيقات الفيدرالي؟ |
Ölümcül olması için ön kemiklere vuran şey her neyse beyni delip geçebilecek kadar sivri uçlu olmalı. | Open Subtitles | من أجل أن تكون الضربة قاتلة، الشيئ الذي ضرب العظم الجبهي يجب أن يكون حادا كفاية حتى يخترق الدماغ |
Mississippi körfez sahilini vuran şey bir doğal felaketti. | Open Subtitles | ذلك هو الإعصار. الذي ضرب ساحل خليج الميسيسيبي |
...bir adamı öldürünceye kadar döven, sana da aynı şeyleri yapmaya çalışan oğlan için! | Open Subtitles | الذي ضرب شخص حتى الموت وحاول ذلك بك ؟ |
Demek adamlarımı döven beyaz adam sensin? | Open Subtitles | إذا أنت المجنون الذي ضرب رجالي |
Babamın iki zuzime aldığı keçiyi yiyen kediyi ısıran köpeği döven sopayı yakan ateşi söndüren suyu içen ineği kesen kasabı öldüren | Open Subtitles | "الذي قتل الجزار" "و نحر الثور" "الذي شرب الماء، الذي أطفأ النار" "الذي أحرق العصا، الذي ضرب الكلب" |
Kardeşimi döven adam bu mu? | Open Subtitles | إذن، هذا هو الشخص الذي ضرب أختي ؟ |
Jack'i döven o adamı Grayson'lar tutmuşlar. Kaç kendini kurtar. | Open Subtitles | كلّف آل (غرايسن) ذلك الرجل الذي ضرب (جاك)، انقذي نفسك. |
O hayvanı döven adamı tanıdığın doğru mu? | Open Subtitles | هل صحيح أنك تعرف الرجل الذي ضرب الوحش ؟ |
"Çok uzak" kısmına kadar evet. Peki kurbanın göğsüne ne vurdu? | Open Subtitles | حثّى جزء "بعيداً جداً "، نعم ما الذي ضرب الضحية في الصدر ؟ |