Temelde hata yaptıkları şey ne? | TED | وكما قلت، ما الشيء الأساسي الذي قاموا به بشكل خاطئ؟ |
Bu liderler kesinlikle mükemmel değiller ancak yaptıkları bir şey var ki, o da ikinci nesilin karmaşasının çoğunu temizlemiş olmalarıdır. | TED | قد لا يكون هؤلاء القادة مثاليين، لكن الأمر الوحيد الذي قاموا به هو أنهم نظفوا الكثير من فوضى الجيل الثاني. |
Burada yaptıkları iş konusunda kendilerini iyi hissetmelerini istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن يشعروا بالرضا عن العمل الذي قاموا به هنا |
Tam olarak kışkırttılar, ki yaptıkları en iyi şey budur. | Open Subtitles | هم بشكلٍ أساسي عدائيين, الشيئ الذي قاموا به... .. , |
yaptıkları çalışmalara saygı duyuyorum... | Open Subtitles | أنا أحترم العمل الذي قاموا به |